Dershaneciler, kapatma kararına onay çıkması halinde yaşanacak krizi Yüksek Mahkeme üyelerine tek tek anlattı. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) yetkilileri ise dershaneleri ‘kapatmayıp' ‘dönüştüreceklerini' ve bu süreçte ne öğrenci, ne dershaneci kimseyi mağdur etmeyeceklerini iddia etti. Ancak hukuk ilkeleri ile bağdaşmayan ve Anayasa'ya aykırı olan bu zorunlu dönüşme sürecinde verilen vaatler tutulmadı. Aksine hem öğrenci ve öğretmenler hem de dershanecilere büyük mağduriyetler yaşatıldı. İşte süreç içinde bakanlığın dershanelerle ilgili vaat ettiği ancak gerçekleştirmediği vaatler şöyle:

57 bin dershane öğretmeni açıkta kaldı

Dershanelerin kapatılma sürecinde 4 bine yakın kurumda çalışan 60 bin öğretmenin de mağdur edilmeyeceği söylendi. Ancak gerçekte hiç de öyle olmadı. Zira MEB, yakın zamanda 60 bin öğretmenden yalnızca 3 bin 121'ine kadro açtığını duyurdu. Birçok öğretmen de 6 yıl sigortalı çalışma şartını taşımadığı için bu kadrolara başvuramadı. Kimi dershaneler kapandığı kimi dershaneler de dönüşüp küçülmeye gittiği için on binlerce öğretmen ve bu kurumlarda çalışan bilgi işlemci, kayıt memuru, güvenlikçi ve temizlikçi işsiz kaldı.

4 bin dershaneden 364'ü dönüşebildi

Yine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, dershanelerin 2 yıl içinde tamamının özel okula dönüşeceğini söyledi. Ancak, güncel rakamlar dershanelerden sadece yüzde 60'ının dönüşüm için başvurduğunu gösteriyor. Bu başvurulardan da sadece 364'ü resmen özel öğretim kurumuna dönüşebildi. 401 dershane ise dönüşemeyeceği için kendi isteği ile kapanma yoluna gitti.

Devlet okullarında 2 bin liraya kurs

Hükümet tarafından, dershanelerin maliyetli olduğu için kapatıldığı ileri sürüldü. Fırsat eşitliği sağlamadığı için öğrencilerin mağdur edildiği savunuldu. Ama süreç içinde dershane yerine gelen alternatifler adeta bu kurumları mumla arattı. Özel dersler 24 bin TL'yi, temel liseler 12 bin TL'yi buldu. Buna karşılık dershaneleri ortadan kaldırmaya çalışan hükümet, devlet okullarında merdivenaltı dershaneciliğe soyundu. Velilerden bin 500, 2 bin TL'ye varan rakamlar istenerek öğrencilerin sınavlara hazırlanacağını duyurdu.

Dönüşmek isteyen kurumlara engel

Yine bakanlık, dershaneleri özel okula dönüşmeye teşvik ettiğine yönelik açıklamalarda bulundu. Yalnız süreçte dershanelerin önüne bir sürü engel çıkarılarak adeta dönüşmeleri engellendi. Kimi kurumların dönüşüm için yaptığı başvuru talepleri dahi kabul edilmedi. Dershaneler, dönüşüm talepleri aylarca bekletilerek bezdirilmeye çalışıldı.

Devlet okullarında sınıf mevcudu tavan yaptı

MEB, dershanelere ihtiyaç bırakılmayacağını ve okullarda kaliteyi artıracaklarını da iddia etti. Fakat tartışmaların başladığı günden bu yana eğitim adına bir arpa boyu bile yol alınamadı. Aksine eğitim daha da içinden çıkılmaz bir hal aldı. Ücretsiz verileceği söylenen takviye kurslar ilgi görmedi, öğrenci ve veliler çaresiz merdivenaltı eğitim kurumlarına yöneldi. Okulların fizikî altyapı eksikleri katlanarak arttı, Anadolu liselerinde sınıf mevcutları 34'ten 40'a çıktı. “Bu çocukları biz yetiştireceğiz. Amacımız orta ve uzun vadede öğrencinin ders dışı sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif etkinliklerini değerlendirmek.” diyen MEB ve hükümet, bunları yapmanın aksine uyuşturucu yaşının ilkokula düşmesini bile engelleyemedi.

ZAMAN