Merkez Bankası (TCMB), para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında, politika faizini yüzde 17.75’te sabit tuttu. Yıllık enflasyonun yüzde 15’i aştığı dönemde Merkez’in faizi 100-125 baz puan artırması bekleniyordu. faiz artırımı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın düşük faiz söylemlerine karşılık, TCMB’nin bağımsızlığı konusunda güven tesis etmesi için önemli görülüyordu. Karar piyasalarda şok etkisi yarattı. Dolar/TL 16 kuruş sıçradı, borsada kayıp yüzde 3.5’i aştı. Kararı gazetemize değerlendiren ekonomistler, TCMB’nin açıkça ‘enflasyon konusunda başınızın çaresine bakın, ben büyümeye bakarım’ dediğine dikkat çektiler. faiz artırımlarının büyüme üzerinde olumsuz etkisi olacağı biliniyor. Ancak kararla kur artışı ve yüksek enflasyonun tüketiciye getireceği maliyet göz ardı ediliyor. Öte yandan Türkiye’de tasarruflar düşük olduğu için yurtdışı sermayeye ihtiyaç duyuluyor. Çelişkili bulunan karar, yurtdışından sermaye akımını yavaşlatacak etki de içeriyor.
Merkez Bankası tahminlerin aksine politika faizini sabit bıraktı. Kararın ‘Piyasalarla zıtlaşmayacağız’ söylemine ters olduğuna dikkat çeken ekonomistler, bu şartlarda kredi bulmanın zorlaşacağını vurguladı. Ekonomideki yavaşlama sinyallerinin vurgulandığı karar metni, Merkez’in birinci önceliği olan fiyat istikrarını sağlamak yerine büyümeye odaklandığı algısına neden oldu. Piyasalar sarsıldı, ağustosta enflasyon zirve yapabilir