AK Parti Medya Tanıtım Başkanlığından yapılan açıklamada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugünkü açıklamasına ilişkin, ''Kamuoyu, tüm olup bitenlerden dolayı Sayın Bahçeli ve partisinden özür beklerken, bunun aksine MHP, hem vuran, hem bağıran, hem tehdit eden, hem
hakaret eden ve bütün bunlar yetmezmiş gibi kendini de haklı gören pişkince bir tavır takınmıştır'' denildi.
Yazılı açıklamada, ''MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, bugünkü açıklamasında,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, hükümete, partiye ve hür basına yönelik
terbiye sınırlarını zorlayan ifadeler kullanıldığı, tehdit ve
şantaj dolu cümlelerle saldırıldığı'' savunuldu.
Bahçeli'nin ''AK Parti'yi
PKK'ya kucak açmakla suçladığı'' ifade edilen açıklamada, ''Sayın Bahçeli, şunu bilmelidir ki AK Parti hiçbir zaman PKK gibi eli kanlı bir
terör örgütüne kucak açmamıştır, bundan sonra da açması asla söz konusu değildir. Bunun imasını dahi en büyük hakaret sayar. Esasen PKK'yı besleyen ve büyüten Sayın Bahçeli'nin zihniyetidir'' denildi.
AK Parti'nin, meşruiyetini
yurt dışındaki yapay iltifatlarda değil, hukuki zeminlerde ve milletin maşeri vicdanında arayan bir parti olduğu vurgulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
''Sayın Başbakanı ve AK Parti kadrolarını, hakaret etmekle,
baskı ve şantaj yapmakla ve dayatmalarda bulunmakla itham eden MHP
bildirisinin kendisi, esasen baştan sona hakaret, şantaj ve tehditle doludur. AK Parti'yi ve hükümeti tehdit etmekle yetinmeyen Sayın Bahçeli, hızını alamamış medya gruplarının patronlarının adını vererek onları ve bu medya gruplarının çalışanlarını açık bir dille tehdit etmiş ve bu tutumuyla onları
hedef haline getirmiştir. Adını andığı medya patronlarının servetlerinin şaibeli olduğunu iddia ederek, insanlara ve kurumlara aleni olarak
iftira etmekten çekinmeyen Sayın Bahçeli, AK Parti'nin 'iftira, istismar ve tehditle'
siyaset yaptığını iddia edebilecek kadar gülünç bir duruma düşmüştür.
Kamuoyu çok iyi biliyor ki tehdit, şantaj, kaba kuvvet, yumrukları konuşturma, TBMM'de bir milletvekilinin ölümüne sebep olma ve kendi milletvekiline MHP töresi uygulayarak
darp etme fiilleri, MHP'nin sabıka kayıtlarında mevcuttur. Aslında kamuoyu, tüm olup bitenlerden dolayı Sayın Bahçeli ve partisinden özür beklerken, bunun aksine MHP, hem vuran, hem bağıran, hem tehdit eden, hem hakaret eden ve bütün bunlar yetmezmiş gibi kendini de haklı gören pişkince bir tavır takınmıştır.
TBMM'de, Peygamberlik müessesesini günlük siyasi polemik malzemesi yapabilecek kadar saygısız ve pervasız hareket edebilen, Sayın Başbakan'ın değerli eşi hanımefendiye dil uzatarak
aile mahremiyetini ayaklar altına alan, Sayın Başbakan'ın şahsına haksız ve mesnetsiz bir isnatta bulunarak hakaret eden, kışkırtıcı ve hakaretamiz üslubuyla Meclisi geren MHP'li milletvekiline ve onun bu tutum ve davranışlarına çanak tutan MHP'li Grup Başkanvekillerinin tavırlarına sessiz ve kayıtsız kalarak onay veren ve ayrıca bazı MHP'li milletvekillerinin 'komandoluk' günlerine özenerek Meclis'te terör estirmelerine ses çıkarmayan Sayın Bahçeli'nin bir basın açıklamasıyla AK Parti'ye ve onun liderine saldırması bizi fazlaca şaşırtmamıştır.''
Bahçeli'nin basın açıklamasının, ''tehditler dizisinin yeni bir halkası olduğu'' görüşüne yer verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Bu, ilk değildir ve muhtemelen son da olmayacaktır. Sayın Bahçeli'nin MHP'nin büyük kongresi öncesi yayımladığı tehditkar bildiri gibi bu açıklaması da
hasta bir ruhun psikolojisini yansıtmaktadır. Sabırlarının zorlandığından söz eden Sayın Bahçeli, son bir yıldır neredeyse tüm politikalarını hamaset, husumet, hakaret ve tehdit üzerine oturtmuştur. Elbette ki tüm olup bitenler, kamuoyunun gözü önünde cereyan etmekte ve halkımız tüm liderlerin ve siyasi partilerin tutumunu değerlendirmektedir.''
İlgili tüm Haberler için Tıklayın