Sözcü'de yer alan habere göre CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’na saatler kala, genel başkan adayı Özgür Özel, sosyal medya hesabından “Hoşgeldiniz” notu ile bir video paylaşarak delegelere seslendi.
“Herkesi sağlıkla, mutlulukla Ankara’ya bekliyoruz” diyerek sözlerine başlayan Özel, şunları söyledi:
“Adaylığımı açıkladığım günden beri önce il kongrelerini, tek tek dolaştım ama aynı günde pek çok kongre olduğu için gidemediğim illere daha sonra delegelerimizi, sizleri, yöneticilerimizi ziyaret etmek üzere geldim. Uzun uzun konuştuk hatta geldiğim il binalarının önünde üyelerimiz, partililerimiz, sizin hemşehrileriniz vardı. Önce onlara hitap ettik, sonra bir arada konuştuk.
“KARAR VERDİNİZ YA DA VERMEK ÜZERESİNİZ”
Ve şimdi siz bir karar verdiniz ya da vermek üzeresiniz. Cuma akşamındayız, yarın bu saatlerde oylar sayılıyor olacak. Artık siz Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ilk sandığına oyunuzu atmış olacaksınız. Cumhuriyet Halk Partisi’ni ikinci yüzyılda hangi genel başkanın yöneteceğine karar vermiş olacaksınız.
Ben bugüne kadar söylediğim gibi, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına şekil verebileceğimiz, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılında partimizi iktidar yapabileceğimiz, artık yenilmeyeceğimiz, ikinciliklere razı olmayacağımız bir süreci başlatmak istiyorum.
“YARIN VERECEĞİNİZ KARARLA BU PARTİNİN ÖNÜNÜ AÇACAKSINIZ”
Bunun için kadrolarımız hazır, hepimiz çok heyecanlıyız ve hepimiz, sizin vereceğiniz bu kararla Cumhuriyet’in ikinci yüzyılındaki iktidar koşusunun startını bekliyoruz. Yarın vereceğiniz kararla bu partinin önünü açacak ve siz bu partinin bundan sonra, yüz yıl önce olduğu gibi başarıdan başarıya koşacağı bir dönemi başlatacaksınız.
“BİZE VE KENDİNİZE BU GÖREVİ VERMENİZİ BEKLİYORUZ”
Biz sizin bu iradeyi göstermenizi ve bize ve kendinize bu görevi vermenizi bekliyoruz. Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi’nin ikinci yüzyılına adım attığı bu saatlerde hepinize bir kez daha, hep birlikte yürüyeceğiz diyorum.”
ÖZGÜR ÇELİK: BİR İRADE ORTAYA KOYACAĞIZ
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de İstanbul delegasyonuyla Ankara'da bir araya geldi.
“Önümüzdeki 48 saat sadece bir parti içi kurultay değil, önümüzdeki 48 saat Cumhuriyet'in 100. yılında Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek. Belki önümüzdeki on beş yılı, yirmi yılı etkileyecek tarihi bir kurultayı hep birlikte gerçekleştirmiş olacağız” diyen Çelik, şunları söyledi:
“Bu anlamıyla hepimizin sorumluluğu çok büyük. İstanbul’un sorumluluğu çok büyük. Çünkü İstanbul hem üzerinde yaşayan 20 milyona yaklaşmış nüfusuyla, hem ekonominin kalbi olmasıyla, hem kültür-sanatın kalbi olması özelliğiyle Türkiye’nin motor gücü bir şehrimiz. Bu anlamıyla evet her birimizin sorumluluğu ayrı ayrı çok büyük ama İstanbul’un sorumluluğu çok büyük. Peki kime karşı bu sorumluluğumuz? Genellikle kongre ve kurultay süreçleri hep parti içerisinde değerlendirilir. En büyük sorumluluğumuz, İstanbul’da yaşayan 16 milyon yurttaşımıza karşı ve büyük sorumluluğumuz, Türkiye’de yaşayan 86 milyona karşı. Bu anlamıyla yarın ve öbür gün gerçekleştireceğimiz Kurultay sadece bir genel başkanlık seçimi olmayacak. Sadece bir parti meclisi, parti yönetimi seçimi olmayacak. Önümüzdeki süreçte Türkiye’nin yirmi yılını, otuz yılını etki elli yılını etkileyecek bir tarihi dönemeçteyiz. Bu anlamıyla İstanbul’un, bu tarihi süreçte tarihi sorumluluğu ve siyasi sorumluluğu üstlendiğinin altını çizmek istiyorum.”
“YARIN KURULTAY'DA BİR İRADE ORTAYA KOYACAĞIZ, BU İRADE DEĞİŞİMİN İRADESİ OLACAK”
Çelik, “İstanbul olarak yarın Kurultay'da bir irade ortaya koyacağız. Bu irade, değişimin iradesi olacak” sözleriyle İstanbul delegesinde ortaya çıkan değişim fikrinin nasıl şekillendiğini şu sözlerle anlattı:
“Peki bu değişim iradesine nasıl karar verdik? Bu değişim iradesine karar verirken, nasıl bir yol haritası izledik? Bunu sizlerle paylaşmak istiyorum. İstanbul Kongresi’ne giderken İstanbul Kongresi’ni kurultay tartışmalarının dışında tutmuştuk. Televizyonda sorular soruldu. Çeşitli toplantılarda sorular soruldu. Nasıl yapacaksınız Kurultay'da diye. Şunu ifade ettik, dedik ki; İstanbul Kongresi’ni gerçekleştirdikten sonra, demokratik yöntemlerle İstanbul’un iradesini ortaya koyacağız. Peki demokratik yöntem olarak neler yaptık? İstanbul’da bir delege toplantısı yaptık. Bir yemek düzenledik. İlçe başkanlarımızla, il yönetimimizle Kurultay delegelerimizin seçilmiş kurullarımızı tanıştırdık. Arkasından bir büyük delege toplantısı yaptık. Aynı bu kürsü gibi bir kürsü kurduk. Dedik ki İstanbul Kurultay delegelerimiz açık mikrofonla görüş ve düşüncelerini ifade edebilirler. Açık mikrofonla, açık kürsüyle yaptığımız delege toplantısında konuşma yapan tüm delegelerimiz bir değişim tarifi ortaya koydular. Sonrasında il yönetim kurulumuzda kurultay öncesi bir değerlendirme yaptık. Dedik ki yöneticilerimiz Kurultay delegesi değil ancak İstanbul’un kırk kişilik yönetiminin düşüncesi ve iradesi bizim için çok önemlidir. Ne düşünüyorsunuz diye sorduk. İl yönetimi bir değişim iradesi ortaya koydu. Kurultay delegesi olan ilçe başkanlarımız çeşitli vesilelerle bir araya geldiler. Kurultay delegesi olan ilçe başkanlarımız bir değişim iradesi ortaya koydular.”
“TOPLUM GÖZLERİMİZİN İÇİNE BAKIYOR”
Bunun sadece İstanbul’da Cumhuriyet Halk Partisi’nin değişim iradesi olmadığını, bunun aynı zamanda sokağın değişim iradesi olduğunun altını çizen Çelik, toplumun beklentilerine şu cümlelerle dikkat çekti:
“Çünkü biz pazara gittiğimizde, biz markete gittiğimizde, okula gittiğimizde, iş yerimize gittiğimizde toplumun bizim gözümüzün içine baktığını görüyoruz. Toplum bizden bir değişim istiyor. Ne yazık ki 2023 seçimlerinde bir başarı elde edemedik. Bizim seçmenimizde bir umut yorgunluğu var. Örgütlerimizde bir umut eksikliği var. Dolayısıyla bu umudun yeniden yeşertilmesi için toplum bizim gözümüzün içine bakıyor deyim yerindeyse. Toplum bizden bir umut bekliyor. Seçmenlerimiz bizden bir umut bekliyor.”
“İSTANBUL UMUDUN MEŞALESİNİ YAKMIŞTIR”
“İstanbul Kongresi bu umudun meşalesini yakmıştır. İstanbul Kongresi, Türkiye’nin dört bir yanında yankı uyandırmıştır” ifadelerini kullanan Çelik, hafta sonu yapılacak Kurultay'da bu umudun her yere yayılması için büyük bir sorumluluk üstlendiklerini belirterek şöyle dedi:
“İstanbul Kongresi büyük bir İstanbul Kongresi’ni büyük bir nezaketle büyük bir sağduyuyla gerçekleştirmeye gayret ettik. Orada verdiğimiz mesajlar Türkiye’nin dört bir yanında yankılandı. Şimdi yakılan bu meşaleyi İstanbul’da ortaya çıkan bu umudu hep birlikte Ankara’da yarın ve pazar günü gerçekleştireceğimiz bu Kurultay'a yansıtmak gibi bir sorumluluğumuz var. Bu değişim talebi İstanbul’un ortaya koyduğu değişim talebi sokağın talebidir. Biz Türkiye’yi yönetme iddiası olan siyaset insanları olarak kulağımızı asla sokağa kapatamazdık. Asla sokağın sesine, sokağın çığlığına, duyarsız kalamazdık. Bu anlamıyla bu iradeyi koyduk. İstanbul umudun şehridir diyoruz. İstanbul tüm Türkiye’ye umut olmak zorundadır diyoruz. Bu anlamıyla İstanbul’dan Türkiye’ye yeniden umudu güçlü bir biçimde yayabilmek için bu kurultayın bir fırsat olduğunu düşünüyoruz.”
“KURULTAY'DAN GÜÇLENEREK ÇIKACAĞIZ”
Kurultay'dan güçlenerek çıkmanın önemine dikkat çeken Çelik konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Evet bir seçim sonrası kriz döneminin içerisindeyiz. Ancak unutmamak gerekir ki her kriz kendi içerisinde fırsatlar barındırır. Bu anlamıyla bu Kurultay'dan güçlenerek, Kurultay'dan doğru bir iradeyle çıkmamız çok önemli. Bu duygu ve düşüncelerle yarın ve pazar günü gerçekleştireceğimiz bu Kurultayımızın birlik beraberlik içerisinde geçmesini temenni ediyorum. Büyük bir nezaketle, büyük bir sağduyuyla bir parti içi demokrasi şölenini hep birlikte gerçekleşmeyi, umut ediyorum.”