Notaları rakamlara tercih etti

Müziğe olan sevgisini dile getiren kişi, 22 yaşındaki genç bir besteci Melih Taşçı...


''Müziğe gönül verdiğimde ilkokul beşinci sınıfa gidiyordum. Önce ortaokul birinci sınıfa giderken bana bir org aldılar. Org.üzerinde yapabileceğim her şeyi yaptım. Sonra piyanoya geçtim ve beste yapmaya başladım. Müzik kanıma girdi, benim için bir tutku oldu.'' Yaşamının 10 yılını müzik sevgisiyle dolduran ve ekonomi eğitimi gördüğü dönemde de kopamadığı notaları güzel bestelere dönüştüren Taşçı, sonunda çabalarının karşılığını Belçika Kraliyet Akademisine kabul edilerek aldı. Melih Taşçı'nın müzikle iç içe öyküsü, ilkokul yıllarında başladı. Ailesinin de teşvikiyle org çalmaya başlayan Taşçı, daha sonra aldıkları piyanonun başına geçerek bu tutkusunu sürdürdü. İlk bestesini 14 yaşında yapan Taşçı, bu sırada eğitimini müzikten hayli farklı bir alanda, ekonomide sürdürdü. Gazi Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Bölümü'nde okuyan Taşçı, bununla beraber aşkla, şevkle bağlı olduğu müzik çalışmalarını sürdürdü. Ekonomi öğrenimi görmesine rağmen bundan sonraki yaşamını müzikle dolu geçirmeye kararlı olan Taşçı, bu sırada yurt dışındaki okullara başvuruda bulundu. Günün birinde beklediği haberi alan ve Belçika Kraliyet Akademisinin bestecilik bölümüne kabul edilen Taşçı, şimdi ''yüreğinin götürdüğü yere'' gitmek üzere gün sayıyor. -''BEETHOVEN'IN ESERLERİNDEKİ NOTALARA BENZETTİM''- Melih Taşçı, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, ilkokulda başladığı müziğin adeta ''kanına girdiğini'' ve kopamadığını söyledi. Annesinin de Türk Sanat Müziği eğitimi aldığını ve ud çaldığını anlatan Taşçı, onların da yönlendirmesiyle piyanoya başladığını, ilkokulda Beethoven, Bach, Liszt gibi bestecilerin yapıtlarını yorumladığını belirtti. İlk bestesini 14 yaşında yaptığını ve çok beğenildiğini dile getiren Melih Taşçı, ortaokul yıllarında kurdukları müzik topluluğuyla Ankara'da sanatseverlerle buluştuklarını belirtti. En sevdiği bestecilerin başında, müzik dehası Ludwig van Beethoven'ın geldiğini ve onun ''Ayışığı Sonatı'' üzerine varyasyonlar bestelediğini ifade eden Taşçı, ''Üniversitede yasaları, formülleri bile okurken bunları Beethoven'ın senfonileriyle ilişkilendirerek aklımda tutardım'' sözleriyle müziğe olan tutkusunu anlattı. -''BARIŞ MANÇO'NUN OKULUNA GİDİYORUM''- Anadolu lisesinde okurken müziğe iyice bağlandığını belirten genç sanatçı, ''Müzik benden hiç kopmadı, ben de müzikten hiç kopmadım. Hep onunla iç içeydim. Şimdi de rüyamı gerçekleştiriyorum'' dedi. Belçika Kraliyet Akademisinde merhum sanatçı Barış Manço'nun da eğitim gördüğünü belirten Taşçı, hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu şöyle aktardı: ''Bu okulu kazandığımı haber aldığım gün, hayatımda en gurur duyduğum, en mutlu olduğum gündü. 'İşte başardım' dedim. Yıllardır bestelerini dinlediğim sanatçıların yolunda ben de artık yürüyebileceğim. İtiraf etmek gerekirse, üniversitede o zorlu ekonomi derslerini okurken bile hep aklımda notalar vardı. Son olarak 'Büyük Senfoni' adlı bir yapıt besteleyerek Türk motifleriyle süsledim. Bu eserde sazlardan neyin de yer almasını öngördüm. Şimdi tek bir hedefim var; bir gün Türk ezgileriyle bezenmiş kendi bestelerimi dünyaya duyurmak.''
<< Önceki Haber Notaları rakamlara tercih etti Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER