AK Parti iktidarının eğitim kurumlarına yönelik baskınlarında tuttukları tutanak ve raporları kurumların yönetici ve avukatlarına vermemeleri dikkat çekiyor. Eskişehir'de, okulla ilgili rapor ve tutanakları almak için gittiği müfettişten olumsuz cevap alan Müdür Sedat Keskin, kendisini günlerdir kapı kapı dolaştırarak işlerini zorlaştıranlara isyan etti. Yasal olmasına rağmen avukatıyla gittiği müfettişten ilgili rapor ve tutanakları bir türlü alamayan Müdür Keskin, "Artık yeter! Biz terörist isek vurun kelepçeyi elimize, atın içeri." dedi. Herhangi bir eksiklikleri ve hukuksuz çalışmaları olmamasına rağmen sürekli yetkililer tarafından zulüm gördüklerini belirten Keskin, aylardır öz vatanında gördüğü zorluğu Kazakistan'da bile görmediğini belirtti. Keskin, "9 yıl Kazakistan da çalıştım. Rus ve ateist bile okullara bu kadar zorluk çıkarmadı. Böyle bir zulüm yapmadı. Adamlar hala 'okul açın' diyor, başka bir şey demiyor. Ama öz vatanımızda zorluk çıkarılıyor." diye sitem etti.
Eskişehir Özel Samanyolu Gülbahar Fen Lisesi Müdürü Sedat Keskin, kurumun avukatı Selamet Şen ile birlikte valilik talimatıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okuluyla ilgili tutulan tutanak ve raporun bir örneğini almak için günlerdir çalmadık kapı bırakmadı. Müdür Keskin, önce valiliğe, ardından Milli Eğitim'e gitti. Her kurum, 'yetki bizde değil' diyerek topu birbirine attı. Müdür Keskin, buralardan sonuç alamayınca bu kez İl Milli Eğitim Müdürlüğü Maarif Müfettişleri Başkanı Hayrettin Gündüver'in kapısını çalarak ilgili rapor ve tutanakların birer kopyasını istedi. Ancak, Gündever de söz konusu raporu ve tutanağı verme yetkisinin olmadığını belirtti.
Rapor ve tutanakları alması yasal hakkı olmasına rağmen gittiği yerlerden olumsuz cevap alan Müdür Keskin, günlerdir yaşadıklarını karşısında çileden çıktı. Müfettiş Gündever'in odasında duygulu anlar yaşayan Müdür Keskin, kendi ülkesinde okuluyla ilgili yaşadığı zorluğu, görev yaptığı Kazakistan'da bile yaşamadığını anlattı. Keskin, "9 yıl Kazakistan'da çalıştım. Onca Rus ve ateistin içinde benim okullarıma bu kadar zorluk çıkarılmadı. Bize böyle bir zulüm yapılmadı." diye konuştu.
Bir rapor için günlerdir Milli Eğitim'de beklediğini anlatan Keskin, "Kazakistan'da bile okulumuz 1 Eylül itibariyle açılır, 25 Mayıs'ta kapanırdı. Kendi ülkemizdeki kadar engellenmezdi, engellenmedi. Bakın şu anda 40 tane okul var Kazakistan da. Adamlar 'gelin okul açın' diyor, başka bir şey demiyor. Biz terörist isek vurun elimize kelepçeyi." dedi.
İl Milli Eğitim Müdürü'nün kendilerine ilgili rapor ve tutanakları 'valiliğe götürüyorum, her şey tamam' dediğini anlatan Keskin, "Ama şimdi 'eksik var' diyorsunuz. Siz bizim raporumuzu niye değiştiriyorsunuz." dedi. Makam, mevki gibi bir düşüncesinin olmadığını belirten Keskin, şöyle konuştu: "Kazakistan'da 300 dolar maaşım vardı. Ama ben 300 dolar maaşın sadece 50 dolarını alıyordum. Allah şahit bir dolar bile fazla almadım. Makam mı Allah kahretsin, umurumuzda değil. Geceleri uyuyamıyorum. Acaba 'bizim işimiz nasıl olacak.' diye. Sabahları valiliğin, milli eğitim müdürünün kapısının önünde bekliyorum."
Çok duygulandığını, kimseyle bir sıkıntısının olmadığını anlatan Keskin, "Kurumun müdürü olarak, hayatımı bu okullara adadım. Borçla 15, 20 milyara aldığım arabamın dışında bir şeyim yok. Ama bu kurum için gerekirse o arabamı da satarım. Hayatımı borçla geçiriyorum. Hiç umurumda bile değil. Hayatım borçla geçsin. Ama Allah katında huzurluyum. Ben yine de sizlere hakkımı helal ediyorum. Çıkmış bir raporu sizden alamıyoruz. Var olan raporumu sizden istiyorum." şeklinde konuştu.
Avukat Selamet Şen ise yapılanların hukuksuz olduğunu kaydetti. "Bu memlekette Kenan Evren bile yargılandı. Hukuksuzluk yapan sizlerde bir gün yargılanacaksınız. Hukuk önünde hesap vereceksiniz." diyerek yapılan haksız ve hukuksuzluklara tepki gösterdi.
CİHAN