Orman ve Su İşleri Bakanlığı'na bağlı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Yale Üniversitesi tarafından yayınlanan raporda Türkiye'nin doğa ve yaban hayatını koruma noktasında geriye gittiği yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, "Yale Üniversitesi'nin bu verileri tarafımızdan yayınlanan verilerle örtüşmemekte olup veriler asılsız ve mesnetsizdir." denildi.
Genel Müdürlük, son günlerde bazı basın yayın organlarında çıkan haberlerle ilgili açıklamada bulundu. Yale Üniversitesi tarafından yayınlanan raporda Türkiye'nin doğa ve yaban hayatını koruma noktasında geriye gittiği yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığını söyleyen Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmekte olan doğa ve tür koruma çalışmalarının son 10 yılda hızla arttığı ifade edildi.
Koruma eylem planları ile korunan alan çalışmalarının düzenli olarak bir program dahilinde yürütüldüğü ve izlendiği belirtilen açıklamada, yürütülen tüm faaliyetlerden öne çıkanların her yıl Doğa Koruma Durum Raporu olarak 2012 yılından başlayarak her yıl düzenli bir şekilde yayınlandığı hatırlatıldı.
KORUNAN ALANLARIN İMARA AÇILMASI, GİBİ BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİLDİR
Korunan alan değişkenleri belirlenmiş ve sistemli halde korunan alan sayı ve alan büyüklüğünün gösterge olarak izlendiği ve yıllık olarak yayınlandığı kaydedilerek, şunlar aktarıldı: "Haber kaynağında belirtildiği gibi korunan alanların imara açılması, gibi bir durum söz konusu değildir. Korunan alanlar çalışması özellikle artarak devam etmektedir. Korunan alanların IUCN kategorilerine göre sınıflandırması ulusal korunan alan sınıflandırması çalışmaları hızla devam etmektedir. Ülke genelinde kara üzerindeki korunan alanlar Genel Müdürlüğümüzün standart verisi olan Doğa Koruma Durum Raporu'na göre, 2002 yılında yüzde 4.34 iken 2014 yılında ise yüzde 5.4 olmuştur. Bu durumda 12 yılda yüzde 24,4 artış olmasına rağmen Yale Üniversitesi raporunda durum yüzde -24,46 olarak verilmiştir. Tür koruma çalışmalarında Genel Müdürlüğümüzün standart verisi olan Doğa Koruma Durum Raporu'na göre, 2013 öncesinde 0 olan Tür Koruma Eylem Planı 2015 itibariyle 33 olmuştur. Yale Üniversitesi raporu ise bu durumu yüzde -36,3 ile ifade ederek kamuoyunu yanıltıcı istatistiki bilgi vermiştir. Deniz koruma alanlarındaki durum ise şöyledir; Genel Müdürlüğümüzün standart verisi olan Doğa Koruma Durum Raporu'na göre, 2006 yılında 0 olan deniz koruma alanı sayısı 2015'de 1 olmuştur. Finike Dağları Deniz Koruma Alanı olmuştur. Yale Üniversitesi raporunda ise durum 10 yıllık değişimde yüzde -5,2 şeklinde ifade edilmiştir. Raporda düşüş olarak verilen bu verilerin aksine doğa ve tür koruma çalışmalarımızda son 10 yılda ciddi bir artış olmuştur. Hatta tür koruma ve deniz koruma alanları düşünüldüğünde bu oran sıfırdan yüzde 100'lük bir artış olarak görülmektedir."
Doğa koruma verilerinin güvenilir olmaması iddiasının ise tamamen asılsız olduğu ifade edilen açıklamada, bu konuda Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'nün korunan alan ve biyoçeşitlilik verilerini ulusal ve uluslararası bazda yayınlama yetkisine sahip olduğu vurgulandı.
CİHAN