Kar-kış demeden, yağmura-çamura aldırmadan her gün bir mahallede tezgah kuran pazarcılar, sorunlarına çözüm bekliyor. Komşularının dahi marketten alışveriş yapıp vefa göstermediğini belirten pazarcılar, "Allah bize yardım etsin, kapı komşum beni bırakıp 3 kilometre öteden alışveriş yapıyor." diyor.

Türkiye'nin kuzey doğusunda, kar, kış dendiğinde akla gelen şehir Kars'ın merkezinde 21 yıldır pazarcılık yapan Abdullah Tikkan, sabah kahvaltısı ile çıktıkları evlerine, akşam saatlerinde vardıklarında sıcak bir tas çorba ve yanan soba etrafında aileleri ile bir araya gelmelerinden daha mutlu oldukları an olmadığını vurguluyor.

Tikkan, pazarcılık dışında başka iş yapacak imkanlarının olmadığını söylüyor. Yaptıkları hizmetin karşılığını ise alamadıklarını anlatan Tikkan, "Bakın, kar-boran görüyorsunuz. Bu soğukta ayakta kal, bakayım ne olacak? Gerçekten emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Büyük marketler, küçük esnafı bitirmiş." diye dert yanıyor.

DOSTLARINDAN, KOMŞULARINDAN VEFA BEKLİYORLAR

Tezgahında, mutfak malzemesi, kap, çanak sattığını dile getiren Tikkan, şöyle konuşuyor: "Sattığımızın karşılığını alamıyoruz. Yapacağımızda bir şey yoktur. Dostlarımızdan, komşularımızdan isteriz ki yabancı marketlerden alışveriş yapmasınlar. Fiyatlarda değişen bir şey yoktur. Bizlerde fiyatlar daha uygundur. Şu an bir bardak takımının kartonu ben de 4 lira, orada 5 liradır. Gider ordan alışveriş yaparlar, gelip bizden almazlar. Allah bize yardım etsin, kapı komşum beni bırakıp 3 kilometre öteden alışveriş yapıyor."

Yüzünü kışın ayazının yaktığı kahverengi tonların kapladığı Tikkan, sabah saat 08.00 gibi tezgahlarını açmak için gösterilen alana geldiklerini ifade ederek, "Abi sana 50 lira versem bu tezgahı, o soğukta aç bakayım aça bilirmisin? Topla bakayım toplaya biliyormusun? Ama bizim ekmeğimiz, başka yapacak işimiz yok! Tezgahı kurup dört gözle, köşeden bir müşteri çıksında bir takım bardak vereyim ve bir ekmek kazanayın diye bekliyoruz." diyor.

DEFTERLERİ HEP VERESİYE!

Her bir gün başka bir mahallede tezgah açtıklarını hatırlatan Tikkan, müşterileri için kapı kapı gezdiklerini, ayaklarına kadar gittiklerini ve bu kadar koşturmaca da defterlerinin ise veresiye ile dolu olduğuna dikkat çekiyor.

Veresiye usulü ile çalışmalarına rağmen para eline geçen müşterilerinin kendilerini görmemelerinden yakınan Tikkan, "Adam bir iki senelik alışverişi takıp gitmiş, evinde rahat rahat yatıyor. Demiyor ki ölüm var. Allah kabul etmesin, sana benim verdiğim eşyanın karşılığı bu mudur? Adamların yüzlerini dahi unutmuşuz. Tanımıyoruz ki şimdi verdiğim kişi kimdir?" ifadelerini kullanıyor.

EKSİ 20 DERECEDE DONMAMAK İÇİN HAREKETLİ OLMAK GEREKLİ

Kışın eksi 20 derecelerde tezgah açan Tikkan donmamak ve ısınmak için ise devamlı hareketli olduklarını sözlerine ekliyor. Soba yakamadıklarını, soba için karton ve yakacak bulmanın da ayrı bir meşgale olacağını anlatıyor. 4 çocuğunu pazar tezgahı ile büyüten ve okutan Tikkan, "Çok şükür bu tezgahla okudular. Allah'a şükrediyorum, ne mutlu bana ki o 4 öğrencimi okuttum bugün getirdim." şeklinde konuşuyor.

ALIŞVERİŞ YAPANLAR MEMNUN

Öte yandan pazarcılardan alışveriş yapanlar ise gösterilen ilgi ve güleryüzden çok mutlu. Mutfak eşyası alan Kendan Özbey, "Dedik ki bizim halkımız kazansın, diğerleri zaten çok kazanıyorlar. Biz öğrenciyiz, öğrenci indirimi dahi yaptılar." diyor.

Bir diğer müşteri Kadir Çeçen ise soğuk havada tezgah kurmalrının kendisini etkilediğini belirterek, "Mağazalar el yakıyor. Bu soğukta burada iş yapıyorlar, biz de gelelim dedik. Uygun da fiyatta veriyorlar." diye memnuniyetini dile getiriyor. CİHAN