Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Sadir Durmaz, eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın seçim çalışmalarını geniş polis güvenliği ve polis eskortları ile yaptığını belirterek, Antalya Emniyetinde yabancı bürokratları korumak için görevlendirilen atlı polislerden Bekir Bozdağ içinde 5- 6 tane tahsis edilmesini istedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, partisinin seçim irtibat bürosunda düzenlediği basın toplantısında AK Parti iktidarının seçimlere şaibe karıştırdığını ve devletin bütün imkanlarını seçim çalışmaları için seferber ettiğini vurguladı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 20 Mayıs Çarşamba günü yapacağı Yozgat mitingi için valilik tarafından bazı kurumlara yazılı tebligat gönderilerek kurum emrindeki araçların miting için görevlendirilmesi yönünde talimat vermesinin hak ve hukuk ihlali olduğunu ifade eden Durmaz, "Şu anda aday dahi olmayan eski adaletsizlik bakanı dışında bir sıfatı bulunmayan birisi valinin eskortluğunda seçim çalışmaları yapıyor. Vatandaşımız 13 yıldır kendisini cezalandıran AKP hükumetine, bu 13 yılın hesabını sormak için sabırsızlıkla 7 Haziran gününü beklemekte. Devlet imkanlarının AKP'nin emrine seferber ediliyor olması bizi ciddi şekilde kaygılandırmaktadır. Seçimin güvenliğine gölge düşürecek uygulamalar son dönemde artmaya başlamıştır. Yozgat Valisi Abdulkadir Yazıcı, devletin valisi olmak ve tarafsız olmak yerine AKP'nin il başkan yardımcısı gibi davranmaktadır." dedi.
'HİÇ BİR SIFATI OLMAYAN BİRİSİ VALİLİK ESKORTU İLE SEÇİM ÇALIŞMASI YAPIYOR'
Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın Yozgat'ta seçim çalışmalarını geniş polis güvenliği ve polis eskortları ile yaptığını söyleyen Durmaz, "Şu anda aday dahi olmayan Eski adaletsizlik bakanı dışında bir sıfatı bulunmayan birisi valinin eskortluğunda seçim çalışmaları yapıyor. Kamuya ait plakası değiştirilmiş araçlar ve koruma ordusu ile millete adeta göz dağı veriliyor. Yozgat'ın 12 yılını çalan adalete olan inancı cumhuriyet tarihinin en düşük seviyelerine düşüren eski adaletsizlik bakanı zorla muhtarlarla toplantılar yaparak AKP'ye oy toplamaktadır. Eski adaletsizlik bakanının bu kadar korumaya ihtiyaç duyması yaptığı haksızlıkların, hukuksuzlukların bir tezahürü olsa gerek. Yozgat'tan ve Yozgatlıdan bu kadar korkması manidardır." dedi.
'ANTALYA'DAKİ ATLI POLİSLERDEN BEKİR BEY'E 5-6 TANE TAHSİS EDELİM'
Yozgat Valisi Abdulkadir Yazıcı'ya Antalya Emniyetinde yabancı bürokratları korumak için görevlendirilen atlı polislerden Bekir Bozdağ içinde 5- 6 tanesinin tahsis edilmesini isteyen Durmaz, "Bu durumda AKP'ni yeni il başkan yardımcısı sayın Abdulkadir Yazıcı'dan bir ricada bulunmak istiyorum. Antalya emniyeti NATO bakanları toplantısı için Antalya'ya gelen bakanları atlı polislerle korumaktadır. Bu atlı polislerden Bekir Bey için 5-6'sını tahsis etmelerini Antalya valisinden gecikmeksizin talep etmeleri uygun olacaktır. Bir türlü başbakan olamayan Selam Ahmet'in 20 Mayıs günü yapacağı Yozgat mitingi için valilikten kamu kurumlarına gönderilen talimat devletin nasıl parti devletine dönüştürüldüğünün somut bir örneğidir. Talimatta, 'Sayın başbakanımız inceleme ve ziyaretlerde bulunacaklardır' denilmekte. Kurumlara ait araçların logoları kaldırılarak sivil plaka takılması tembihlenmekte. Sayın Davutoğlu miting değil de, inceleme ve ziyaretler de bulunmak için mi Yozgat'a gelmektedir." diye sordu.
'17- 25 ARALIK OPERASYONUNDA ELE GEÇİRİLEN PARALAR FAİZİYLE ZERRAP'A İADE EDİLDİ'
"17-25 Aralık'ta rüşvet ve rüşvetçi ile kol kanat gerenler yok muydu? Evlerde çıkan para sayma makineleri kasalar yok muydu?" diye soran Durmaz, şöyle devam etti: "Hani bu paraları polisler koymuşlardı, kime iade edildi. Hani montajdı. Montaj olmadığı paraların kime iade edildiği çok somut açık bir şekilde ortaya çıktı. Rezza Zarraf'a iade edildi hem de faizi ile birlikte. Yani Türkiye'de adım adım parti devletine gittiğimizin gidişinin somut örnekleri ile karşılaşıyoruz. Ben buradan başta Yozgat valisi olmak üzere, kamu görevlilerini buradan bir kez daha ikazla uyarıyorum. Sayın vali, sayın kamu görevlileri, sizden beklenen adil, tarafsız ve eşit bir şekilde seçimlerin güvenliğine şaibe düşürmeyecek şekilde çalışmalarınıza devam etmenizdir. Bir partinin yanında durmanız, devlete olan saygınlığı, kurumlara olan saygınlığı yere sermektedir, itibar kaybına yol açmaktadır. Bu nedenle kamu görevlilerinin Türkiye'nin 8 Haziran'da başka bir güne uyanacağını dikkatten kaçırmamalarını önemle salık veriyorum."
'AKP'NİN ELLE TUTULUR BİR TARAFI KALMAMIŞTIR'
AK Parti'yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu üzerinden sert sözlerle eleştiren Durmaz, "Bugün hiçbir hakim son hakim tutuklamalarından sonra gönül huzuruyla vicdanıyla rahatlıkla karar verebilme durumunda değildir. Türkiye'de hiçbir dönemde adalete olan güven bu denli sarsılmamıştır. Aynı savcılara kendi makam aracını tahsis eden bugün kü cumhurbaşkanı değil midir? Aynı davaların savcısıyım diyerek insanların yıllarını çalan ve bu davanın savcısıyım diyen sayın cumhurbaşkanı değil miydi. Şimdi berat kararı verilince o savcıları görevden alan kim? Yine kendisi. AKP'nin hangi bir icraatını söyleyelim. Elle tutulur neyi kalmıştır AKP'nin." diye konuştu.
'AKŞENER'E LAF SÖYLEYENLER YANDAŞ BİR KANALIN YALAKA YAZARLARI'
Meral Akşener için kamuoyunda havuz medyası diye tabir edilen bir kanalda kaset söylemlerinin ortaya atılması ile ilgili bir soruya ise Durmaz, "Bir laf vardır, 'Bir lafa bakarım laf mı, bir adama bakarım adam mı' diye. Söyleyenler kim, yandaş bir kanalın yalaka yazarları. Şeref ve haysiyeti olmayan insanlar, başkalarının da şeref ve haysiyetini, itibarını ayaklar altına alabilmekte bu denli cüretkar olabilmektedirler. Kendi şerefleri olmayınca başkalarının şeref ve haysiyetlerinin de onlar için bir önemi yoktur. Bu şerefsizlere söylenecek başka bir laf ta yok. Buna sarılanlara, buna medet umanlara da halkımız gereken cevabı sandıkta verecektir." diye cevap verdi. CİHAN