Tutuklu gazetecilerin serbest bırakılması için Silivri Cezaevi önünde umut nöbeti tutan gazeteci Oktay Ekşi, demokrasiden bahsedildiği bir ortamda insanların görevini yaptığı için içeri atılmaması gerektiğini söyledi. Ekşi, "Hiçbir şekilde hukuka aykırı diyemeyeceğin düşünceleri dile getirdikleri için onları cezalandıracaksın. Böyle bir kepazelik, dünyada eşi bulunamayacak bir kepazelik türüdür." dedi.
Silivri Cezaevi önündeki umut nöbetinin 6. gününde duayen gazeteci Oktay Ekşi ve Divriği Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yahya Kemal Bayar nöbete devam etti. Gazetecilere konuşan Ekşi şunları dile getirdi: "Rezalet orada başlıyor. Hem demokrasiden bahsedeceksin, hem insanlar görevini yaptığı için onu içeri atacaksın. Hiçbir şekilde hukuka aykırı diyemeyeceğin düşünceleri dile getirdikleri için onları cezalandıracaksın. Böyle bir kepazelik dünyada eşi bulunamayacak bir kepazelik türüdür. Bu nedenle de tepkimizi dile getirmek, bütün demokrasiye hukuka saygılı insanların boynunun borcudur. Ben de bu borcun bana düşen kısmını ödemeye geldim."
'GAZETECİLİK YARGILANIYOR'
Gazeteci Yahya Kemal Bayar ise, "Esas itibariyle burada bir insanlık nöbeti olduğu kanaatindeyim. Özünde burada bir gazetecilik yargılanıyor. Gazetecililer bütün durumlara alışık durumdalar. Can Dündar ve Erdem Gül durumu biraz daha farklı bir durum. Rejimin ciddi anlamda otoriterliğinin son noktasındalar. Bizim nazarımızda bir habercilikten dolayı buradalar. Ancak iktidar erkini elinde bulunduranlar, habercilikten öteye göstermelik bir durumla yarılamış bulunuyorlar. Bu bizim açımızdan çok geçerli bir sebep değildir. Yargılanan gazeteciliktir. Yargılanan halkın haber alma özgürlüğünün kısıtlanmasıdır. Yargıçlar bundan sonra bunu yargılayacaklar. Biz bundan böyle Can Dündar ve Erdem Gül'e yaptıkları haberden yargılandıklarını düşünerek kimin yargılanacağını ver beraat edeceğini tarihe bırakmak istiyorum." açıklamasını yaptı.
CİHAN