Van-Erciş depreminde kırılan faylar sonrası ilk anın şoku atlatıldı.
Kenetlenen
Türkiye yaralanan bir uzvunu
tedavi için çok geçmeden kenetlendi.
Samanyolu Yayın Grubu,
TUSKON ve Kimse Yok mu Derneği 24 saatte organize
olup depremzedeler için 5 saatte 65 milyon topladı. Sonra diğerleri ve ardı
arkasına gelen kampanyalar, duyarlılıklar.
Şimdi bayram. Fedakar
Anadolu insanı
yardımı seferberliğe dönüştürdü. Günlük
şovlar değil, kalıcı
destekler için koları sıvadı.
Önceki günkü Kimse Yok mu programı da bunlardan biriydi.
Hüzünlü, acılı yüreklere burdayız, birlikteyiz, sizi yalnız bırakmayız mesajı
vermeye bölgeye gittiler. Gittik.
200 insan. Aralarında çocuklar da vardı. Zeynep, Bilal ve diğerleri.
Bayramlaşmayı çadırlardaki kardeşleriyle yapmayı
tercih ettiler. Maddi destek
eyvallah ama belki yüzlere bir gülümseme veririzdi niyetleri.
Öyle de oldu. Ne güzel anlar yaşandı. Bedirhan
Gökçe bir miniğin elini öpüverdi.
Depremde 2 yeğenini kaybeden gencin Hakan Şükür’e sevgi dolu gözlerle bakışı
görülmeye değerdi. Ayıramıyordu gözlerini Şükür’den. Sanki rüyada gibiydi. En
azından o anlarda acısını unuttuğunu anlıyordunuz.
Hele 2 oğlunu depremde şehit veren amcamız. “Yaşadığımıza şükrettiğimiz gibi
ölenlerimizde de şükretmemiz gerekiyor.” Yardıma gidip dersler almıştık.
Hemen her şey çok güzeldi.
Ta ki milliyet.com.tr’de bir haber var, haberini alana kadar.
Çocuklarının
yüzüne “7.2 Van” yazıldığını ağır bir üslupla sitelerine koymuşlardı. Sonra bir kaç
televizyonun ana haberi bir kaç
gazete..
Haberlerde organizasyon ekibinin çocukların yüzüne 7.2 yazıp pskolojilerini
bozdukları söyleniyordu. Ağır ifadelerle. Bütün güzellikleri göz ardı edip bir
konuyu manşete taşıdılar. Hem de
kumpas, kurmaca bir konuyu.
Programa katılmış biri olarak şahsen o çocukları görmedim bile. Hakan Şükür’le
hep beraberdik o da haberlerden öğrendi. Böylesi bir konu nasıl bu şekilde
haberleştirildi?
Gün doğmadan neler doğdu.
O çocuklar konuştu.
“Bizi bir muhabir yanına çağırdı, yüzünüze 7.2 yazarsınız sizi dünyaca
meşhur ederim” dedi mealinde açıklamalar yaptı kameralara.
Yüze resim yapan öğretmen konuştu.
“Çocuk masumane geldi. Yüzüme 7.2 yazar mısın dedi. Yazdım. Sonra diğer
çocuklar da istedi. Aklıma bir oyun oynanacağı hiç gelmedi” dedi.
Yani işin aslı ortaya çıktı. Olay deşifre oldu.
Benzerlerini önce de gördüğümüz türden bir maksatlı haber endişesini akıllara
getirdi.
Koskoca yardım kampanyalarından görüle görüle bir çocuğun masumane
isteğiyle başlayıp sonrasında üretilen haber görülmüştü. Hem de ne kelimelerle.
Muhabir bu haberi geçti. Böylesine üstüne atlamanın alemi ne! Anlamadım.
Ancak anladığım bir şey var.
Dün ekranlara
“Utanmanız yok mu?”,
“Böyle yardım olmaz olsun” yazanlar, Zeynep’e, Bilal’e, o dört çocuğa,
ailelerine, Kimse Yok mu ekibine, Erciş’e, Van’a, Türkiye’ye özür borçlular.
Samanyolu Haber TV Genel Yayın Yönetmeni METİN YIKAR
Twitter.com/myikar