Akdeniz Üniversitesi'nin 2014-2015 akademik yılı açılış törenine katılan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, konuşması sırasında öğrenciler salonu terk edince '10. Kalkınma Planı ve Antalya'nın Potansiyelleri' konulu ilk dersi protokol ve üniversite personeline yapmak zorunda kaldı. Cevdet Yılmaz, dün katıldığı Aksaray Üniversitesi'nin açılış töreninde program uzayınca protestoyla karşılaşmış ve öğrencilerin büyük bölümü salonu terk etmişti.
Akdeniz Üniversitesi 2014-2015 akademik yılı açılış töreni Atatürk Konferans Salonu'nda yapıldı. İlk ders programına Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın katılması nedeniyle konferans salonu etrafında geniş çaplı güvenlik önlemi alındı. Salona az sayıda öğrenci alınırken, bina etrafındaki çok sayıda güvenlik görevlisi bölgeye öğrencilerin girmesine izin vermedi. Salona şemsiyelerin getirilmesi ise dikkat çekti. Güvenlik önlemlerinin altında Bakan Yılmaz, '10. Kalkınma Planı ve Antalya'nın Potansiyelleri' konu başlıkla ilk dersi verdi. Bakan Yılmaz'ın konuşması sırasında ise öğrencileri öğrencilerin salonu terk etmesi dikkat çekti. Öğrencilerin düzenlediği sessiz protesto nedeniyle salonda sadece üniversite personeli ile programa katılan protokol üyeleri kaldı. Bakan Yılmaz bir süre daha devam ettiği '10. Kalkınma Planı ve Antalya'nın Potansiyelleri' konu başlıklı ilk dersini bitirdi.
Öte yandan, konferans salonunda konuşmalar devam ederken yaklaşık 30 kişilik grup ise dışarıda oturma eylemi düzenledi. Bakan Yılmaz ilk ders konusu kapsamında 2014-2018 dönemini kapsayan kalkınma planından bahsetti. Bu planı çok önemsediklerini belirten Yılmaz, "Bu planla birlikte 4 tane temel eksen belirledik. Her bir eksende Akdeniz Üniversitemizde Antalya'ya ile ilişkili. Birinci eksen nitelikli insan güçlü toplum. İlk defa bir plan ekonomik bir bölümle başlamadı sosyal bir boyutla başladı. Türkiye'nin geldiği aşamada insan kaynağı eğitim seviyesi en stratejik aşamaya gelmiş durumda. Türkiye doğal kaynaklarla büyüyebilecek bir ülke değil. Tam aksine yılda sadece enerji konusunda 60 milyar civarında bir ithalata yapıyoruz. Devasa bir ithalat. Bizim en büyük sermayemiz insan kaynaklarımız. Bilgi teknoloji dediğimizde aslında insan demiş oluyoruz. Çünkü bilginin taşıyıcısı insan. İnsan için ve insanla beraber kalkınma anlayışını sağlıyoruz. İnsan odaklı bir kalkınma anlayışını savunuyoruz." dedi.
Bakan Yılmaz ikinci eksende 'yenilikçi üretim, istikrarlı yüksek büyüme' anlayışını benimsediklerini söyledi. Türkiye'nin artık kilo mal üreterek büyüme hedefleyen ülke konumdan çıktığını anlatan Yılmaz, esas yapılması gerekenin bilgi ve teknoloji içeriği yüksek üretim olduğunu kaydetti. Yılmaz, ekonomide temel meselenin bu olduğu, bu kapsamında da Ar-Ge merkezlerinde yatırımlar yaptıklarını ifade etti. Bakan Yılmaz üçüncü ve dördüncü eksenleri de şöyle açıkladı: "Üçüncü eksen 'yaşanabilir mekanlar, sürdürülebilir çevre'. Sadece bugünkü nesilleri düşünerek hareket edemeyiz. Gelecek nesilleri de düşünmeliyiz. Artık şehirler kalkınmada çok daha önemli bir noktaya gelmiş durumda. Dördüncü eksen 'kalkınma için uluslararası iş birliği.' Artık küresel bir dünyada yaşıyoruz bunun farkında olmayız. Kendi içinde yaşayan kendine bakan bir ülke olarak gelişmemiz kalkınmamız mümkün değil. Uluslararası alana daha fazla dahil olmamız gerekiyor."
"ÜNİVERSİTELERDE HERKES DÜŞÜNCESİNİ ÖZGÜRCE İFADE ETMELİ"
Bakan Yılmaz konuşmasında üniversitelerin özgün olması konusunda da tavsiyede bulundu. Farklılığın önemli olduğunu belirten Yılmaz, "Önemli olan nerelerde benzediğiniz değil, nerelerde farklı olduğunuz. Öğrenci kardeşlerime tavsiyelerde bulunmak istiyorum. Kendinizi farklılaştırın. Üniversite farklılıkların olduğu bir ortam olmak durumdadır. Düşünce hürriyeti, inanç hürriyeti olduğu, herkesin kendi inanç ve düşüncesi özgür bir şekilde yaşadığı ve ifade ettiği bir ortam olmak durumdadır. Tabi şiddetten uzak." ifadelerini kullandı. ZAMAN