Daha önce esnaf için "Esnaf yeri geldiğinde polistir." diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu kez de muhtarlara "hangi evde kim varsa emniyete bildirin" sözleri tartışma oluşturdu. Saray'da muhtarları toplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "hangi evde kim varsa gelin emniyete bildirin" sözleri, muhbirlik olarak nitelendiriliyor. Erdoğan'ın bu çağrısına tepki gösteren kimi muhtarlar, "Bizi sarayın ya da devletin muhbiri, hafiyesi yapmak için gayret gösteren Cumhurbaşkanı, keşke bu ülkede kan ve gözyaşının durması için de gayret gösterse. Biz ne sarayın, ne de devletin muhbiri değiliz halkın hizmetkârıyız." dedi.

Şanlıurfa Suruç Muhtarlar Derneği üyesi bir grup muhtar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sarayda muhtarları toplayıp muhtarlara hafiyelik muhbirlik çağrısında bulunmasına tepki gösterdi. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu çağrısı tamamen hukuksuzdur aynı zamanda çok talihsiz bir açıklamadır." diyen Suruç Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin Gündoğdu, "Biz bu kaos sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ülkede toplumun birbirine zıt kutuplarını ortak bir paydada buluşturarak toplumu birleştirici, kaynaştırıcı türünden açıklamalar yapmasını bekliyorken, lakin cumhurbaşkanı, bizden devlete muhbirlik yapmamızı isteyen açıklamalar yapıyor. Bu Cumhurbaşkanı'na yakışmayan anti demokratik bir açıklamadır. Zira biz sarayın muhbiri, devletin muhbiri değiliz, halkın hizmetkârıyız. Erdoğan'ın sarayına çağırdığı muhtarlar gibi davranamayız. Biz Kaymakamlık ve Emniyet Müdürlüğü'ne halkı ispiyonlamak için değil, ancak halkımızın sıkıntılarını çözmek, çare bulmak için gideriz." dedi.

Kalkanlı köyü muhtarı Osman Kalkan da "Hukuk ve adaletin temel alındığı demokratik bir ülkede devletin en üst erki, vatandaşına hafiyelik çağrısı yapmaz. Vatandaşının özgürlük, adalet, yaşam standartlarının daha da gelişmesi için devlet-millet kucaklaşmasını sağlayıcı adımlar atar." diye konuştu.

ALTINEL: 'BİZ MUHTARLAR DEVLETE MUHBİRLİK YAPACAKSAK, MİT, EMNİYET İSTİHBARAT BU ÜLKEDE NE İŞ YAPAR?

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın muhtarlara muhbirlik çağrısının muhtarlarla halkı karşı karşıya getireceğinin altını çizen Suruç Muhtarlar Derneği Üyesi Muhtar Fehmi Altınel de şunları kaydetti: "Cumhurbaşkanı Erdoğan eğer bu ülkede muhtarlara hafiyelik muhbirlik yapın çağrısında bulunuyorsa o zaman bu ülkenin MİT'i emniyeti istihbaratı niye var, bu kurumlar ne işe yarar? O zaman bunları lağvetsin muhtarlara bu görevi versin. Allah aşkına 'yeni Türkiye yeni Türkiye' dedikleri zihniyetin adalet ve sosyal devlet anlayışı bu mudur? Bu çok tehlikeli bir çağrıdır. Hele hele kan ve gözyaşının şu an oluk oluk aktığı Güneydoğu ve doğu'da halkı ve muhtarları karşı karşıya getirme kıvılcımıdır. Biz muhtarlar halkı devlet nezdinde temsil etmek sorunlarını çözmek için seçildik. Vatandaşı ispiyonlamak için değil."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın enerjisini ülkenin barış ve kardeşliğinin tesisi için değil, kendi siyasi hesapları için harcadığını vurgulayan Altınten, "7 Haziran'a kadar çözüm süreci tıkır tıkır işliyorken ne oldu da 7 Haziran sonrası çözüm süreci Erdoğan tarafından askıya alındı? Türkiye'de yaklaşık 3 yıla yakın devam eden bir çözüm sürecinin bahar havası hakimken 7 Haziran sonrası bu bahar sarayın siyasi hesaplarına kurban edildi." diye konuştu.
CİHAN