İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, üniformalı ve uzun namlulu silahlarla bazı kişilerin ortalıkta dolaştığı ve bu kişilerin yönetiminde eğitim kampları bulundu iddiasında bulundu. Bu kampların Tokat ve Konya'da bulunduğunu ileri süren Akşener, hükümetten konunun araştırılmasını istedi. "Bunların seçim döneminde rol alacakları, istenmeyen bir sonuç çıkması halinde karışıklık yaratacakları yolunda yoğun söylentiler var" diyen Akşener, "Bunlardan birisi de Sadat diye bir yapı. İnanın Sadat da diğer yapılar da benim için toz zerresidir" diye konuştu.
"Bu malum yapılar insanları çatışmaların içerisine sürükleyecekler" diyen Akşener, "Şimdiden uyarıyorum" diyerek önlem alınmasını istediğini dile getirdi.
Sözcü yazarı Saygı Öztürk'ün, "Tokat ve Konya'da silahlı eğitim kampı olduğunu duyuyoruz" başlığıyla (2 Ocak 2018) yayımlanan ve İyi Parti lideri Akşener'in iddialarına yer verdiği yazısının bir bölümü şöyle:
Seçim eğitim merkezi kurdular. Ankara, İstanbul, Bursa'dan başlamak üzere sandıkların korunması için proje başlattılar. Akşener bu konuda şunları söylüyor: “Önemli olan sandığa sahip çıkmak. Sandık namusumuz. O sandığı koruyacağız. Kendi hakkını koruyamayan başkasının hakkını koruyamaz. ‘Bunlar istediğini yaparlar' düşüncesiyle sandığa sakın gitmemezlik yapılmasın.
Son dönemde üniformalar uzun namlulu silahlarla bazı kişiler ortalıkta dolaşıyor. Bunlarla ilgili çok önemli iddialar var. Örneğin Tokat ve Konya'da silahlı eğitim kampları bulunduğunu duyuyoruz, bu iddialar söyleniyor. Araştırılırsın ve bize bilgi verilsin. Bunların seçim döneminde rol alacakları, istenmeyen bir sonuç çıkması halinde karışıklık yaratacakları yolunda yoğun söylentiler var. Bunlardan birisi de Sadat diye bir yapı. İnanın Sadat da diğer yapılar da benim için toz zerresidir. Bu malum yapılar insanları çatışmaların içerisine sürükleyecekler. Şimdiden uyarıyorum ve önlem alınmasını istiyorum.
"Korku aşılıyorlar"
Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili yaplan anketlerde 50 artı 1'i ferah ferah göremiyorlar o yüzden AKP'de asabiyet var. Vatandaş ‘Hile olacak, oy kullansak ne olur' dememeli. Seçmeni sandıktan uzak tutmak istiyorlar. ‘Sandık başlarını Sadat'çılar tutacak, falanca silahlı örgüt tutacakmış' diye vatandaşa korku aşılıyorlar. Ben de her fırsatta onlara ‘korkmayın' diyorum. Korku kelimesi sinsi şekilde insanların ilklerine işleyen bir kelime olmuş. Bizim huzura ihtiyacımız var bunu da sağlayacağız.”