"Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) arka bahçesi" diye nitelenen Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) yabancı medya kuruluşları ile söz konusu kuruluşlar için çalışan gazetecileri tek tek fişlemişti.
SETA'nın hazırladığı rapor Almanya'da hâlâ tartışılıyor. Sol Parti'nin (Die Linke) Federal Meclis Grubu, SETA hakkında Alman hükümetine bir soru önergesi verdi.
ESKİ SETA ÇALIŞANLARI ŞİMDİ SARAY'DA
Önergede SETA ile AKP arasındaki ilişkiye, vakfın en çok merak edilen finansmanına dair sorular yer alıyor.
Alman hükümeti verdiği cevapta AKP ile SETA arasındaki bağdan haberdar olduğunu kaydedip, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın daha önce SETA’da çalıştıklarına dikkati çekiyor.
ALMAN HÜKÜMETİ: SETA'YI ALBAYRAK AİLESİ FİNANSE EDİYOR
Yöneltilen birçok soruya cevap vermeyen Alman hükümetinin vakfa ve mali kaynağına ilişkin ilk soruya verdiği cevap şöyle: "Federal Hükümet'in bilgisine göre SETA bir devlet kuruluşu değildir. Merkezi Ankara'dadır, İstanbul, Brüksel, Washington, Kahire ve 2017'den beri de Berlin'de bir şubesi bulunmaktadır. Hükümete yakın olan kuruluş büyük ölçüde Albayrak ailesi tarafından finanse edilmektedir."
Şimdiye kadar SETA’nın mali kaynağını açıklaması yönünde kamuoyunda sıkça dillendirilen talepler karşılıksız kalmıştı.
SETA Vakfı'nın başında Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın ağabeyi Serhat Albayrak bulunuyor.
SETA’nın mali kaynağına ve faaliyetlerine yönelik Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) meclis araştırma önergesi vermiş ancak AKP ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oylarıyla reddedilmişti.
SETA, 2013 YILINDAN BERİ VERGİDEN MUAF
CHP milletvekili gazeteci Utku Çakırözer, DW Türkçe’ye verdiği mülakatta, gazetecilerin haberlerini ve paylaşımlarını bir bütün olarak değil, cımbızlayarak rapor eden SETA’nın Bakanlar Kurulu kararı ile 2013 yılından beri vergiden muaf tutulduğunu söyledi.
Çakırözer, "Vergiden muaf tutularak kamu yararına vakıf statüsü kazanan bir kuruluşun böylesine kamu zararına bir fişleme raporu yazması kabul edilemez." dedi.
Çakırözer, bir vakfın vergiden muaf tutulması için, "Devletin kamu hizmeti yükünü azaltıcı etki yapacak düzeyde olması şartı" arandığını vurguladı.
Çakırözer konuya dair Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a yönelttiği yazılı sorular çerçevesinde, SETA’ya kamu kurum ve kuruluşları ödeneklerinden ve gizli hizmet giderlerinden yardım yapılıp yapılmadığını da sorduğunu, ancak buna da cevap alamadığını aktardı.
AKP İLE SETA'NIN YAKINLIĞINI BİLİYORUZ
SETA hakkında Alman Federal Meclisi'ne soru önergesi veren Sol Partili Ulla Jelpke, Federal Hükümet'e vakıf ile AKP arasındaki bağa yönelik bilgisini de sordu.
Soru önergesinde ayrıca Federal Hükümet'ten, SETA ile Almanya'daki AKP’ye yakın kuruluş "Uluslararası Türk Demokratlar Birliği" (UID, eski adıyla UETD) arasındaki ilişki de soruluyor.
Alman hükümeti, UID üyeleriyle SETA kadroları arasında bağ tespit ettiklerini belirtiyor.
Geçmişte Avrupa’da Erdoğan’ın büyük halk buluşmalarını da düzenleyen UID, Alman istihbarat raporunda "Ankara'nin lobi kuruluşu" diye nitelenmiş, AKP’nin resmi çizgisini, dolayısıyla da Erdoğan’ın politik çizgisini izlediği ibaresiyle yer almıştı.
SOL PARTİ MİLLETVKELİ: SETA ZARARSIZ BİR BİLİM KURULUŞU DEĞİLDİR
Sol Parti Milletvekili Jelpke, "SETA zararsız bir bilim kuruluşu değildir. Erdoğan rejiminin ihbara yönelik faaliyet yürüten, kötü amaçlı bir lobi yapılanmasıdır." diye konuştu.
Jelpke, "SETA, yurt dışındaki muhalifleri ve muhalif diye nitelediği insanları teşhir etmekte, söz konusu kişileri milliyetçi Türk casuslarının, trollerin ve saldırganların hedefi haline getirmektedir. AKP’nin zirvesine yakın ilişkisi de olan bu kuruluşun faaliyetlerine son verilmelidir." dedi.
Sol Parti’nin Alman hükümetine verdiği soru önergesinde SETA’nın Alman istihbaratı tarafından izlenip izlenmediği de soruluyor.
Ancak hükümet bu soruya "hayır" demediği gibi, "devletin selameti" gerekçesiyle cevap veremeyeceğini belirtti.
SETA'nın yasa dışı yollardan etkisini arttırmaya veya istihbarat faaliyetlerine karışması halinde Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın harekete geçeceği kaydedildi.
YABANCI MEDYA KURULUŞLARINI TEK TEK FİŞLEMİŞTİ
SETA'nın "Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları" başlıklı fişleme raporunu Avrupa Birliği (AB) "dehşet verici" diye nitelemişti.
Meslek örgütleri rapor için "gazetecilerin fişlenmesi” yorumunu yapmıştı.
Raporda SETA, DW Türkçe’nin yanısıra BBC Türkçe, Amerika’nın Sesi, Sputnik, Euronews Türkiye, Independent Türkçe ve Çin Uluslararası Radyosu’nun Türkiye ve Türkiye’deki siyasi gelişmelere yönelik yayınlarını, çalışanlarını, yaptıkları haberleri ve sosyal medyadaki kişisel paylaşımlarını listeleyip, özellikle muhalif paylaşımları açısından değerlendiriyor.
DW ve adı geçen diğer medya kuruluşları tek taraflı yayın yapmakla suçlanıyor.
DW yönetimi de söz konusu SETA raporunu "gazetecilerin ismini kötüye çıkarma ve toplum önünde itibarsızlaştırma çabası" olarak niteleyip, eleştiriyor.