Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’a partisinin İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe tarafından 2023 seçimi temalı kurgusal gazete hediye edilmesi olay oldu.
Gazeteci yazar Mehmet Tezkan da bugünkü köşe yazısında, Erdoğan’a kurgusal gazete hediye edilmesini ‘haftanın bombası’ olarak nitelendirerek, “Gazetelerle mutlu etmeye çalışıyorlar. Erdoğan’ın değişiyle nereden nereye… Gerçek manşetlerden hayali manşetlere!.. Meselenin özeti şu… Rockefeller gazetesi hazırlamışlar önüne koymuşlar. Erdoğan hazırlayanların suratlarına çarpar diye düşündüm yanılmışım gülücükler içinde kabul etti. O an, Erdoğan’ın siyasi hayatının bittiğini anladım…” dedi.
HalkTV yazarı Mehmet Tezkan, “Haftanın bombası: Erdoğan’a Rockefeller gazetesi” başlıklı yazısının devamında şunları kaydetti:
“Müsaadenizle bir parantez açayım. Rockefeller gazetesini hatırlatayım. Dünyanın en zengin insanıydı. Ekonomik kriz yaşanırken hastalandı. Hastanede yatarken üzülmesin diye tek nüshalık gazete hazırladılar. Adına pembe gazete denildi. Basın tarihine geçti)
Gerçi Erdoğan’a özel tek nüshalık pembe gazete hazırlanmasına gerek yoktu. Çünkü onun medyası zaten her gün pembe gazete çıkarıyor.
Arşive daldım baktım. Bir yıl önce yazmışım. 29 Ekim 2021’de. Erdoğan’ın önüne pembe gazete, pembe raporlar koyuluyor demişim…
Neden demişim?
Şundan… Erdoğan o tarihte demiş ki: ‘Avrupa’ya bakalım, İngiltere'de raflar boş, Amerika'da boş, Avrupa'da boş, elhamdülillah bizde bolluk bereket yoluna devam ediyor. Fakat nankörlere ne anlatırsan anlat anlamazlar. Gözleri var görmezler, kulakları var duymazlar. Dili var hakkı söylemez.’
Aslında tam tersi… AKP’ye tam destek veren medyanın gözleri var görmüyor. Dili var söylemiyor.
Erdoğan bu yüzden hata üstüne hata yapıyor…
Erdoğan bu yüzden yüzde 50’lerden yüzde 25’lere indi…
Amigoların yüzünden...
Bence, önüne konulan aldatıcı raporlar nedeniyle bir yıl sonra bile Erdoğan hala ‘Avrupa’da raflar boş, Avrupa gıda sıkıntısı çekiyor, insanlar aç’ nutku atıyor.
Ama yazarları, çizerleri, danışmanları, bürokratları, bakanları, arkadaşları gerçeği söyleyemiyor…
Rockefeller gazetesi hazırlayıp Erdoğan’a hediye ederek gözünü boyuyorlar… Gerçeği söylemeyerek büyük kötülük yapıyorlar…
Aslansın, kaplansın en büyük sensin, dünya liderisin diyerek altını oyuyorlar…
Önce Çin modeli diye sunulduğu, sonra Kur’an’ın emri ‘nass’ var diye dini kalkan yapılarak pazarlandığı, tutmayınca Türk Modeli diye yutturulmaya çalışılan uygulamanın sonucu ne oldu derseniz?
Dış ticaret açığı 73,3 milyar dolar oldu…
Cari acık 32,4 milyar dolara çıktı…
Erdoğan’ın dediğinin tam tersi oldu. Batı standardında demokratik ülke olsak hükümet istifa ederdi. (Bizde hükümet tek kişi)
Veya seçime giderek güvenoyu istemesi gerekirdi.
Demokratik ülke olmadığımız için veya yarım yamalak demokrasiyle yönetildiğimiz için hiçbiri olmuyor…
Avrupa’nın haline üzülüp(!) kendimizi avutuyoruz…”