Saadet Partisi 8. Olağan Büyük Kongresi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi’nde başladı. Genel Başkan Temel Karamollaoğlu, “Kararlıyız, Milletin İktidarında Saadet Var” sloganıyla yapılan kongrede net mesajlar verdi. Konuşmasına Adnan Yücel’in şiiriyle başlayan Karamollaoğlu, şunları söyledi:
SARAYLAR, SALTANATLAR ÇÖKER
– Zulme boyun eğmeyenler, hoş geldiniz! Haktan başkasının karşısında eğilmeyenler, hoş geldiniz! Ne pula ne de kula asla minnet etmeyenler, hoş geldiniz! Yalnız hakkı söyleyenler ve yalnız hakikatin peşinden gidenler, hoş geldiniz! Saraylar saltanatlar çöker. Kan susar bir gün, Zulüm biter! Menekşeler de açılır üstümüzde. Leylaklar da güler. Bugünlerden geriye; bir yarına gidenler kalır, bir de yarınlar için direnenler… Yarınlar için direnenler hoş geldiniz! Yolundan ve sözünden dönmeyenler, hoş geldiniz!
GÖMLEĞİN İLK DÜĞMESİ ADALETTİR
– Biliyorum insanımızın önceliği ekonomi, çünkü kanayan derin bir yara. Ancak bilinmelidir ki; diğer her şey sonuç, adaletsizlik ve hukuksuzluk sebeptir! Devlet yönetiminde ve kamusal hayatta gömleğin ilk düğmesi adalettir, hukuktur! Adalet açığını kapatmadan; cari açığı, bütçe açığını ve dış ticaret açığını kapatmak mümkün olmaz!
İHALELER YOLSUZLUK YAPMAK İÇİN YAPILIYOR
– Artık ihalelerde yolsuzluk yapılıyor diyemiyoruz, adeta yolsuzluk yapmak için ihaleler yapılıyor. Yanlış yatırımlarla var olan paralarımız, kaynaklarımız da betona gömüldü, geleceğimiz dahi ipotek altına alındı!
– Evet yollarımız, yüksek binalarımız, köprülerimiz, ihtişamlı devlet binalarımız, saraylarımız var. Mühendislerimiz motokuryelik, ataması yapılmayan öğretmenlerimiz süper marketlerde kasiyerlik, İBF mezunu milyonlar ise AVM'lerde tezgahtarlık yapıyor.
20 YILDIR YA SEYRETTİ, YA FİGÜRAN
– Büyük Ortadoğu Projesi adım adım uygulanıyor. Birileri ise ‘normalleşmek' için sıraya girmiş! Boyla, posla, sembolik fotoğraflar ve kürsülerden atılan süslü nutuklarla içeride bir algı oluşturuluyor. Ama dışarda durum tam tersi… Bugün başka meselelerde ‘diplomasi kahramanı' ilan edilenler ise; 20 yıldır tüm bu olup bitenleri ya seyretmiş ya da figüran olarak rol almış!
SÖZDE ALİMLER, SÖZDE İSLAMCI İKTİDAR
– Ahlaki değerlerimiz ayaklar altına alınmış. Yalan, iftira, hakaret, kibir, şatafat. Gündelik hadiseler haline gelmiş. İsraf, yolsuzluk ve rüşvet kanıksanmış. ‘Hırsızsa benim hırsızım, çalıyor ama çalışıyor' cümleleri kurulur hale gelmiş.
– Ve sözde alimler, sözde aydınlar da buna cevaz verir hale gelmiş! İşte böyle böyle ahlaki çıpamız kaybedildi! Bütün bunlar ne zaman olmuş? Sözde İslamcı 20 yıllık bir iktidar döneminde! Şimdi kalkmış bir de referandumdan, aileden, kazanımlardan bahsediyorlar!
ÖZGÜRLÜKLER REFERANDUM KONUSU YAPILAMAZ
– Her gün bir başka kadın cinayeti işleniyor. Şiddet, cinayet ve intiharlar almış başını gitmiş, ne konuşuyorsunuz siz ya! Temel hak ve özgürlükler, ne zamandan beridir ve hangi mantıkla referandum konusu yapılıyor? Milli ve manevi değerlerimizi nasıl bu kadar hoyratça siyasete malzeme Yapabiliyorsunuz?
O DÖNEM KAPANDI ARTIK
– Neleri kaybettirdiniz bu ülkeye ve bu millete, önce onların hesabını bir verin! Toplumu kutuplaştırarak, muhalefeti de mayınlarını kendinizin döşediği mayınlı arazilerde siyaset yapmaya zorlayarak ayakta kalmaya çalışıyorsunuz. Ama bilin ki; o dönem kapandı artık!
YAZLIK-KIŞLIK SARAYDAN VAZGEÇMEK ZORDUR
– Hasır üzerinde yatan Peygamber Efendimizi anlatmak kolay, yazlık-kışlık saraylardan vazgeçmek zordur! Hz. Ömer’i anlatmak kolay, Hz. Ömer’in adaletini uygulamak zordur! ‘Erbakan Hocanın kemiklerini sızlatıyorsunuz' diye edebiyat yapmak kolay, Erbakan Hocamızın davasından bir milim sapmadan izini takip etmek zordur! Bizler, tarlamızı yağmur yağan yere götürenlerden olmadık.
13. CUMHURBAŞKANINI MASA BELİRLEYECEK
– Ortak sorumluluklarımızı kuşanarak bir yola çıktık, bir masa etrafında bir araya geldik. Allah’ın izniyle bu masa; Türkiye'nin 13. Cumhurbaşkanını belirleyecek, parlamento aritmetiğinde de çoğunluğu elde ederek, ülkemizin problemlerine hızlı ve kalıcı çözümler üretecektir.