Orban, aynı zamanda 24 Şubat 2022’den bu yana Batılı ülkelere Rusya’ya karşı durma çağrısı yapıldığını, ancak giderek daha fazla ülkenin bu pozisyondan uzaklaştığını belirtti.

Orban, Batı’nın askeri eylemlerinin, dağınıklık ve koordinasyon eksikliğini açıkça ortaya koyduğunu ifade etti. “Batı, Rusya’ya karşı ahlaki bir duruş sergileme talimatı verdi. Ancak giderek daha fazla ülke Rusya’nın yanında yer alıyor. Batı’nın tavırları anlaşılmaz, öngörülemez ve mantıksız; Asya’dan kaynaklanan zorluklarla baş edemiyor,” dedi.

Önlem alınmazsa mevcut koşulların sürmesi halinde Rusya-Ukrayna çatışmasının tırmanabileceği konusunda uyarıda da bulunan Orban, Rusya ile ilişkilerin yenilenmesi, Çin ile bir barış konferansı müzakere edilmesi ve "Ukrayna'daki savaş konusundaki tutumu nedeniyle AB'ye saygısı kaybolan" Küresel Güney ülkeleriyle siyasi etkileşim kurulması çağrısında bulundu.

Rusya ekonomisi canlılığını koruyor

Orban, Rusya’nın yaptırımlara karşı esnekliğini ve uyum yeteneğini vurguladı. “Ülkenin ekonomik canlılığı hiç şüphe yok devam ediyor” diyerek, Rusya’nın neo-Stalinist bir otokrasi olarak tanımlanmasının doğru olmadığını ekledi.

Temmuz ayının başında Orban, barışı koruma misyonu kapsamında Ukrayna, Rusya ve Çin’i ziyaret etti. Bu ziyaretin ardından, Avrupa Konseyi’ne Rusya ile Ukrayna arasındaki anlaşmazlığın çözümüne yönelik yeni bir yaklaşım geliştirilmesi ve Rusya ile diplomatik ilişkiler kurulması önerisinde bulundu. AB liderliği, Orban’ın Moskova ziyaretini birleşme kurallarının ihlali olarak değerlendirdi.