Mehmet Kamış: O kelepçe vicdanınıza hiç mi dokunmuyor?
⏱ Okuma Süresi 3 dk•Yayınlanma Çarşamba, Kasım 11 2015
"Anadolu'da insanların dişinden tırnağından biriktirdiği küçük sermayelerin üzerine çöküyorlar, İslamcı geçinen bazı çevreler ve aydınlar da bu durumu ‘ne yapalım devlet böyle istiyor' şeklinde yorumluyor. "

İnsanı değil de devleti merkeze alan ve ona neredeyse tapınan anlayışın bir gün bu kadar zirve yapacağını rüyalarında görseler inanmazlardı.
Bu Kemalizm devletçiliğinin, kendini muhafazakar olarak tanımlayan bir siyasi hareket tarafından gerçekleştirilmiş olması da tarihin kara ironilerinden birisi olsa gerek. Devlet ve devletçilik, 92 yıllık Cumhuriyet boyunca hiç bu kadar kutsanmamış, devletin yaptığı işler hiçbir zaman bu kadar sorgusuz sualsiz kabul edilmemişti. Daha önce hiçbir dönemde iktidar çevreleriyle sıkı ilişkileri olan aydınlar, bugünkü kadar devleti ağızlarında sakız haline getirmemişlerdi. Sorulmaz, sorgulanmaz, uygulamaları hakkında yorum yapılmaz devlet anlayışı, daha önce hiçbir iktidara nasip olmamıştı.
Anadolu'da insanların dişinden tırnağından biriktirdiği küçük sermayelerin üzerine çöküyorlar, İslamcı geçinen bazı çevreler ve aydınlar da bu durumu ‘ne yapalım devlet böyle istiyor' şeklinde yorumluyor. Bağımsız yayın yapan gazete ve televizyonların üzerine çöküyor, yüzlerce çalışanı işten atıyorlar, göreve getirdikleri tetikçi gazeteciler utanmadan ‘Müslüman gazeteci kimliğimizden ödün vermeyeceğiz' diye tweet atıyor. Böylesine ilkesiz, hukuksuz ve içinde hiçbir dini değer olmayan uygulamaları tek bir şeyle açıklıyorlar; devlet yapıyorsa bir bildiği vardır...
Yıllarca devletin dayağını yemiş, onun haksız ve yanlı uygulamalarının faturasını ödemiş insanlar, bugünkü zulümlere itiraz edenlere ‘siz kimsiniz ki devletin dediğine karşı geliyorsunuz, devlet böyle istiyorsa yapacak bir şey yok' diye çıkışıyorlar. Başka birinin malına çökmeyi, malını müsadere etmeyi normal sayan, kendisinden farklı düşünenin gazetesine, televizyonuna el koymayı haklı gören, bu arada da kendine aydın diyen garip bir güruh ile karşı karşıyayız. AKP siyasetinin sadece güce dayalı yönetim biçimine hiç itiraz etmeyen ve hiçbir yönetim felsefesi, düşüncesi, yorumu geliştirmeden yapılan her şeyi ‘devlet böyle istiyor' diye aklamaya çalışan bu aydınlar, hiç şüphesiz ki tarihe yüz karaları olarak geç
Bu Kemalizm devletçiliğinin, kendini muhafazakar olarak tanımlayan bir siyasi hareket tarafından gerçekleştirilmiş olması da tarihin kara ironilerinden birisi olsa gerek. Devlet ve devletçilik, 92 yıllık Cumhuriyet boyunca hiç bu kadar kutsanmamış, devletin yaptığı işler hiçbir zaman bu kadar sorgusuz sualsiz kabul edilmemişti. Daha önce hiçbir dönemde iktidar çevreleriyle sıkı ilişkileri olan aydınlar, bugünkü kadar devleti ağızlarında sakız haline getirmemişlerdi. Sorulmaz, sorgulanmaz, uygulamaları hakkında yorum yapılmaz devlet anlayışı, daha önce hiçbir iktidara nasip olmamıştı.
Anadolu'da insanların dişinden tırnağından biriktirdiği küçük sermayelerin üzerine çöküyorlar, İslamcı geçinen bazı çevreler ve aydınlar da bu durumu ‘ne yapalım devlet böyle istiyor' şeklinde yorumluyor. Bağımsız yayın yapan gazete ve televizyonların üzerine çöküyor, yüzlerce çalışanı işten atıyorlar, göreve getirdikleri tetikçi gazeteciler utanmadan ‘Müslüman gazeteci kimliğimizden ödün vermeyeceğiz' diye tweet atıyor. Böylesine ilkesiz, hukuksuz ve içinde hiçbir dini değer olmayan uygulamaları tek bir şeyle açıklıyorlar; devlet yapıyorsa bir bildiği vardır...
Yıllarca devletin dayağını yemiş, onun haksız ve yanlı uygulamalarının faturasını ödemiş insanlar, bugünkü zulümlere itiraz edenlere ‘siz kimsiniz ki devletin dediğine karşı geliyorsunuz, devlet böyle istiyorsa yapacak bir şey yok' diye çıkışıyorlar. Başka birinin malına çökmeyi, malını müsadere etmeyi normal sayan, kendisinden farklı düşünenin gazetesine, televizyonuna el koymayı haklı gören, bu arada da kendine aydın diyen garip bir güruh ile karşı karşıyayız. AKP siyasetinin sadece güce dayalı yönetim biçimine hiç itiraz etmeyen ve hiçbir yönetim felsefesi, düşüncesi, yorumu geliştirmeden yapılan her şeyi ‘devlet böyle istiyor' diye aklamaya çalışan bu aydınlar, hiç şüphesiz ki tarihe yüz karaları olarak geç
Bu haberler de ilginizi çekebilir
En Çok Okunanlar
1.Milletvekili şokta: Erdoğan'ın 1994'teki mal varlığını paylaştı diye...2.Emekli Erdoğan Saray'da, emekli vatandaş otogarda!3.Soylu'nun 'sağ kolu' da aralarında: 235 emniyet müdürü emekli edildi4.Geri dönüyor: İngiltere'den AB ayrılık sürecinde bazı başlıklarda dönüş!5.Adliyedeki büyük soygunda sıcak gelişme!
6.Trump Maduro rejimini terörist ilan etti7.Testleri pozitif çıkmıştı: Ela Rumeysa Cebeci adliyede8.Flaş kulis: Yandaş medya Fidan'a kapıları kapattı; Bilal Erdoğan, Erdoğan sonrasına hazırlanıyor9.AKP iktidarı uluslararası hukuku tanımıyor: Nefret operasyonlarında 19 gözaltı kararı10.Hulusi Akar'a AKP’li TÜGVA kampında konuşmasına tekbirle karşılık geldi

SAFVET SENİH

CUMA KARAMAN

ERTUĞRUL İNCEKUL

ABDULLAH AYMAZ

ARİF ASALIOĞLU
ÇOK OKUNAN HABERLER







