Kürtlerin asimilasyona tabi tutulduğunu iddia eden
Baykal, 20 yıl önceki
raporda 'inkâr politikaları' ile bir yere varılamayacağını vurguluyor.
Baykal'ın hazırlanan Kürt Raporu'na koyduğu manifesto niteliğindeki sunuş yazısında şu ifadeler yer alıyor: "Resmî politikaların yok saydığı bu konu, önyargısız bir anlayışla, korkusuzca tartışılmadığı sürece toplumsal barışı sağlayacak siyasi programların ortaya çıkarılması olanaklı değildir."
Deniz Baykal, hükümetin Kürt sorununun çözümüne yönelik başlattığı demokratik
açılım sürecine tepkili. Bu tavrıyla parti içerisinden ciddi eleştiriler alıyor. Yıllarca en yakınındaki isim olan
Ankara Milletvekili Eşref
Erdem, Baykal'ın Kürt sorununa bakışındaki değişime anlam veremiyor. Çünkü Baykal, birlikte SHP'nin 'Kürt Raporu'nu hazırladıkları 1989 yılında bu konudaki en cesur düşüncelere sahip olan siyasetçilerden biriydi. Baykal, 40 sayfalık raporun sunuş yazısında, Kürt sorununa, ilk defa bir partinin yazılı bir
belge ile programında yer verdiğine işaret ediyor. "Asimilasyona, var olan bir etnik yapıyı inkâra dönük yaklaşımlarla bu sorunun çözülemeyeceği artık anlaşılmalıdır." diyor. Baykal, rapor nedeniyle DGM savcılığı tarafından soruşturmaya da tabi tutulmuştu.