Şimşek’in sözünü ettiği uygulamaya geçilirse emekçiyi zor bir kış bekliyor. Memur ile memur emeklileri 1 Ocak’ta bu yılın ikinci yarısında oluşan enflasyon farkı ile birlikte yüzde 15 oranında toplusözleşme zammı alacak. Memurların iki yıllık maaş zamları da zaten toplusözleşme ile düzenlenmiş durumda. İktidar isterse iki yıl boyunca sözleşme dışında hiçbir artış yapmayabilir. Kamu işçisi de 1 Ocak’ta yüzde 10 toplu sözleşme zammı ile birlikte bu yılın ikinci yarısında oluşan enflasyon farkını alacak. İşçi ve Bağ-Kur emeklileri de mevzuat gereği bu yılın ikinci yarısında oluşan enflasyon oranında zam alacak. Şimşek de hedef enflasyon aşılırsa farkın ödeneceğini söyledi. Ancak “enflasyon farkı” sendikalar tarafından “sıfır zam” olarak yorumlanıyor.
Mevzuat gereği otomatik olarak belirlenecek artışların dışında bu yılın sonunda yeniden ele alınacak tek ücret ise asgari ücret olacak. Şimşek’in hedeflenen enflasyona göre zam sözü tutulursa, iktidarın 2024 enflasyon hedefi olan yüzde 33’lük zam yapılacak ve asgari ücret 15 bin 165 lira olacak. Açlık sınırının eylülde 13 bin 334 liraya çıktığı düşünülürse yaklaşık 8 milyon asgari ücretli, 2024’te açlık sınırının altında maaşlarla yaşayacak.
‘ŞİRKET KÂRLARINA BAKIN’
İşgücünün milli gelirden aldığı payın yüzde 40’lardan yüzde 25’e kadar gerilediğini hatırlatan ekonomistler de Şimşek’in sözlerine tepkiliydi. Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, “Kısmen doğru, ücretleri hiç artırmazsan insanlar para harcayamazlar ve enflasyon biraz düşer. Gelgelelim gerek İSO’nun 500 Şirket Raporu, gerekse de TÜİK’in sektör bilançoları enflasyonun asıl kaynağının fahiş şirket kârları olduğunu gösterdi” dedi.
CUMHUR’DA İKRAMİYE ÇATLAĞI