Bu sürecin eksik ve yanlışlıklarının olduğunu savunan Şener, esas itibariyle en önemli konu olarak gördükleri Kürt vatandaşların sorunlarına kalıcı çözümler bulunması gerektiğini ve işin özünün demokratik açılım olduğunu belirtti. Partinin yeni genel merkezinde bir basın toplantısı düzenleyen Şener, hükümetin Kürt sorununa çözüm amacıyla başlattığı 'demokratik açılım'ı değerlendirdi. Günlerdir Kürt açılımının tartışıldığını hatırlatan Şener, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın yaptığı görüşmelerde, tarafların işin özünü konuşmamaya özen gösterdiğine dikkat çekti. "Açılımı ilgiyle izliyoruz, bazı yönleriyle de ilginç buluyoruz." diyen Şener, her zaman vatandaşların barış ve huzuru için atılan adımın yanında olacaklarını vurguladı. Atılan adımlarda eksiklikleri her zaman söyleyeceklerini dile getiren Şener, Kürt vatandaşların sorunlarının kalıcı çözülmesi gerektiğini kaydetti. Türkler ve Kürtlerin Türkiye Cumhuriyeti'ni birlikte kurduklarını ve kardeş olduklarını anlatan Şener, bu kardeşlikten hareketle herkesin konuya duyarlı olmasını istedi. Uzun yıllar Kürtlerin demokratik haklardan mahrum bırakılmasının bir gerçek olduğunu savunan Şener, samimi bir adım atılıyorsa destek vermeye hazır olduklarını ifade etti. Şeffaf ve net bir duruş sergilenmesi gerektiğini belirten Şener, sadece bazı aydınlar ile parti ve sivil toplum kuruluşlarının değil tüm çevrelerin görüşünün alınması gerekliliğine işaret etti. Bu sürecin eksik ve yanlışlıklarının olduğunu ama bu süreci olumlu bulduklarını vurgulayan Şener, konunun hassas olduğunu, üzerinden siyaset yapmanın ise yanlış olacağını kaydetti. Konu birlik ve beraberlik, kardeşlik, vatanseverlik olunca herkesin faydalı olması gerektiğini anlatan Şener, sürece zarar vermekten kaçınılmasını istedi. Hayal kırıklığı yaşanmaması için dikkatli olunması gerektiğini vurgulayan Şener, Başbakan başta olmak üzere herkesin hırsını ve nefsini bir kenara bırakması gerektiğini belirtti. "RANDEVU TALEBİ OLMAMASI KENDİ AYIPLARI" Dünya ve ülke meselelerine Türkiye'den baktıklarını ifade eden TP Genel Başkanı Abdullatif Şener, sözlerini şöyle sürdürdü: "İçten samimi olmadan hiçbirşey olmaz. Herkesi samimi olmaya davet ediyorum. Kardeşliğin, huzurun şartı samimiyettir. Herkes açık ve şeffaf olmalı, eteğindeki taşları içtenlikle dökmelidir. Sorunların çözümünün zemini, daha önceden hazırlanmalı. Sistem, sorunları çözmesi için geliştirilmeli. Türkiye, kendi gündemini kendi iradesiyle oluşturmalıdır. Zamanlama önemlidir. Keşke bugün konuşulanlar, 1999-2004 yılları arasında tek bir merminin atılmadığı, tek bir şehit cenazesinin gelmediği zamanda konuşulabilseydi. Bakan olduğum dönemde Diyarbakır'a yaptığım ziyarette, programımda olmamasına rağmen büyükşehir belediye başkanını ziyaret ettim. Başkanla birlikte valiliği ziyaret ettim. Kürtçe sizi seviyorum dedim. Kürtçe konuşan ilk bakan ben olmuşumdur. Bu, toplum tarafından olumlu karşılandı. Ama bu, Başbakan ve hükümet tarafından sürdürülemedi. İşin özü demokratik açılımdır. Tüm sorunların bu zeminde çözüleceğine inanıyoruz. Bunu yapmak için herkes demokrat olmalı. Sorumlular demokrasiyi içselleştirmeli. Elde silahla demokrat olmaz." Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şener, İçişleri Bakanı Beşir Atalay tarafından kendilerine randevu talebinin gelip gelmediğine yönelik bir soruya, "Randevu talebi olmadı. Bu, kendi ayıplarıdır. Herkesi kendi ayıplarıyla başbaşa bırakıyoruz." dedi. Yanlış ve eksikliklere çok fazla vurgu yapılmasının yanlış olduğunu vurgulayan Şener, usülle ilgili katkı sağlamak istediklerini söyledi. Sürecin ülkeye zarar vermemesi için çaba harcadıklarını dile getiren Şener, "Kan akmasın. Herkes birlik olsun. Türkiye'yi geleceğe birlikte taşısınlar." diye konuştu. Siyasetin, faydalı olmak için varolduğunu hatırlatan Şener, ama önce zararlı olmaktan vazgeçilmesi gerektiğini ifade etti. CİHAN