Mandela’nın arkadaşları Gazze’de insanlığın onurunu koruyor

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Ocak 17 2024
İşte Samanyoluhaber.com yazarı Türkmen Terzi'nin Güney Afrika'nın Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail ile ilgili açtığı davanın analizi

TÜRKMEN TERZİ - GÜNEY AFRİKA


İsrail devleti Gazze’de büyük bir soykırım işlemeye devam ederken, Arap ve Türk dünyası farklı çıkar hesaplarıyla bu mezalime karşı herhangi bir eyleme geçebilmiş değil. Amerika, İngiltere ve Almanya gibi Batı’nın süper güçleri  Binyamin Netanyahu hükümetini açıktan desteklerken, hiç beklenmedik bir girişimle Güney Afrika hükümeti, İsrail devletini Lahey’deki Barış Sarayı’nda sanık sandalyesine oturttu.

Güney Afrika'nın Birleşmiş Milletler'in ana yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) İsrail'e karşı açtığı soykırım davası, Filistin davasıyla dayanışmanın ötesinde, başkent Pretoria'nın iç ve dış politika çıkar hesaplarının ötesine geçen uzun vadeli bir adalet arama girişimidir. Beyaz azınlığın ırkçı rejimi olan “Apartheid Sistemine” karşı uzun yıllar mücadelelerinin neticesinde 1994’te Güney Afrika Cumhuriyeti'ni kurmayı başaran iktidardaki Afrika Ulusal Kongresi'nin (ANC) liderleri, gelişmiş Batılı güçlerin lehine olan mevcut uluslararası kurumları dönüştürmeye çalışıyor.

13 Ocak’ta Mpumalanga eyaletinde 112’nci kuruluş yıldönümünü kutlayan ANC, Afrika kıtasının en eski kurtuluş hareketi. ANC, yalnızca Afrika kıtasında değil, dünyanın birçok yerindeki sol örgütler arasında, Latin Amerika'da, Orta Doğu'da ve özellikle de beyazların üstünlüğüne karşı beraber mücadele ettikleri Afrika kökenli Amerikalılar arasında oldukça popüler bir örgüt. Güney Afrika, G-20, BRICS gibi uluslararası kuruluşlarda Afrika kıtasının doğal bir temsilcisi olarak yer alıyor ve tarihsel olarak dezavantajlı durumda olan Afrikalıların ve geçmişte Batılı sömürgeci güçlerin idaresi altında acı çeken diğer toplulukların sesi oluyor. ANC liderleri sad

Bu haberler de ilginizi çekebilir