Ortaylı: Bu toplum, dinlenmeye layık olmayan adamları dinlemeye başladı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Ekim 29 2018
Tarihçi Prof. İlber Ortaylı, 1923 Türkiyesinin koşullarını, bugüne uzanan cumhuriyet sürecini ve gündemdeki tartışmalara ilişkin konuştu.
Ortaylı, Atatürk'ün cumhuriyeti ilan ederken Jean-Jacques Rousseau'dan etkilendiğini belirtiyor. Atatürk'ün hayalindeki Türkiye'nin beyneminel kültürü benimseyen bir ülke olduğunu vurgulayan Ortaylı, ülkenin kurulmasının ardından "Hayal ettiği Türkiye gerçekleşiyor." diyor.

Ortaylı, gündemde yer alan andımız tartışmalarına hakkında da "Bakın şimdi oturmuş andımızı tartışıyoruz, şaşıyorum. Neyini tartışıyorsun bunun. Fransa’da nasıl herkes Fransız ise Türkiye’de de herkes Türk. Bunun katiyen ırkî bir temeli yok. Kimsenin öyle saf Türkçülük güttüğü falan da yok." yorumunda bulunuyor. 

Ortaylı, “Hiçbir şey kaybetmeyiz” demeyeceğim, kaybedersin tabii. Bir kere ciddiyeti kaybetmiş bir toplum var, konuşmaması gerekenler konuşuyor. Bu toplum, dinlenmeye layık olmayan adamları dinlemeye başladı. Size söylüyorum: Her hukuk fakültesi mezunu hukukçu, her tarih fakültesi mezunu tarihçi değildir." diyor.

Hürriyet'ten İpek Özbey'e konuşan İlber Ortaylı'nın açıklamalarının bir kısmı şöyle:

-Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın aklındakinin tam da Jean-Jacques Rousseau tipi bir cumhuriyet olduğunu söylüyorsunuz. Ne demek bu?

Ondan etkilenmiştir. Umumi bir kontrattır bu. Buna göre insanlar cumhuriyetlerini koruyorlar. Fransa cumhuriyeti bir kere çok tartışmalı, filozofik bir örgütlenmedir. Çünkü gerçek anlamda bu çağın ilk cumhuriyetidir. Bundan evvel Cumhuriyet yok mu? Roma’da, Atina’da, Lehistan’da, Venedik’te cumhuriyet var, fakat oligarşi cumhuriyetleri… Halbuki Fransız Cumhuriyeti geniş vatandaşın üye olduğu, citoyen (yurttaş) kavramının ortaya çıktığı bir sistem. 

-Cumhuriyeti ilan ederken nasıl bir Türkiye düşlüyordu?

-Hayal ettiği Türkiye gerçekleşiyor. Kadın-erkeğin eşit, fevkalade üretken, ok

Bu haberler de ilginizi çekebilir