PKK'ya bağlı silahlı HPG adlı terörist birim, Bingöl, Muş, Erzurum ve Erzincan'da tehdit bildirisi dağıttı. Terör örgütü PKK'ya bağlı silahlı Halkın Savunma Güçleri (HPG) adlı terörist birim, Bingöl, Muş, Erzurum ve Erzincan'da Kürt halkına tehdit bildirisi dağıttı. AK Parti'ye oy veren, seçim çalışması yapan, seçim bürosu ya da parti binası için evini veya iş yerini kiraya veren ve AK Parti'yi bir umut olarak görenleri hedef alan bildiride şok tehditler yer aldı. Devletin ihalelerine girmenin ve AK Parti olarak anlaşılabilecek her türlü kurumla ticari iş yapmanın men edildiği bildiriye göre, bunlara uymayanlar PKK'nın hedefinde olacak. DEMOKRASİ BÖYLE Mİ GELECEK! Bildiride şu paragraf özellikle dikkat çekiyor: “Bu uyarımıza ve çağrımıza uymazsanız, yollarınız, elektrikleriniz kesilecek, arabalarınız yakılacak.” Her fırsatta demokratik özgür ve güvenli bir seçimden bahseden, AK Parti'yi Kürtleri sindirmekle itham eden BDP'den bildiriyle ilgili açıklama bekleniyor. Apo'dan ‘camileri ayırın' talimatı Geçmişte ‘Namaz tiyatrodur' diyen, Kur'an'ı Kerim'i ‘Sümer mitolojisinin üçüncü büyük versiyonu' olarak nitelendiren, İslâmın Kürtleri ezdiğini ileri süren ve Hristiyanlığa ilgi duyduğunu açıklayan teröristbaşı Abdullah Öcalan, yandaşlarına ‘kendi camilerinizi kurun' talimatı verdi. İmralı'da yatan PKK elebaşı Öcalan'ın, 1 Haziran'da avukatlarıyla gerçekleştirdiği görüşmenin ayrıntıları örgütün yayın organlarında yer aldı. PKK lideri, avukatları aracılığıyla yaptığı açıklamada, kendisini Zerdüştlüğü Kürtlere empoze etmekle suçlayanların dinden anlamadığını iddia etti. ‘KENDİ CAMİLERİNİZİ KURUN' 40 bin masum insanın kanının dökülmesine sebep olan Marksist-Leninist terör örgütü lideri Öcalan, bölücülüğü şimdi de camiye taşıdı. Başbakan Erdoğan'ın miting meydanlarında, kendisinin “Kürtlerin dini Zerdüştlüktür” dediğini hatırlattığını ve Zerdüştlüğün birçok din üzerinde etkileri olduğunu ileri süren teröristbaşı, BDP'nin sözde “sivil Cuma eylemlerini” sürdürmesi gerektiğini belirterek, yandaşlarına “Kendi camilerinizi, ibadethanelerini kurun” dedi. Bugün sahte İslâm anlayışının hüküm sürdüğünü ve AK Parti'nin bunun temsilciliğini yaptığını savunan Öcalan, “Halkımızın kendi camilerini, cemaatlerini İslâmın özüne uygun olarak kurmaları, yaşamaları ve bu şekilde örgütlenmeleri gerekir. Eğer bunu hemen yapamıyorlarsa açık alanlarda da namazlarını kılabilirler, sonra bu açık alanları imkânları dâhilinde ibadethanelere, camilere çevirebilirler. Bunları sadece bu döneme özgü, dönemsel düşünmemeleri gerekir. Bunu uzun vadeli ve daimi bir şekilde düşünüp, buna göre örgütlenmeleri gerekir” ifadelerini kullandı. ‘CAMİLERDE ÖRGÜTÜN SORUNLARI TARTIŞILSIN' Bölücübaşı, kendisini peygamber ilan eden, doğduğu evi türbeye çevirerek bahçesindeki toprağı öpen yandaşlarından, kuracakları camilerde Cuma namazlarından sonra örgütlenme sorunlarını tartışmalarını istedi. Öcalan şöyle konuştu: “Namaz kılındıktan sonra bir saat-iki saat kendi sorunlarını, örgütlülük sorunlarını, sosyal, siyasal, ekonomik sorunlarını, toplumsal sorunlarını tartışırlar. Bunları bir çözüme kavuşturabilirler. Medine döneminde kılınan Cuma namazlarından sonra halkın camide mevcut sorunlarını çözmeye yönelik çabaları gibi. Zaten o mekânların özü ve amacı da budur.” AK PARTİ'Yİ TEHDİT ETTİ Seçimlerden sonra AK Parti'ye ikinci bir şans tanımayacağını söyleyen Öcalan, savaş tehdidinde bulundu. Öcalan, “Eğer 15 Haziran'a kadar Kürtleri de demokratik anayasal çözüme dâhil ederek çözecekleri yönünde bir açıklama yapmazlarsa, somut bir adım atmazlarsa, AKP, ‘Hayır, ben anayasayı tek taraflı yapacağım, kendi formülümü uygulayacağım, kendi bildiğimi okuyacağım' derse bu bir savaş ilanıdır. Savaş ilanına karşı da nasıl cevap verileceği bellidir. Böyle bir durumda ben dâhil ne Kandil ne BDP, hiç kimse halkın önüne geçemeyecektir. Öyle bir durumda halkın önüne geçmek alçaklıktır” ifadelerini kullandı. “DEMOKRATİK ÖZERKLİK ONAYLANACAK” Açıklamasında yaklaşan seçimlere de değinen teröristbaşı Öcalan, seçim çalışmalarının seferberlik ruhuyla yürütülmesini istedi. Murat Karayılan'dan sonra Öcalan da seçimlerde demokratik özerkliğin oylanacağını savundu. YENİ AKİT