Ağar birleşmeyi anlattı

Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi siyasi parti liderleriyle bir araya gelen Hürriyet yazarları dün de DYP Lideri Mehmet Ağar’a konuk oldular.

Ağar birleşmeyi anlattı

Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, Ankara Temsilcisi Enis Berberoğlu yazarlar Emin Çölaşan ile Bekir Coşkun ve DYP muhabiri Ümit Çetin, Ağar ile parti genel merkezindeki makam odasında görüştüler. DYP lideri Mehmet Ağar, merkez sağda birlik çalışmalarının adresini ilk kez Hürriyet yönetici ve yazarlarına açıkladı, "Görüldüğü kadarıyla iki konuda ayrı düşünmüyoruz. Genel Başkanlık konusu bir çekişme meselesi değildir. Ana çatının neresi olacağı konusunda çelişki yoktur" dedi. Ağar, "Çatı DYP, Genel Başkan Ağar mı" sorusunu, "Ben başbakanlığı bir dönem için istiyorum. 1980’den sonraki dağınıklığın giderilmesi sürecinde görev bana düştü. Ama arkadan gelenlerin önünü açmak da görevimdir" diye yanıtladı. Ağar’a yöneltilen sorular ve yanıtları şöyle: MERKEZ SAĞ İKTİDAR İHTİYACI GÖRÜLDÜ Özkök: Anavatan’la görüşmeler nasıl? Mesele 1980 sonrası ortaya çıkan tablonun tabii seyir içinde normale dönmesini sağlayabilmeyi başarmaktır. Merkez sağın birleşmeden öte Türkiye’de iktidar için bir ihtiyaç olduğu ortaya çıktı. Türkiye’yi şimdi ben iki noktada görüyorum bunlardan birisi cumhuriyetle birlikte modern hayat tarzını benimsemiş kesimlerde geleceğe yönelik endişe var. İkincisi muhafazakar, daha geleneksel hayat tarzına sahip olanlar da yönetenlence örselendiklerini düşünüyorlar. Yöneten bir hükümetin temel meselesi bu iki endişeyi ortadar kaldırıp birlikteliği var etmektir. ERDOĞAN’IN MİTİNGLE İLGİLİ İLK DEMECİ İYİYDİ Berberoğlu: Hükümet yapamıyor mu? Son mitingde ikinci endişeyi taşıyanların meselelerini giderememenin mahcubiyeti içinde birinci endişeyi ortaya koyanlara hınç ilan ediyor. Mitingi küçük görmenin, bindirilmiş kıtalar demenin doğru bir tarafı yoktur. Özkök: Siz bu mitingle ilgili bir değerlendirme yaptınız mı? Evet. Büyük bir hükümet karşıtlığı var bana göre. Bu şundan kaynaklanıyor; Hükümetin özellikle dış politika olmak üzere belli konulardaki tavırlarında ülkenin çıkarlarını korumakta büyük bir zaafiyeti var gibi büyük bir algılama var. Dibinde ciddi bir ekonomik sıkıntı var. Hükümetin doğrudan rejime karşı rahatsızlık verdiği yönünde de bir algılama var. Berberoğlu: Başbakan’ın ilk günkü miting yorumu sonradan değişti. İlk demeci bence iyi bir demeçti. Doğru olanda oydu. Ondan sonra grupta kalkıp bu şekilde yorumlamasına gerek yoktu. Herkes demokrasi içinde fikrini özgürce dile getirsin ama bunu sen bu kadar kalabalık topladım ben bu kadar topladım aşamasına getirmek son derece yanlıştır. AKP GENEL BAŞKANI’NI İBRA MESELESİNE DÖNDÜ Coşkun: Mitinge katılan DYP’li var mıydı? Olabilir biz bunu bilemeyiz. Ama burada kendiliğinden bir miting olarak görmek lazım. Kimsenin bu kalabalıkları toplayacak kadar gücü olmadığını görmesi lazım. Yılbaşından bu yana mesele sadece cumhurbaşkanlığına kilitlenmiş durumda. Şimdi olay geldi sıkıştı, AKP Genel Başkanlığı’nın ibrasına dayandı. Hükümet kendi kendini bir dar alana sıkıştırdı. Berberoğlu: Niye ibra kelimesini kullandınız? Mevcut genel başkan cumhurbaşkanı olsun mu olmasın mı ya döndü. Ben kendilerine burada da açıkça söyledim. 4.5 yıllık iktidarınızın sorumlusu sizsiniz. ’Sizinle seçimde karşı karşıya gelmekten mutlu oluruz’ dedim. Bizim düşüncemiz bu. Ancak cumhurbaşkanı olma arzusuna ’Hayır olamazsınız’ demek de dayatmacı bir tavırdır o da bizim tavrımız değildir. OLMASIN DİYE DAYATMA YOK SANDIKTA YARIŞALIM Çölaşan: Peki Başbakan Köşk’e çıkarsa bir tehlike oluşturacak mıdır? Büyük bir karşıtlık olduğu görülüyor. Kendisine ’Sağlıklı ve vicdani değerlendirmeyi sizin yapmanız lazım. Bu karar vicdanınıza dayanarak vereceğiniz bir karar olacaktır’ dedim. Türkiye’nin önünde önemli, bazı zor meseleler var. Türkiye istikrarı yakalamak zorunda. Özkök: Samimi olarak soruyorum Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması sizin lehinize mi olur, aleyhinize mi? Samimi olarak söylüyorum biz meselenin bu tarafında hiç olmadık. Özkök: Görüşmenizde Cumhurbaşkanlığı olayını Tayyip Bey mi, siz mi açtınız? ’Süreci izah edeyim’ diyerek başladı konuşmaya. ’Sizin düşünceniz ne?’ diye sordu. 184’ü yeterli gördüğümüzü 367 ile ilgili yorumlara katılmadığımızı, CHP ile görüşmesinin yararlı olacağını söyledik. Coşkun: Adaylığıyla ilgili izleniminiz ne? Ben kendisiyle ilgili bir ihtimalin ağırlıklı olduğunu fakat olmama ihtimalinin var olduğunu da düşünüyorum. Eskiden hiç düşünmüyordum. Şimdi düşünüyorum. Süreç uzadı kesin bir kararlılık olsaydı bir açıklama yapılabilirdi. Özkök: Süreci yanlış mı yönetti diyorsunuz? Demokrasi stand up değil... BİRLEŞMEYİ HALK İSTEDİ GÖRÜŞME LİDERLER DÜZEYİNDE Berberoğlu: Oylamaya katılıp katılmamayı Anavatan’la ne zaman istişare edeceksiniz? Bir aday belirlendikten sonra yeni bir istişare içinde olacağız. Özkök: Anavatan-DYP işbirliği nasıl olacak? İki konuda ayrı düşünme yok. Genel Başkanlık konusu bir çekişme değildir. Ana çatının neresi olacağı konusunda bir çelişki yoktur. Özkök: Genel Başkan Mehmet Ağar olacak, çatı DYP olacak diyebilir miyiz? Bizimle birlikte olacak insanların gururunu, bizim gururumuz kadar değerli tutuyoruz. Şimdi seçimin ne zaman olacağı belli değildir. Bu kadar dar bir vakit içinde yeni bir markayı yeni bir amblemi milyonlarca insana benimsetme zorluğu vardır. Burada aslolan iyi niyettir. Her iki tarafta da iyi niyet ve irade vardır. Başka dine geçenlerin sayısı komik Özkök: Malatya’daki olay hakkında ne düşünüyorsunuz? Türkiye’de emniyet yok. Türkiye’de siyasette de zafiyet var. Türkiye’de bir kesim, ’din elden gidiyor’, bir kesim ’vatan elden gidiyor’ diyor. Bunlar belli kesimlerde kırıklıklar yaratıyor. Bu hesabı göremeyen devletin yerine, ’biz bu hesabı görmeliyiz’ arzuları depreşiyor. Son yıllarda Müslümanlığı terk edip, başka dinlere geçenlerin sayısı komik derecede. HÜRRİYET
<< Önceki Haber Ağar birleşmeyi anlattı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER