Merkez Bankası'nın faiz artırımı yeterli oldu mu?

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Ekim 30 2023
Merkez Bankası, Ağustos 2023 itibariyle el artırarak 500 puana çıkardığı faiz artışlarına geçtiğimiz hafta üçüncüyü ekledi. Politika metninde Ortadoğu’daki gerginliğin uzaması durumunda petrol fiyatlarının yukarı yönlü hareketinin enflasyon üzerinde yaratacağı yukarı yönlü riskler not edildi.
Faiz artışları Haziran’da daha yüksek dozda başlayıp kademeli olarak doz azaltılsaydı enflasyon beklentisi yönetimi açısından daha etkili olup nihai olarak daha az faiz artışı ile sonuçlanan bir süreç yaşanabilirdi.

Ancak biraz gecikmeli de olsa TCMB’nin sıkı para politikası duruşunda kararlı bir duruş sergilemeye başlamış olması son derece kıymetli.

Mehmet Şimşek, karar öncesi yaptığı açıklamalarda pozitif reel faize yakın olduğumuzu ifade etmişti. TCMB’nin 2024 sonu enflasyon beklentisinin yüzde 33 olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda yüzde 35’e gelen politika faizinin reel olarak pozitife geçtiği söylenebilir.

Ancak bizim Koç Üniversitesi’nden arkadaşlarımla yaptığımız tahminlere göre 2024 yıl sonu enflasyonu yüzde 50’li seviyelerde kalıyor.

Buradan yola çıkarak, şayet yüzde 33’luk enflasyon hedefinde samimi ise, Merkez Bankasının pozitif reel faiz noktasına geçebilmek için faiz artışlarına devam etmesi gerektiğini düşünüyorum.

İletişim politikasında düzeltilmesi gerekenler

Gerek Mehmet Şimşek, gerekse Merkez Bankası yönetimi başlangıçtaki aksamaları geride bırakıp ortodoks politikalarla yola devam edileceği konusunda yerli ve yabancı piyasa oyuncularını ikna etme gayretindeler.

Öte yandan, piyasalar nezdinde “ikinci bir Naci Ağbal vakası yaşanır mı?” endişesinin ekonomi yönetimi içinde de bizzat de yaşanmakta olduğundan şüphe ediyorum.

Bu tedirginliğimin sebebi para politikasının yönü tarif edilip sözlü yönlendirme yapılırken kullanılan dilden kaynaklanıyor.

Ekonomi yönetiminin enflasyonu düşürmek için yapılması gerekenlerden bahsederken “sıkı para politikası” ifadesine yaptıkları vurguyu takdirle izliyorum.

“Sıkı para politikası” teknik olarak faiz artışları ile değişimli olarak kullanılabilecek bir ifade. Zira para arzının sıkılaştırılması, paranın fiyatı olan faizin de artması anlamına geliyor.

Öte yandan Türkiye gibi faiz artışları önünde siyasi otoritenin net bir şekilde tercih belirttiği bir ülk

Bu haberler de ilginizi çekebilir