Anayasa Mahkemesi'nden '
kapatma' kararı çıkmasını engellemek isteyen AKP, beş farklı
model üzerinde çalışıyor. Daha önce 'odak olma' kriterini değiştirmeyi ve
dava açma yetkisinin
Yargıtay
Başsavcısı'ndan alınıp geniş bir yargı kuruluna vermesini tartışan AKP son olarak '
Anayasa Mahkemesi kararının
Parlamento'da onaylanması şartı getirilmesini (
Japon modeli)', 'Siyasi partilere dava açma yetkisinin Parlamentoda olmasını (
Brüksel modeli)' ve 'Parti kapatmanın şiddet ve
ırkçılık koşullarına bağlanmasını (
Venedik modeli)' da değerlendirmeye aldı. AKP, MHP işbirliğine yanaşmazsa değişikliği TBMM'den tek başına geçirip
referandumu göze alacak.
AKP'nin 'Laiklik karşıtı fiillerin odağı' haline geldiği gerekçesiyle
Yargıtay Başsavcısı'nın açtığı
kapatma davasının ardından harekete geçen AKP'nin
hukukçu kurmaylarının anayasal ve yasal değişiklikler ile MHP'ye götürülecek önerilere ilişkin çalışmaları sürüyor.
Başbakan Tayip Erdoğan'la yapılacak toplantının ardından bu hafta içinde MHP ile bir araya gelmeyi öngören AKP yönetimi, Anayasa'nın partilerin kapatılmasını düzenleyen 68 ve 69. maddelerinde yapılacak değişiklikler üzerinde yoğunlaştı.
Venedik kriteri
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'Partiler kapatılmasın, kişiler sorumlu tutulsun' önerisine karşı formül arayışına giren AKP yöneticileri, gündemlerine son olarak Venedik modelini aldı. Venedik kriterleri, partilerin yalnızca 'ırkçılık, şiddeti övme ve
teşvik etme' suçlarından kapatılmasını ya da lider ve yöneticilerinin yasaklanabilmesini öngörüyor. Bu ilkeler, Avusturya'da aşırı milliyetçi Haider'in seçimle iktidara gelmesine karşın AB liderlerince yasaklanmasına dayanak oluşturan kriterler olarak biliniyor. AKP'li
Anayasa Komisyonu Başkanı
Burhan Kuzu, Venedik kriterlerini Anayasa'nın odak tanımına yazabileceklerini belirtti. AKP'nin değerlendirmeye aldığı diğer modellerse şöyle:
Brüksel Modeli: Milletvekillerinin yargılanmasında olduğu gibi siyasi partilere kapatma davası açılabilmesi için de parlamento iznini öngörüyor. AKP aleyhine dava açılmış bulunduğu için bu yöntemin AKP'nin işine yaraması mümkün değil.
Japon Modeli: Partilerin kapatılmasına Anayasa Mahkemesi karar veriyor ancak kararın geçerli olabilmesi için parlamentonun bu kararı onaylaması gerekiyor. Bu model hayata geçirilirse, AKP, parlamento çoğunluğu ile Anayasa Mahkemesi'nin olası kapatma kararını onaylamayabilir.
Yetkisiz Başsavcı modeli: Yargıtay Başsavcısı'nın kapatma davası açma yetkisinin elinden alınmasını öngörüyor. Buna göre
parti kapatma davası ancak Yargıtay Büyük Genel Kurulu ya da farklı yargı kurumlarının temsilcilerinden oluşturulacak bir kurula verilecek. Dava açıldığı için bu model de AKP'nin acil ihtiyacını karşılamıyor.
Sorumsuz parti modeli: Bu modelde, parti üyelerinin eylemleri, 'odak olma' şartları arasından çıkarılıyor. Sadece parti lideri, yöneticileri ve yetkili karar organı üyelerinin eylemlerinden parti sorumlu tutuluyor. Parti yöneticilerine
siyaset yasağı getirilmesi uygulaması kaldırılıyor.
Başsavcılık iddianamesinde parti yöneticilerinin eylemleri de olduğu için bu model AKP'nin işine tek başına yaramıyor.
AKP'li Kuzu, MHP'nin gündeme getirdiği önerilerin henüz düşünce aşamasında olduğunu belirterek, "Burada kişilerin yasaklanmasını mı istiyorlar, yoksa yargılanmasını mı? Bunu onlarla konuşmamız gerekir" dedi. Netleşecek önerileri MHP'ye götüreceklerini bildiren Kuzu, "367 bulunursa değişiklik Köşk'e gidecek. Bu süreçten sonra da referanduma götürülüp götürülmemesi Cumhurbaşkanı'nın takdiridir" dedi.
Burhan Kuzu, Cumhurbaşkanı seçimi döneminde referandum süresini 120 günden 45 güne indiren değişikliğin geçen dönem zaman olmadığı için yetiştirilemediğini, 45 güne ihtiyaç duyulması halinde bunu da yapabileceklerini kaydetti. AKP'de, MHP'yle uzlaşma çıkmaması halinde Anayasa değişikliklerinin referanduma sunulması eğilimi de ağır basıyor.