Pek çok insan son olaylara kadar
Hakimler ve
Savcılar Yüksek
Kurulu’nun bu kadar etkin, bu kadar yetkin, bu kadar kritik bir görev yaptığını bilmiyordu.
Gördük ki gölgede gibi kalan
HSYK güneşe en yakın duranmış. Ve istediği zaman
sistemi kilitleyebiliyormuş.
İşte korsan
kararname. İddia o ki, HSYK üyeleri Ergenekon’unu fail-i meçhullerin, KCK operasyonlarının savcı ve hakimlerini değiştirmek istiyorlardı. Hem de sert bir ayak diremeyle.
Bakan taviz vermedi ve
kriz şimdilik aşıldı.
Ancak yeni bir mücadelenin kokusu şimdiden gelmeye başladı.
***
HSYK artık derinlemesine konuşulmalı. Bu kemikleşmiş yapı daha rahat karar verilebilen demokrat bir yapıya bürünmeli.
HSYK,
Yargıtay ve
Danıştay’dan gelen üyelerden oluşuyor. Atamayı, seçilen 3
aday arasından Cumhurbaşkanı yapıyor. Ama ilginç bir
seçim sistemi işliyor. 126 üye toplanıp bir aday seçiyor. Sonra yine toplanıp 2. adayı, bir daha toplanıp 3. adayı belirliyor. Yani ilk 3 sırada yer alanları değil, her defasında toplanarak başka bir kişiyi belirliyorlar. Böyle olunca da farklı düşüncelerin muhtemel adaylarının önü kesilmiş oluyor. Çoğunluğu oluşturan düşünce sistemi hep istediğini oyluyor ve seçtiriyor. Sistem böyle devam ettiği sürece de sonsuza kadar farklı bir isim Cumhurbaşkanı’nın önüne gönderilemez gibi gözüküyor.
Yargıtay ve Danıştay’ın seçtiği HSYK’nın, kendilerini seçen Yargıtay ve Danıştay üyelerini belirleyen kurum olduğunu önceki yazımızda söylemiştik.
***
Yapılması gereken; boşalan HSYK üyelikleri için belirleyeceği 3 adayı tek bir seçimle belirlemesi. İlk 3 sıraya girenleri de Cumhurbaşkanı’na göndermesi. Böylelikle Cumhurbaşkanı’na, kurulda farklı bakış açılarını temsil edecek üyeleri atama şansı verilmiş olacak.
Hukukçular bir kanun değişikliğe ile bu durumun düzenlenebileceğini söylüyor.
***
Türkiye’nin en kritik kararlarını doğrudan etkileyebilecek kurul 7 kişiden oluşuyor. Yani Bakan ve müsteşar.
Geriye sadece 5 kişi kalıyor. Bu 5 kişi ülkenin kaderini belirleyebiliyor. 5 kişilik bir ekibin de kolay yönetilebileceği vurgusu yapılıyor. Bu sayısını arttırılması, gelişmiş ülkelerindeki gibi 15’le 25 kişi arasına çıkarılması gerekiyor.
Kurul üyeliği seçimlerine 1. derecede hakim ve savcıların da katılması demokratik yapıya güç katacaktır.
***
Demokratikleşme yolunda ilerleyen Türkiye’nin eksik-gedikleri kapatması herkesin arzusu olmalı.
HSYK yapısının,
toplum tarafından daha kapsamlı bilinmesi için bir fırsat doğmuştur.
Mutlaka sıcağı sıcağına kilitlenmelerin önüne geçecek çözümler üretmek gerekiyor.