Azerbaycan Milli Meclisine hitap eden Gül, Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ilişkilerin siyasi, iktisadi, diplomatik, enerji, ticaret, eğitim,kültür ve iletişim gibi çok boyutlu ve zengin bir dokusu olduğunu söyledi.
İlişkilerin en öncelikli ve önemli paydasının iki ülke arasındaki soy, dil ve inanç birliği olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, ilişkilerin başka ülkeler arasında görülmeyen özel karakterini bu boyutun verdiğini kaydetti.
YAŞASIN TÜRKİYE-AZERBAYCAN DOSTLUĞU VE KARDEŞLİĞİ
''Bu kardeşlik duygusunu şu şekilde görürsünüz ki, Azeri Türkü'nün canı yandığı zaman bizim de yanar.O ağladığında, biz de ağlarız. O mutlu olduğunda biz de oluruz. Bu öyle samimi bir duygudur ki, uluslararası ilişkileri tasvir etmek için kullanılan çıkar, menfaat, güç dengesi gibi kavramlar, onu anlamak için kifayet etmez. Kardeşlikte menfaat olmaz, düşmanlık olmaz. Biz isteriz ki, ülkemizin varlığı Azeri Türkü'ne güven versin."
''Hem Azeri kardeşlerimizin parlak geleceğine hem de iki ülke ve halkları arasındaki kardeşliğin bölgemizin ve hatta çok daha geniş bir coğrafyanın geleceğine damgasını vuracağına inancımız daha da güçlenmiştir.
Bizler yüce milletimizi tanımayanların hayallerine dahi sığmayan bu ortak hedeflere hep birlikte varacağız. Ebedi Türkiye-Azerbaycan kardeşliği uğrunda bugüne kadar alın teri dökenlerin, bu yolda birçok zarar gören ve her şeyini hatta yaşamını dahi yitirmekten çekinmeyenlerin bu inançlarının boşa olmadığını hep birlikte göstereceğiz. Yaşasın Türkiye-Azerbaycan dostluğu ve kardeşliği.''
Gül, konuşmasının sonunda da Azerbaycan parlamentosu üyeleri tarafından ayakta alkışlandı. Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Oktay Asedov, Gül'ün Azerbaycan'da bulunmasından son derece memnun olduklarını belirterek, ''Her iki ülke terör meselesinde, bölgesel meselelerde birdir, bir olacaktır'' dedi.
AA