- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Brüksel'de düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
- AB Komisyonu Başkanı Barroso: "Erdoğan hukukun üstünlüğüne, yargının bağımsızlığına ve erkler ayrımına saygı duyacağı konusunda güvence verdi"
Toplantıda konuşan Başbakan Erdoğan, Van Rumpuy ve Barroso ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiğini söyledi. Bu görüşmelerden duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, Türkiye olarak Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin ilerletilmesi yolunda her zaman samimi bir gayret içerisinde olduklarını ifade etti. Özellikle tam üyelik müzakerelerinin başlamasından sonra Türkiye olarak üzerlerine düşenin her türlü sorumluluğu yerine getirdiklerini kaydeden Başbakan Erdoğan, bu yolda son derece kararlı bir tutum içerisinde olmaya özen gösterdiklerini dile getirdi.
Barroso: Erdoğan bize güvence verdi
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Başbakan Erdoğan'ın "hukukun üstünlüğüne, yargının bağımsızlığına ve erkler ayrımına saygı duyacağı" konusunda kendilerine güvence verdiğini söyledi.
Çalışma yemeğinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Barroso, Türkiye'deki son gelişmeleri endişe ile takip ettiklerini dile getirdi. Barroso, şunları söyledi: "Samimi bir dost ve ortak olarak Avrupa'nın endişelerini Başbakan Erdoğan'a aktardım. Tam olarak neler olduğunu anlamaya çalıştım. Erdoğan'ın tüm bu meselelere açık ve samimi şekilde değinmesinden çok memnun oldum. Bize, hukukun üstünlüğüne, yargının bağımsızlığına ve erkler ayrımına tam saygı duyma niyeti konusunda güvence verdi. Bence bunlar demokrasinin temel ilkeleridir. Öncelikle Türkiye'nin siyasi ve ekonomik çıkarınadır. Kopenhag Kriterleri'nin hayati bir parçasıdır. Şuna inancımı sürdürmekteyim. Burada dile getirdiğimiz konuları Türk hükümetinin hızlıca çözüme kavuşturacaktır." Barroso, reform yapmanın zorlu bir süreç olduğunu belirterek, Türkiye'ye destek sözü verdi.
AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la yaptıkları görüşmede 17 Aralık'tan bu yana yaşanan gelişmeleri de aldıklarını söyledi.
Van Rompuy, aday bir ülke olan Türkiye'nin siyasi katılım kriterlerini uymayı taahhüt ettiğini hatırlatan Van Rompuy, Erdoğan'la görüşmesinde hukukun üstünlüğü ve erkler ayrımına vurgu yaptığını aktardı. Bu konuda geri adım atılmaması ve yargının bağımsızlığının önemli olduğunu ifade eden Van Rompuy, yargının ayrımcılık ya da ayrıcalık yapmadan şeffaf ve tarafız şekilde çalışmasının önemine dikkat çekti. Türkiye'de siyasi reformlar ile müzakere sürecindeki ilerlemenin bir madalyonun iki yüzü olduğunu dile getiren Van Rompuy, AB'nin Türkiye için reformların çıpası olmaya devam etmesi gerektiğini kaydetti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de Merkez Bankası'nın kendisine ya da bir bakan bağlı olmadığını vurguladı. Brüksel'de düzenlenen basın toplantısında bir gazeteci, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın bugün faiz oranlarını artırmadığını hatırlattı ve bankaya siyasi bir baskı yapılıp yapılmadığını sordu. Merkez Bankası bağımsız bir kurum olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Benim alanım ekonomidir. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanıyım. Bugün Merkez Bankası'nın aldığı bu kararı isabetli bir karar olarak görüyorum. Onun için de kendilerini özellikle tebrik ediyorum." dedi.
'Fotoğrafların Cenevre-2’yi olumlu etkilemesi gerekir'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye'de Esed rejiminin binlerce insana işkence ettiğini belgeleyen fotoğrafların yarın başlayacak Cenevre Konferansı'nı olumlu etkilemesini beklediklerini söyledi. Erdoğan, şunları söyledi: "Bu fotoğraflar, öyle zannediyorum ki, Cenevre-2 toplantısını beklentilerimiz istikametinde, olumlu istikamette etkilemesi gerekir, diye inanıyorum. Çünkü bu fotoğrafları görüp de hâlâ buna seyirci kalmak, bizim sorumluluk mevkiinde olan siyasiler olarak görevlerimizi yerine getirmemenin bir ifadesi olur. Artık burada herhangi bir adım atılmayacaksa, nerede ve ne zaman adım atılacak; insana bunu sorarlar. Ben özellikle Cenevre-2'nin de ötesine geçiyorum. Birleşmiş Milletler Teşkilatı'nın bu işi çok daha farklı ele almasının gereğine inanıyorum. BMGK'nın bu işi çok daha ileri düzeyde ele almasının gereğine inanıyorum ve atılması gereken adımları artık bize sormamaları gerekir."
Suriye'de "Beşşar (Esed) giderse yerine kim gelecek?" sorusundan bıktıklarını ifade eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Demokrasiye inanan hiçbir lider bu soruyu soramaz. Zira, Beşşar giderse halkın iradesi iktidar olacaktır. Bugüne kadar Suriye'de çok partili bir dönem yaşanmamıştır. Sadece bir Baas rejimi vardır. Baas'tan başka hiçbir siyasi parti Suriye'de bulunmamıştır. Şimdi çok partili döneme geçmek ve halkın iradesi kimi istiyorsa onu iş başına getirmesi gerekir. Herhalde bundan daha kötü bir Suriye asla düşünülemez. Bundan çok daha büyük bir felaket asla tasavvur edilemez. 150 bin insan öldürüldü şu ana kadar Suriye'de. 150 bin insanın öldürüldüğü Suriye'de hâlâ biz daha neyi soruyoruz: O giderse yerine kim gelecek? Halk kimi istiyorsa o gelmelidir, o gelecektir; diye düşünüyorum."
Suriye'deki işkence ile ilgili fotoğrafların her insanı şok ettiğini dile getiren Van Rompuy, "Tabii ki bunların gerçek olup olmadığını teyit etmemiz gerekiyor. Eğer gerçekse bu, bu savaşta nasıl bir mezalim yapıldığını bir kez daha göstermiş olacaktır. Onlarca yıl içindeki en büyük insani trajedidir." dedi. Van Rompuy, Suriye'deki krize siyasi bir çözüm bulunması gerektiğini belirterek, bu kapsamda Montö'de yarın başlayacak görüşmeleri takip edeceklerini ifade etti. Van Rompuy, Suriye'deki insani trajedinin ispatlanması için daha fazla delile ihtiyaç olmadığını vurguladı.
Van Rompuy: HSYK'da hâlâ yapılması gerekenler mevcut
AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, HSYK'nın yapısını değiştiren kanun teklifi ile ilgili hâlâ yapılması gereken değişikliklerin mevcut olduğunu söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, HSYK'nın yapısını değiştiren kanun teklifi ile ilgili kendilerine bazı tavsiyelerde bulunulduğunu ifade etti. Erdoğan, "Bu tavsiyeler istikametinde zaten gerekli değişiklikler de Komisyon'da yapıldı. Bunu özellikle bilmenizi istiyorum." dedi. AB Komisyonu Başkanı Herman Van Rompuy ise "Bu konuda gelişme var ama hâlâ yapılması gerekenler mevcut." dedi. Türk hükümetiyle sürekli temas ve diyalog halinde olduklarını belirten Van Rompuy, bunun da önemli olduğunu dile getirdi.