15 yıldır iktidar olan AKP kuruluşunun 16. yılını kutlarken, kurucularından Yaşar Yakış, ideallerle yola çıktıklarını fakat kendisini o tarihlerde motive eden ideallerin hiçbirini şimdi göremediğini söyledi.
14 Ağustos 2001 tarihinde İçişleri Bakanlığı’na AKP’nin kuruluş dilekçesini veren heyete başkanlık yapan eski büyükelçi Yaşar Yakış partinin kuruluşundaki siyasal atmosferi, “Herkes son derece önemli bir yolculuğa çıkmanın arifesinde, idealler peşinde Türkiye’yi düze çıkaracak bir seferberliğin, hazırlığın içinde görüyordu, hepimiz öyle hissediyorduk” sözleriyle anlatıyor.
DW Türkçe’nin haberine göre, kendisini o tarihlerde motive eden ideallerin hiçbirini şimdi göremediğini de sözlerine ekliyor ve şunları kaydediyor: “Türkiye’de yolsuzluklar vardı, devletin vatandaşa vatandaş odaklı değil de devlet odaklı bakması yaklaşımı vardı, askerin devlet yönetiminde nerede olması gerektiği konusunda o sırada geçerli olan ‘Her şeye en sonunda asker karar verir’ düşüncesine karşı olan bir insandım. Bütün bunların düzeleceğini ümit ediyordum.”
AKP’yi iktidar bozdu
AKP programını kaleme alan altı kişilik grubun içinde yer alan Yakış ‘dış politika başlığını’ kendisinin yazdığını ve bu bölümün, önce partinin seçim manifestosu, Dışişleri Bakanı olduğu dönemde de hükümet programının dış politika bölümü haline geldiğini belirtiyor. Yakış AKP’ye yönelik eleştirisinin hangi noktada odaklandığı sorusuna şu yanıtı veriyor: “Sosyal bilimlerde çok temel bir kural vardır: Her iktidar bozar, mutlak iktidar mutlaka bozar. Bu kural Türkiye’de AK Parti iktidarı için de geçerliliğini bir kez daha kanıtlamıştır. AK Parti de güçlendikçe kendisini tabii daha güçlü hissediyor ve o partiyi de bozdu.” “Temel hak ve hürriyetler konusunda sapmalar olduğunu, dış politika konusunda çok bariz hatalar yapıldığını ve Suriye politikasının bunun en belirgini olduğunu” söyleyen Yakış, “Türkiye’nin Suriye’deki iç gelişmelere müdahil olmasının hiçbir nedeni yoktu” diyor.
AKP’yi saray kültürü teslim aldı
Haberin devamında Prof Dr. Cihangir İslam, 2001 yılında Mehmet Bekaroğlu, Numan Kurtulmuş gibi Necmettin Erbakan’ın yanında yer alan ve AKP’ye katılmayan isimlerden biri olarak konuştu. Saadet Partisi kurucularından olan İslam, o dönem Erbakan’a yöneltilen tek adamlık eleştirisinin bugün AKP için fazlasıyla geçerli olduğunu vurguluyor. AKP’nin ilk dönemlerinde partinin liderinin etrafında bir yönetici kadronun görüldüğünü belirten İslam “Bugünse eskilerden hemen hiçbirini göremiyoruz” diyor. “Rahmetli Erbakan’ın çocuklarına yaptığı saray düğünlerine haklı olarak karşı çıkıyorlardı” diyen İslam şöyle devam ediyor: “Ama bugün bakıyoruz ki AK Parti’yi bir saray kültürü teslim aldı ve adeta doğma büyüme saraylı edasıyla saray dışında nefes alamaz hâle gelmiş bir AK Parti’yle karşı karşıyayız.”