Cumhurbaşkanı Erdoğan her fırsatta hedef aldığı Doğan Medya'nın yayınına çıktı. 

İşte 4 yıl sonra gerçekleşen yayında öne çıkan başlıklar:

Türkiye henüz AB ile müzakere mamasında. bizi 1963'ten beri oyalayan bir yapı var. ve halen oyalamaya devam ediyor. Vizeler meselesi mültecilerle ilgili destek meselesi... Bütün bunlar oylama taktiği.

AB muktesebatında olan bütün haklara karşı düşünün Türkiye'nin bakanlarına kendi ülkesine uçuş yasağı koyan ğükelerin böyle bir şeyi konuşmaya hakkı yoktur.

Hele hele Türkiye cumhurbaşkanına diktatör diyecek kadar düşünce inanç özgürlüklerinden yoksun olanların bu tür şeyleri söylemeye hakları yoktur.

Almanya, Hollanda İsviçre "seçimi atlatalım ondan sonra gelin" diyorlar. Ne demek seçimi atlatalım. Sen kalkıp hayır kampanyası yapanlara kapını açıyorsun. Hatta Almanya'da milletvekilleri hayır kampanyası yapıyorsun. Kalkıp da Türk bakanların önünü kesiyorsun. böyle bir şey olabilir mi? Bunlar AB muktesebatını çiğnediler ben bu akşam CNN Türk - Kanal D vasıtasıyla Almanya cumhurbaşkanı Steinmeier iyi arkadaş olmamıza rağmen adımız zikrederek bir açıklama yaptı.

Hayır kampanyası yapanlara kapını açıyorsun. Hatta Almanya'nın parlamentosundaki milletvekilleri hayır kampanyası yapabiliyor. Özellikle bunlar AB değerlerini çiğnediler. Bunu söyleyince rahatsız oluyorlar. Hiç istemezdim böyle olsun.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier iyi arkadaş olduğumuz halde beni hedef alan bir açıklama yaptı. Bu açıklamayı yapmasından dolayı kendisine teessüf ediyorum. Keşke yapmamış olsaydı böyle bir açıklamayı.

Almanya'daki faşizan baskıları söylüyorsam tanımı içinde söylüyorum. Nazi diyorsam bunu tanımı içinde söylüyorum. Aynı şey Hollanda için de geçerli. Şansölye sahiplendi. Hani siz kadın haklarını savunuyordunuz. Bayan bakanımı araba içinde hapsedeceksin. Atlarını itlerini köpeklerini sosyal demokratik haklarını kullanmak üzere bulunan Hollanda vatandaşı Türk kardeşlerimin üzerine salacaksın, Trabzonlu Hüseyin'imi köpeklere ısırtacaksın. Doktorlar 3 ay çalışamazsın diyor.

Şu anda gündemimde Almanya'ya gitmek yok. 16 Nisan'dan sonra çok sürprizlerle karşılaşabilirsiniz. Onlar da karşılaşabilir. Bir hafta 10 gün içinde 15 ülke dolaştım. Bütün gayretimi bunun için koydum. Aynı samimiyeti onlardan görmedik. O atağımızdan sonra bu bir sessiz devrimdir dediler. O zaman Liderler Zirvesine katılıyorduk düzenli olarak. Oradan kenara attılar Sarkozy'nin başkan olmasından sonra. Aynı şekilde Merkel o dönemde onlar girdikten sonra liderler arasına biz 3-4 ülkeydik. Bizleri kabullenmediler. Biz artık uzaktan seyretmeye başladık. Hala kabul ettik, ediyoruz gibi yarım yamalak bu tür şeyler yapıyorlar. Türkiye bunları kabullenecek bir ülke değil. Her şey olursa olur, olmazsa olmaz. Sorun bizden kaynaklanmıyor. Sorun tamamiyle AB ülkeleri bazılarından kaynaklanıyor. İçlerinde dürüst olanlar da var. İngiltere gitti referanduma ve çekildi.

İngiltere referanduma gitti ve kararını aldı. ben şahsen bu tavrını takdir ediyorum. Bizim siyasi anlamda bazı şeyleri gözden geçirmeye ihtiyacımız olabilir. Kendi ülkesine benim bakanımı sokmayan bir anlayışı biz kabullenemeyiz. Donald Tusk benim çok iyi dostum olmasına rağmen o bile aleyhte açıklamalar yapıyor.Hele hele genişlemeden sorumlu zat gidiyor bizler için 'küstah' tabirini kullanıyor. Aynaya baksın ya. Küstahlar kalkıp bize küstahlık sergileyemez. Bizden aynen karşılığını bulurlar. Türkiye ile böyle gayri ahlaki bir yarışa girilmez. Aynen karşılığını alırlar.

Bir taraftan 3 milyon mülteciyi alacaksın. Onlar da aman ha bize göndermeyin ne olur. Biz size 3 milyar avro ardından bir 3 milyar avro daha gönderelim. Sen zaten bunu bana göndermiyorsun. Son rakam olsun olsun gönderilen 700 milyon avro. Bizim ödediğimiz rakam STK'lar dahil 25 milyar dolar. Ondan sonra da gel ileri geri konuş.

Buralarda rakamları vermek doğru olmaz ben şunu söyleyeyim. tabi yoğun bir kampanya sürecinin içindeyiz. Gerek şahsım gerek başbakan bakan arkadaşlar. Sayın Bahçeli tüm imkanlarla TV'lerde sosyal medya bu çalışmalar devam ediyor.

Kalan 24 günü en ideal şekliyse sürdüreceğiz.

Yaptığımız son şeylerde gördüğümü tespit her geçen gün evet oylarının önde ve yükselerek devam ettiğidir.

Bizim asıl hedefimizi yükselen evet oylarının çok daha yükselmesi.

Yüzde 52 ile milletim beni cumhurbaşkanı seçti. İnanıyorum ki CHP'ye gönül vermiş vatandaşlarım da Kandil'le birlikte olmayacaklardır.

Bu ülkede vatanı parçalamak isteyenler hayır dediğine göre CHP'ye gönül veren vatandaşlarımız buna karşı geleceklerdir.

Biz diyoruz ki, bu oran çok daha fazla olsun. Çünkü Türkiye bir istikrar yakalaması gerekiyor dedim ya bir değişim yakalaması gerekir. bütün bunların olabilmesi için yeni bir sistem anlayışına geçmemiz gerekiyor.

Hükümet ve cumhurbaşkanı işin başında. Kasım 2019'a kadar idari bir noktadan başsızlık söz konusu değil ki.

Biz iş başına geldiğimizde dikkat ederseniz 49,5 ile birinci parti olduğumuz dönemler oldu ama 34,5 ile hükümet olduğumuz dönem oldu. Peki parlamentonun ne kadarını aldık yüzde 63'ünü aldık.

Biz diyoruz ki eveti yüzde 60'ların üzerinde taçlandıralım. Parlamentodaki gücü yeni yönetim sisteminde de yakalamak suretiyle Türk tipi başkanlık sistemini dünyaya sunma fırsatı bulalım.

Bunlar tabi kendilerine ait bir düşünce kirliliği içinde dolaşıyorlar. Siz kendi vatandaşınızı bizim de soydaşımız olanları bu şekilde AB üyesi olup muktesebata göre değil de kendi duygusal veyahut da faşizan baskılarla o insanların üzerine giderseniz bunlar dünyanın değişik ülkelerinde değişik şekilde algılanacaktır.

Bunların hepsi Hollanda vatandaşlı. 250 bin civarında orada Türk var.

Erdoğan'a diktatör özgürlüğünüz var, Erdoğan'ın size faşist ya da Nazi demek özgürlüğü yok. Kusura bakmasınlar.

Şu anda benim ülkemde bunların yöneticilerine hangi gazete bu şekilde başlıklar atıyor.

Siz nasıl değerlendiriyorsanız ben de öyle değerlendiriyorum. içinizden geçeni görebiliyorum. bir istihbarat kurumunun başı böyle bir açıklama yapamaz. Bu açıklama " Bir ben söylemedim sen söyle diyen bir yönetimin açıklamasıdır. Merkel 'ben bunu söyletmedim' diyemez. Sen bana bir defa kalkıp da ülkendeki F...'cü yapılanmayla ilgi cevap vermiyorsun yargı var diyorsun. Peki senin istihbaratının başındaki zat nasıl our sa bu açıklamayı müstakil olarak yapar?

Siz hiç Hakan Bey'in MİT'in başı olarak ülkeyi bağlayacak böyle bir açıklamayı yaptığını gördünüz mü? Yapılıyorsa bunun arkasında başka bir şey var. Bu, Alman yönetiminin nereye yapıldığını göstertiyor. Sen ne anlarsın ya bunlar cemmat midir nedir? Senin ne işin var?

Cami imamlarını ajan olarak toplayan bir anlayış bu. Gama işaretlerini bizim camilerin duvarlarına işleyenler kimler? Bunlar Nazizimin ayak sesleri. Siz bizim mabetlerimize bunları yapıyorsanız bizden farklı karşılık beklemeyin. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan BND'yle benzer bir açıklama yapan ABD ve ABD istihbaratı ile ilgili ise tek kelime etmedi.

Aldığımız mesajlardan şu çıkıyor mayıs ayı içinde yüz yüze yapacağımız görüşme önem arz edecektir. Sadece F... meselesi değil bölgesinin sorunları bakımından almamazı gereken önemli konular var. 

Peşinatçı olmayalım ama Suriye ile ilgili bir karar varsa bunu tabi şu anda Suriye'deki gelişen tablolar üzeriden sürekli değerlendiriyoruz. Rusya'nın ve ABD'nin YPG terör örgütüne gösterdiği ilgi bizi üzmektedir. PYD'ye PKK'ya gösterdikleri ilgi bizi üzmektedir. bunu kedilerine söyledim.

Bunların bu arazilerden uzaklaştırılması lazım. Bunlar temizlenmedikçe bizim Suriye'de görevimiz bitmiyor. Neymiş onları rejim davet etmiş her davete icabet edilmez. Dünya siyasetinde böyle bir şey yok.

Kimi rahatsız ediyor bu? En çok bizi rahatsız ediyor. Bu kararı biz veririz. Ne zaman veririz bak generallerimiz bir araya geldiler. Bunlar üzerinden hareket edeceğiz.

Ondan sonra da nihai kararımızı veririz. ama kimse, "Türkiye artık çekilsin" yok öyle bir şey.

"Rejim davet etti biz geldik" kusura bakma. Bu işi Türkiye ile konuşacaksınız. Bu henüz bu tehditlerden arınmış değiliz. Tam manasıyla arındığında biz de bunu değerlendirmesini yaparız.