MYK sonrası yayınlanan "Blok milletvekillerinin alacağı her türlü kararın arkasındayız" cümlesi
BDP'lilerin 1 Ekim'de
Meclis'e gitme olasılığını güçlendirdi.
BDP'nin
12 Haziran seçimleri sonrası aldığı ve Şerafettin Elçi'nin açıkladığı, "YSK'nın Hatip
Dicle kararına tepki olarak tüm bağımsız milletvekilleri olarak Meclis'e girmeme kararı aldık.
Parlamento ve iktidarın bu haksızlığı gidermesi ve somut bir adım atılması durumunda, bu karar yeniden gözden geçirilecektir" kararı kamuoyunda çok tartışıldı. Aradan geçen iki aylık sürede
Barış ve Demokrasi Partisi destekli milletvekilleri, hiçbir
genel kurul çalışmasına katılmadı.
BDP'nin "meclis boykotu"na parelel olarak, PKK'nın bölgedeki eylemleri de arttı. Çatışmaların her geçen gün şiddetlenmesi, açıkça olmasa da BDP'nin bu kararına tepkileri de beraberinde getirdi. Önce Diyarbakır'da
sivil toplum örgütleri BDP'ye Meclis'e gidin çağrısı yaptı. Blok içerisinde de bazı rahatsızlıkların dile getirildiği kamuoyuna yansıdı.
HER TÜRLÜ KARARIN ARKASINDAYIZ
Önceki hafta sonu Ankara'da 2'inci Olağan Genel
Kurulu'nu yapan BDP'nin Parti Meclisi ve
Merkez Yürütme Kurulu geçen hafta sonu toplanarak bazı kararlar aldı. Toplantılarda, Meclis'e gitme konusu da detaylı olarak tartışıldı.
BDP'de uzun süreden beri Meclis'e gitme yönünde ağır basan eğilim sonuç bildirgesine de yansıdı. Açıklamada, Meclis konusunda "blok milletvekillerinin alacağı her türlü kararın arkasındayız" cümlesi dikkat çekti. Olağanüstü bir gelişme yaşanmaması durumunda blok milletvekillerinin, yine Diyarbakır'da yapacakları bir grup toplantısıyla "meclis boykotu"na son vermesi bekleniyor.
NTV