Sözcü'de yer alan habere göre Moody's'in İsrail ile ilgili raporu tartışma yarattı. Raporda İsrail'de anayasal bir kriz riskinin arttığı ifade edildi. Raporda, “Hükümetin kapsamlı planlarının içeriğinin, yargının bağımsızlığını önemli ölçüde zayıflatabileceğine ve çeşitli otoriteler arasındaki etkili denetim ve dengeleri bozabileceğine inanıyoruz.” ifadelerine yer verildi.
Yargı düzenlemesinin İsrail ekonomisi üzerindeki olumsuz etkisinin başladığı belirtilen raporda, İsrail'in teknoloji alanında küresel eğilimlerden uzaklaştığına dair göstergelerin mevcut olduğu uyarısı yapıldı.
Raporda, “Risk sermayesi ve yeni İsrail yüksek teknoloji şirketlerinin yatırımları, bu yılın ilk yarısında önemli ölçüde düşerek 2019’dan bu yana en düşük rakam olan 3,7 milyar dolara geriledi.” ifadesi kullanıldı.
NETANYAHU AÇIKLAMA YAPTI
İsrail Başbakan Binyamin Netanyahu ile Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Moody's'in raporuna ilişkin ortak açıklama yayınladı.
Moody's'in özel raporuna cevaben yapılan açıklamada, “Bu anlık bir yanıttır; ortalık yatışınca İsrail ekonomisinin çok güçlü olduğu görülecektir.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Açıklamada, İsrail'in ihracat verileri, teknoloji alanındaki gelişmeler ve ülkeye yönelik yatırımlar hatırlatılarak, “İsrail ekonomisi güçlü temellere dayanmaktadır ve sorumlu bir ekonomi politikası uygulayan deneyimli liderlik altında büyümeye devam edecektir.” ifadesi kullanıldı.
TARTIŞMALI YARGI DÜZENLEMESİ
İsrail Adalet Bakanı Yariv Levin’in, 5 Ocak’ta duyurduğu “yargı reformu” Yüksek Mahkeme’nin yetkilerini sınırlandırma ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olması gibi değişiklikler içeriyor.
Başbakan Binyamin Netanyahu, 27 Mart’ta, ülke çapında giderek artan kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesini ertelediğini açıklamış ancak 2023-2024 bütçesinin mayıs sonunda Meclisten geçmesinin ardından yargı düzenlemesini tekrar gündeme getireceklerini duyurmuştu.
Hükümet, muhalefetle müzakerelerin tıkanmasının ardından yakın zamanda yargı düzenlemesi için yeniden düğmeye basmıştı.
Hükümetin “yargı reformuna” karşı çıkan aralarında savaş pilotları, denizaltı subayları ve diğer elit birliklerin yer aldığı binlerce İsrailli, gönüllü yedek askerlik görevini bırakma kararı almıştı.
İsrail’de siyaset, ordu, güvenlik, ekonomi ve yargıda üst düzey görevlerde bulunmuş isimler ve çeşitli meslek kuruluşları hükümetin yargı düzenlemesine karşı olduklarını açıklamıştı.