Ekonomist'in aktardığına göre, Moody’s Investors Service tarafından hazırlanan rapora göre, mevcutta negatif pozisyonda olan küresel petrol ve gaz sektörü görünümü, Haziran 2021’e kadar beklenen iyileşmeye bağlı olarak durağan seyire geçecek.
Entegre petrol ve gaz şirketleri, bu yılın ikinci çeyreğindeki toparlanma sonrasında rafine ürünlere yönelik artan talepten yararlanacak ancak talep geçen yıla kıyasla 2021’e kadar daha zayıf kalacak.
Moody's temmuz ayında ise Türkiye ekonomisinin bu yıl yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle sert şekilde küçüleceğini, gelecek yılda reel büyüme kaydedilebileceğini öngörürken, 2018'dekine benzer yeni bir kur şoku için uyarıda bulunmuştu.
Yabancı finansman desteğin ve ABD ile ilişkilerin iyileştirilmesinin ekonomiye olumlu katkı yapacağı belirtilirken, "Türkiye'nin negatif görünümü göz önüne alındığında pozitif görünüm ya da not yükseltilmesi ihtimali son derece düşük" denmişti.
Moody's'in Türkiye ile ilgili yayınladığı ve kredi notu derecelendirmesi niteliği taşımayan raporda, Türkiye'nin kredi profilinin 'geçen üç yılda aşınan kurumsal ve yönetim gücündeki aşınmayı, uygulanan politikalardaki belirsizliği ve dış kırılganlıkları' yansıttığı belirtilirken, “Türkiye'nin finans piyasaları 2019'da geçici olarak istikrar kazandı, ancak o tarihten bu yana politikaların yönü ve şeffaflık konusundaki yeni endişeler istikrarı bozdu” ifadeleri kullanılmıştı.
Raporda, politikaların ve şeffaflık konusundaki endişelerin rezervlerin daha da azalmasına, dolarizasyonun artmasına ve kurda tekrar yükselişe yol açtığı vurgulanırken, “Enflasyon ve dış kırılganlıklar yüksek seyretmeye devam ediyor, cari işlemler dengesinde dengenin neredeyse sağlanmasına rağmen lirada devam eden zayıflık bu duruma uygun koşullar yaratıyor” vurgusu yapılmıştı.