(...)
Adım adım başkanlık…
Artık rafa kalktı denilen ‘Başkanlık Sistemi’ buzdolabından çıktı.
Siyasetin mikrodalgasında ısıtılmaya başlandı bile.
4 önemli açıklama peş peşe geldi.
Başbakan Davutoğlu ‘balkon’ konuşmasında “Bugünkü sistem ihtiyacı karşılamıyor, bu gömlek ülkeye dar geliyor” diye cılız bir sesle de olsa işareti çakmıştı.
Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Başkanlık Sistemi bizim resmi görüşümüz” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, yol ve yöntem göstererek referandum seçeneğini söyledi.
Altın vuruşu Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptı. Başbakan Davutoğlu’nun anayasa değişikliği için liderlerle görüşeceğini söyleyerek.
Muhalefet ne dedi?
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, “Başkanlık için kapımıza dahi gelmeyin” diye set çekti.
7 Haziran’a ‘Seni Başkan Yaptırmayacağız’ sloganı ile giren HDP tavrını yumuşatmış. Müzakereye açık oldukları anlaşılıyor.
MHP şu sıralar seçim travmasını atlatmakla meşgul ancak Bahçeli’nin sistem değişikliğine karşı olduğunu biliyoruz.
‘5. Parti’ mi gelir?
Seçim sonucu, CHP ve özellikle de MHP'yi operasyonlara açık hale getirdi.
Hani şu ‘5.Parti’ meselesi vardı ya…
Adil Gür’ün ‘muhalefetin içinden çıkacak' dediği…
AK Parti 276’ya yakın oy alsa o formülle eksikler tamamlanır beklentisi vardı.
Aynısı neden ‘başkanlık sistemi' referandumu için olmasın ki?
CHP ve MHP kendisine çekidüzen vermez ise eğer ‘başkanlık sistemi' o iki partiyi de çatlatabilir.