AKP,
İstanbul’da,
Bakırköy, Şişli,
Kadıköy gibi elit kesimin çoğunlukta olduğu ilçeler hariç diğer tüm ilçelerde birinci birinci oldu. Kaybettiği ilçelerde de
CHP’ye çok yaklaştı. AKP’nin bu başarısının altında yatan nedenleri partinin il başkanı
Aziz Babuşçu’ya sorduk.
AKP, İstanbul’da seçimin kazandıran ne oldu? Sahada ne tür çalışmalar yaptınız?
Biz bu seçim
propaganda döneminde gönül bağına vurgu yapan, yüz yüze teması esas alan bir çalışma ortaya koyduk. Herkes sahadaydı. Bir örnek vereyim. 1 Temmuz akşamı İstanbul’u bayraklarla donatmak için sokağa çıktığımızda, 20 bin
arkadaşımız sokaklardaydı. 20 bin arkadaş gece 23:00’ten sonra başladılar, sabah 06:30 civarında
Beykoz’da çalışmayı tamamladılar.
5.5 trilyon harcadık
En etkin çalışmayı Kadın Kolları yürüttü galiba... Propaganda için ne kadar harcadınız?
Kadın Kollarımız çok çalıştı. Hedefimiz İstanbul’da 1 milyon evi ziyaret etmekti. Bu hedefi yakaladılar. Her mahallede ev sohbetleri düzenledik, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlattık. Ayrıca AK Postacılar diye bir grubumuz vardı. Onlar da Başbakanımızın yazdığı, imzalı mektubunu İstanbul’da 2 milyon haneye dağıttılar. Her ilçeye
mobil, son teknolojiyle donatılmış AK Noktalar kurduk. Propaganda döneminde İstanbul’da 1 milyon 700 bin kişi AK Noktaları ziyaret etti. Bu noktalardan 117 bin üye yapıldı. Ayrıca
pazar çıkışlarına, semtlerin en işlek noktalarına kurduğumuz “Sebiller”i de 1 milyon 100 kişi ziyaret etti, buradan da 70 bin üye yaptık. Geldiler orada hem sohbet ettiler, hem soluklandılar hem de üye oldular. İstanbul’da, 2 milyon 600 bin oy aldık. Bizim İstanbul için toplam 5.5 trilyonluk bir bütçemiz vardı, hepsini kullandık.
Hedefiniz yüzde 51 oranında oy almaktı, ama siz 45’te kaldınız. Bu bir başarısızlık mı?
Hayır değil. Daha önceki seçimlerde İstanbul
Türkiye’nin 1-2 puan üzerindeydi. Ama bu kez olmadı.
Anadolu müthiş bir iş yaptı. İstanbul’da 2002’deki oy oranımızla 8 puanlık bir artış var. Bu anlamda bakıldığında İstanbul kendi içinde başarılıdır. Ama yüzde 51 bandını aşamadık.
Kömür dağıtımına Nisan’da başlandı
Varoşlarda dağıtılan kömür ve kupon çeklerinin seçmenin tercihlerinde belirleyici olduğu iddialarına ne diyorsunuz?
Bunu kabul etmiyorum. Varoş seçmeni
kömür yardımı ya da kupon çekleriyle si
yasal tercihini yaptı dersek bu doğru bir tespit olmaz. Aynı zamanda o insanların iradelerine maddi bir ipotek koymuş oluruz. Bu da doğru değil. Entelektüel kesim
demokrasi adına tercihlerini daha bilimsel yorumlarla ortaya koyarken varoşlarda yaşayan insanlar da hissiyatıyla tercihini belirliyor. Yani burada bir mazlumiyet var diyor, bunu hissediyor. O mazlumiyet adına tavrını netleştiriyor.
Yaz ortasında kömür yardımı yapmayı nasıl izah ediyorsunuz peki?
Bir devletin ya da yerel yöneticilerin sosyal politikalar üretmeleri ve bunun gereğini yapmaları yasa gereğidir. Bugün vahşi kapitalizmin beşiği olan
Amerika’da bile sosyal yardımlar ister istemez bize benzer varoş kesimlerde yapılma gereği hissediliyor ve yapılıyor. Yerel yöneticinin ya da devletin kendi insanlarının mağduriyetini sosyal
adalet anlamında gidermesi kadar
doğal ne olabilir?
Seçimlere özgü değildi
Seçime iki hafta kala yapılmasının anlamı ne peki?
Bu tür şeyler gündeme gelince düz mantıkla düşündüğümde doğrusu bana da anormal geldi. Hatta, “Ya
Ağustos’ta kömür mü dağıtılır” diye biz de irdeledik. Ama bu devletin her Nisan’da başlattığı ve periyodik olarak sürdürdüğü bir iş. Bunun seçimle bir alakası yok. Bir önceki yılın aynı dönemine giderseniz yine orada da Nisan’da başladığını ve devam ettiğini göreceksiniz. Dolayısıyla bu seçimlere özgü bir dağıtım değildi. Zaten rutin olarak yürüyen bir çalışmaydı.
Hedefimiz Beşiktaş ve Kadıköy
İstanbul’da
rekor kırdığınız bir semt var mı?
Sultanbeyli’de en yüksek oy oranını yakaladık. Kadıköy, Beşiktaş, Bakırköy gibi ilçelerde ise stabil kalmışız. Çok
küçük oranda hareketlenmeler var. 3
Kasım’a göre artılar var ama 28
Mart Yerel Seçimleri’ne göre stabil kalmışız.
Önümüzdeki yerel seçimlerde Kadıköy, Beşiktaş ve Bakırköy’e yüklenecek misiniz?
Elbette yükleneceğiz. Biz
Avcılar’da iyi bir noktaya geldik. İyi de bir başarı kaydettik. Yine Beşiktaş, Kadıköy, Şişli ve Bakırköy’de de çok daha etkin bir şekilde yerel yönetimdeki
hizmet kalitemizi ortaya koyduğumuzda insanların kaliteyi tercih edeceğini sanıyorum. Tutarlı ve kaliteli adaylarla seçime girdiğimizde orada da başarılı olacağımıza inanıyorum.
Etiler, Nişantaşı, Bağdat Caddesi’nde birinci olmak için çalıştınız mı?
Toplumsal merkeze oturan bir partinin toplumun herhangi bir kesimine ilgisiz kalması mümkün değildir. Biz bu gün de, dün de o kesime kapalı olmadık hiç bir zaman. Hep açıktık ama... Belki o kesimler bizi algılama konusunda kendilerine bir ket vurmuşlardı. Bir sınır koymuşlardı. Bu seti kırma konusunda biraz daha çaba sarfetmemiz gerekiyor. Bugüne kadar üzerimize düşeni yaptık. Bundan sonra daha fazlasını yapacağız
VATAN