Fransa'da temmuz ayında başlayan Türk
Kültür Mevsimi, geleneksel Türk kahvesini Paris'in en çok turist çeken mekanı Louvre Müzesi'nin bahçesine taşıdı.
Fransızlarla birlikte çok sayıda turist 2,5
Euro ödeyerek Türk kahvesinin tadına bakarken gün boyunca sunulan etkinliklerden faydalanma fırsatı buluyor.
Mimar Han Tümertekin'in imzasını taşıyan
Türk Kahvesi eski
İstanbul kahvehanelerinden esinlenilerek tasarlandı. Louvre Müzesi ve Concorde Meydanı arasında yer alan ve gün boyunca binlerce turistin ziyaret ettiği Tuileries Bahçesi'ne kurulan Türk Kahvesi 8 Ağustos'a kadar açık olacak. Günde 500'ün üzerinde ziyaretçi Türk kahvesinin tadına bakmak için mekana uğrarken
akşam saatlerinde düzenlenen konserler çok sayıda kişiyi bir araya getiriyor.
Her akşam farklı
müzik tarzlarında konserlerin düzenlendiği Türk kahvesi'nin programında Kutsi Ergüner,Selim Sesler,
Önder Foçan, Birol Topaloğlu, Nedim Nalbantoğlu gibi isimler yer alıyor.
Programda ayrıca Malietes, Balkart,Aksak Anatolia gibi Türk ve Fransız sanatçılardan oluşan gruplar da sahne alıyor. Türk Kahvesi etkinliklerinde konserlerin dışında dans gösterileri, ebru, kaligrafi ve tezhip sanatıyla ilgili
atölye çalışmaları, gölge oyunu, Türk mutfağıyla ilgili konferanslar düzenleniyor.
İKSV'nin genel koordinatörü Özlem Ece, Türk Kahvesi'nin Türk Mevsimi'nin en önemli aktivitelerinden biri olduğunu belirtirken her akşam düzenlenen konserler ve gün boyunca devam eden atölye çalışmalarıyla hareketli bir ortam oluşturduklarını ifade etti. Ziyaretçilerin Türk
modern ve geleneksel sanatlarından örnekleri bulduğunu dile getiren Ece, "Burayı Paris'te üç hafta boyunca bir
buluşma mekanı olarak tasarladık. Mevsimin yaz dönemindeki en önemli etkinliklerinden biri. Burası hem bir
mimari proje hem de kapsamlı olarak bir kültürel program sunuyoruz. Atölye çalışmalarında önceliği geleneksel sanatlara veriyoruz." ifadelerini kullandı.
Ebru atölyesinin başında bir hafta boyunca bulunan ebru ustası Hikmet Barutçugil, verimli bir çalışma yaptıklarını söylerken, "20'ye yakın öğrencimiz oldu. Hepsi de buraya isteyerek gelmişlerdi. Yaz okullarımıza katılmak isteyenler oldu. Hatta birkaç kişi bir araya gelip bir ebru atölyesi de kurmak istiyorlar. Paris'te bir
tohum atıldı. İnşallah bu tohum yeşerir,
ağaç olur ve
meyve verir." şeklinde konuştu. Türk kültür mevsiminin Avrupalılar'daki önyargıları aşmak için önemli bir fırsat olduğunu ifade eden Barutçugil, "Kültür ve sanatın uluslararası hoşgörüde büyük bir yerinin olduğu kanaatindeyim." dedi.
(CİHAN)