Refah partisine açılan
kapatma davası ile ilgili raporda şu ifadeler geçiyor:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen iddianamede de davalı partinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğuna ilişkin olgular olarak ileri sürülmüştür. İddianamede dikkat çeken bir diğer nokta ise iddianamenin düzenlenmesinden sonra 10 Haziran 1997 tarihinde Genelkurmay Başkanlığında yüksek yargı organlarının başkanları ve üyeleri için düzenlenen birinci yargı brifinginde yer alan bazı ifadelerin neredeyse bire bir olarak iddianamede yer alan ifadelerle özdeş olmasıdır. Aşağıdaki tabloda bu durum gözler önüne serilmeye çalışılmıştır.
Özetle brifinglerde yargı mensuplarına anlatılan hususlar kopyala-yapıştır yapılarak iddianame hazırlanmış. Aşağıda görüldüğü üzere, iddianamede yer alan ifadelerle brifingte yer alan bazı ifadelerin neredeyse bire bir olmaları durumu, Genelkurmay ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasındaki etkileşimi açıkça ortaya koyuyor.
İşte o cümleler...
1- BRİFİNGDE YER ALAN İFADE:
Okullarda öğrencilerin dinsel kuralların emrettiği biçimde takılan başörtüsü ile bulunmalarının lâiklik ilkesine aykırı olduğu kesinleşmiş yüksek mahkeme kararıyla belgelenmesine rağmen, Genel Başkan Necmettin Erbakan dahil, Refah Partisi'nin tüm yöneticileri, kendilerine oy getirdiği inancıyla hemen her konuşmalarında okullarda ve hatta Devlet dairelerinde başörtüsü ile öğrenim görme ve çalışmanın Anayasal bir hak olduğunu ısrarla iddia ederek halkı kışkırtmışlar, eylemler düzenlemişler, hatta genel başkan Erbakan “iktidar olduklarında rektörlerin başörtüsüne selam duracağını” bir seçim konuşmasında ileri sürebilmiştir.
İDDİANAMEDE YER ALAN İFADE
OKULLARDA ÖĞRENCİLERİN İRTİCANIN SİMGESİ HALİNE DÖNÜŞEN TÜRBAN İLE BULUNMALARININ LAİKLİK İLKESİNE AYKIRI OLDUĞU ANAYASA MAHKEMESİ KARARIYLA BELGELENMESİNE RAĞMEN, SİYASAL İSLAMİ KESİM VE SEMPATİZANLARI, KENDİLERİNE OY GETİRDİĞİ İNANCIYLA HEMEN HER KONUŞMALARINDA OKULLARDA VE HATTA DEVLET DAİRELERİNDE BAŞÖRTÜSÜ İLE ÖĞRENİM GÖRME VE ÇALIŞMANIN ANAYASAL BİR HAK OLDUĞUNA ISRARLA İDDİA EDEREK HALKI KIŞKIRTMIŞLAR, EYLEMLER DÜZENLEMİŞLER, HATTA ÜNİVERSİTELERDE REKTÖRLERİN BAŞÖRTÜYE SELAM DURACAĞIM İLERİ SÜREBİLMİŞLERDİR.
2- BRİFİNGDE YER ALAN İFADE
Refah Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Necmettin Erbakan, lâikliğe aykırı söz ve davranışlarıyla tanınan bazı tarikat liderlerine, Devrim Yasalarına aykırı kıyafetleriyle geldikleri Başbakanlık konutunda yemek vererek, bu çeşit kişilerin Devlet katında itibar gördüklerini ve eylemlerinin hoş karşılandığını kanıtlamaya çalışmıştır.
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karatepe, 10 Kasım 1996 günü Atatürk'ün hatırasını anmak için yapılan törenden sonra;
(Hakim güçler “ya bizim gibi yaşarsınız, ya da her türlü fitneyi, fesadı içinize sokarız.” diyorlar. Bu yüzden de Refah Partili bakanlar bile kendi dünya görüşlerini bakanlıklarına yansıtamıyorlar. Bu sabah ben de, resmi görevim, sıfatım nedeniyle bir törene katıldım. Süslü püslü görünüşüme bakıp da lâik olduğumu sakın sanmayın. inancımıza saygı duyulmadığı, sövüldüğü bir dönemde, içim kan ağlayarak, bu günkü törenlere katıldım. Belki Başbakan'ın, bakanların, milletvekillerinin bazı mecburiyetleri vardır. Ancak sizin hiçbir mecburiyetiniz yok. Bu düzen değişmeli, bekledik, biraz daha bekleyeceğiz. Gün ola, harman ola, müslümanlar içlerindeki hırsı, kini, nefreti eksik etmesin) demiş, orada bulunan Refah Partisi Kayseri Milletvekili Memduh Büyükkılıç: (Başkanımız duygularımıza tercüman oldu.) demiştir.
İDDİANAMEDE YER ALAN İFADE
LAİKLİĞE AYKIRI SÖZ VE DAVRANIŞLARI İLE TANINAN BAZI TARİKAT LİDERLERİNE DEVRİM YASALARINA AYKIRI KIYAFETLERİYLE GELDİKLERİ BAŞBAKANLIK KONUTUNDA YEMEK VERİLEREK BU ÇEŞİT KİŞİLERİN DEVLET KATINDA İTİBAR GÖRDÜKLERİ VE EYLEMLERİNİN HOŞ KARŞILANDIĞI KANITLANMAYA ÇALIŞILMIŞ, BÖYLELİKLE SİYASAL İSLAM TARAFTARI VE SEMPATİZANLARINA KİMLİK KAZANDIRMAK MAKSADIYLA; OLUMLU MESAJ VERİLMİŞTİR.
10 KASIM 1996 GÜNÜ KAYSERİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI, BÖYLE BİR ÖNEMLİ GÜNDE;
İÇİM KAN AĞLAYARAK BUGÜNKÜ TÖRENE KATILDIM, BU DÜZEN DEĞİŞMELİ, BEKLEDİK, BİRAZ DAHA BEKLEYECEĞİZ, GÜN OLA, HARMAN OLA, MÜSLÜMANLAR İÇLERİNDEKİ HIRSI, KİNİ, NEFRETİ EKSİK ETTMESİN" DİYEBİLMİŞTİR.
3- BRİFİNGDE YER ALAN İFADE
Refah Partili Sincan Belediye Başkanı, Sincan'da düzenlediği Kudüs Gecesinde salona İslami Terörist örgüt Liderlerinin büyükboy posterlerini astırdığı, aydınlarımıza “şeriat enjekte edeceğini” söylediği için Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce tutuklanmasından sonra, Refah Partili Adalet Bakanı Şevket Kazan, mahkeme kararını protesto ettiği imajını yaratacak biçimde hapishanede kendisini ziyaret etmiştir.
İDDİANAMEDE YER ALAN İFADE
SİNCAN BELEDİYE BAŞKANI İRAN'LI DİPLOMATLARIN DA DESTEĞİNDE, SİNCAN'DA DÜZENLEDİĞİ KUDÜS GECESİNDE SALONA İSLAMİ TERÖRİST ÖRGÜT LİDERLERİNİN BÜYÜK BOY POSTERLERİNİ ASMIŞ, AYDIN KESİME ŞERİATI ENJEKTE EDECEĞİNİ SÖYLEMİŞTİR.
BU OLAYDAN SONRA ANKARA DEVLET GÜVENLİK MAHKEMESİ'NCE TUTUKLANMASINI MÜTEAKİP, MAHKEME KARARINI PROTESTO ETTİĞİ İMAJINI YARATACAK BİÇİMDE BİR BAKAN TARAFINDAN BİZZAT ZİYARET EDİLMİŞTİR.
4- BRİFİNGDE YER ALAN İFADE
...Bu durumda Milli Güvenlik Kurulu'nun, görevi gereği “ihtiyaç fazlası İmam-Hatip okullarının kapatılmasını veya bundan böyle yeni İmam-Hatip Okulları açılmamasını” hükümetimize tavsiye ve ısrarla takip etme hakkı doğmuşken; Refah Partisi'nin mütemadiyen yeni İmam-Hatip okulları açılması gerektiğinin propagandasını yapması; Milli Güvenlik Kurulu'nun aldığı sekiz yıllık kesintisiz eğitim yapılmasını hükümete tavsiye etme kararı, İmam-Hatip okullarından bir tanesini bile kapatma sonucu doğurmayacağı, öğrencilerin bu okullarda dört yıl dini eğitim görmelerini engellemediği halde, bu tavsiye kararının hayata geçmemesi için düzenlediği eylemler ve tüm yöneticilerinin bu konuda halkı kışkırtıcı konuşmalar yapmalarının, lâiklik ilkesine aykırı eylemler olduğundan kuşku duyulmamalıdır.
İDDİANAMEDE YER ALAN İFADE
MİLLİ GÜVENLİK KURULUNUN ALDIĞI KARARLARDAN 8 YILLIK KESİNTİSİZ TEMEL EĞİTİME İLİŞKİN KARAR, KAMUOYUNDA VE İRTİCAİ KESİM İÇİNDE EN ÇOK TARTIŞILAN KONU OLMUŞTUR.
- DİNİ EĞİTİM VEREN EĞİLİM KURUMLARI İLE TABAN OLUŞTURMA, GELİŞTİRME VE SİYASAL İSLAMİ GERÇEKLEŞTİRME AVANTAJINI KAYBEDECEĞİNİ DEĞERLENDİREN İRTİCAİ KESİM, BU KARARI TABANINA "TSK, İMAM HATİP OKULLARINI KAPATMAK İSTİYOR" ŞEKLİNDE YANSITARAK, YURDUN ÇEŞİTLİ YERLERİNDE PROTESTO MİTİNGİ VE TOPLANTILAR DÜZENLEYEREK, MEKTUP VE İMZA KAMPANYALARI AÇARAK, TSK'Nİ DİN KARŞITI BİR KURUM OLARAK GÖSTERME ÇABASI İÇİNE GİRMİŞTİR.
- İRTİCAİ KESİM, 8 YILLIK KESİNTİSİZ EĞİTİMİN İMAM HATİP LİSELERİNİN ORTA KISMININ KAPATILMASINI VE VELİLERİN, ÇOCUKLARININ ÜZERİNDEKİ VELAYET HAKKININ ALINMASINI HEDEFLEDİĞİNİ İLERİ SÜREREK, EYLEMLERİNDE YANDAŞLARINDAN DESTEK BULMUŞ VE BU SURETLE BAZI SİYASİ PARTİLER ÜZERİNDE BASKI OLUŞTURARAK KONUYU MECLİS GÜNDEMİNE SOKMAYA ÇALIŞMIŞTIR
Ahmet Doğan / SAMANYOLUHABER.COM