NERDEN BAŞLASAM NASIL ANLATSAM

Mazhar Fuat Özkan üçlüsünün meşhur şarkısı şöyle başlıyordu:


‘Nerden başlasam nasıl anlatsam’… MFÖ o şarkısında Bodrum’u anlatıyor. Ama ben, Bodrum’u değil Şırnak’ı anlatmak isterim. 20 gün boyunca kendi penceremden gördüğüm Şırnak’ı… Güneydoğu Anadolu Bölgesi büyük güzelliklere ev sahipliği yapıyor ve dünyaya açılan pencere ise sadece HABERLER. Ve oradan öyle haberler yapılıyor ki… Gittiğim her yerde, kiminle konuşsam istisnasız herkes aynı şekilde başlıyordu konuşmaya “buralar son dönemde yansıtıldığı gibi değil”… Örnek de veriyorlar. Diyorlar ki “Cizre’de tank taburunun tatbikat sahası var, 20 yılı aşkın bir süredir burada belli periyotlarla eğitim atışları, tatbikatlar yapılır. Oysa haber verilirken sanki ilk defa oluyormuş gibi ‘tanklar Gabar’ı dövüyor’ başlığıyla veriyorlar.” Bunun bir benzeri de U-2 uçaklarıyla ilgili. Casus uçak diye bilinen U-2’ler bugünlerde çok popüler. Deniyor ki “ABD ile istihbarat paylaşımının bir örneği olarak bakın işte çektiğimiz görüntüler. Sınırda uçan U-2’ler”… ‘Bunda ne var?’ diyebilirsiniz. Lütfen dikkatle okuyunuz! U-2 uçakları 1950’lerden beri kullanılır. Ve o dönemdeki uçuş yüksekliği 67.000 feet’ti. Yani 20 kilometre yüksekten uçuyordu. Şimdiki kapasiteleri ise 90.000 feet’e kadar çıkıyor. Bir başka deyişle 27 kilometre. Bu uçaklar o kadar yüksekten uçar ki; bildiğiniz yolcu veya kargo uçakları, örneğin Airbus A-340, 41.000 feete kadar çıkar bu da yaklaşık 12 kilometre demektir. İkincisi, U-2’lerin kanat uzunluğu yaklaşık 24 metre, boyu ise 14… Oysa yine A-340’ın kanat uzunluğu 60 metre boyu da 63 metre… Bir yolcu uçağını kameranızla gökte küçük bir karınca gibi görüntüleyebilirsiniz ama yolcu uçağından 3’te 1 oranında küçük ve neredeyse uzaya yakın mesafeden yani yolcu uçağından 3 kat yüksekte uçabilen o U-2 uçaklarını nasıl çekeceksiniz? Irak’ın Kuzeyinden kalkan kargo veya yolcu uçaklarını, U-2; periyodik eğitimlerini yapan tanklar, ‘tanklar Gabar’ı dövdü’ diye verilirse bunun sonu nereye varır veya varacak? Ki ‘tanklar dövüyor’ denilen atış alanının 2 km ilerisi vatandaşın piknik yaptığı yer. Tank Taburu Tatbikatını yaparken, siz biraz ileride o piknik alanında ailenizle yemek yiyebilirsiniz. Biricik evlatlarını öğretmen,doktor olarak oralara gönderen aileler, o haberleri izleyince, panik içinde telefonlara sarılıyorlar. Doktor olarak ataması yapılanlar, o haberlere bakınca, bir değil bin kere daha düşünüyor. Kimi otogarlardan geri dönmeye niyetleniyor… Mehmetçik kırsalda, dağda terör örgütüne aman vermezken, gözünü kırpmadan görevini yerine getirirken; vatandaşlar şehirlerde, ilçelerde, beldelerde ve köylerde huzur içinde, hiçbir güvenlik endişesi yaşamadan hayatlarını sürdürüyorlar. Gidip kendi gözlerinizle de görebilirsiniz. Zaten Samanyolu Haber izleyenler bunu ekrandan da görme şansına sahip. GAP Başkanlığı’nın yaptığı bir araştırma var: GAP dahil olan şehirlerle, büyükşehirlerin ve turizm merkezlerinin suç oranları karşılaştırıldı. Ve o ismi terörle anılan şehirlerin, asayiş açısından daha güvenli olduğu sonucu ortaya çıktı.Doktorlarla, öğretmenlerle yüz yüze defalarca konuştum.Röportaj yaptığımız bayan öğretmenler gönül rahatlığı içinde görev yaptıklarını anlatıyorlardı. Bunu amirlerinden çekindikleri veya nezaket gereği söylemiyorlardı. Üstelik göreve başlamadan önceki düşünceleri tamamen değişmişti. Çünkü en başında haberleri izlemişlerdi oysa şimdi gözleriyle görüyorlardı. Devlet eğitim ve sağlıkta bugüne kadar yapılan kat kat fazlasını birkaç yıl içinde yaptı. Defalarca görmüşümdür, Gabar’ın eteğindeki 5-10 haneli köylere asfalt yol ile gidebiliyorsunuz. Okul götürülmüş, su götürülmüş…Biraz daha büyük köylerde sağlık ocakları var. Devlet yatırım üstüne yatırım yapmaya başlamışken, o yeni okullar öğretmen, sağlık ocakları doktor beklerken, televizyonlardan haber: ‘tanklar Gabar’ı dövdü’,’U-2’ler şöyle uçtu böyle uçtu’… Neyse sözü daha fazla uzatmayayım. İnşallah, gördüklerimi, kırıp dökmeden anlatmayı başarabilmişimdir.
<< Önceki Haber NERDEN BAŞLASAM NASIL ANLATSAM Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER