[M.Ertuğrul İncekul] Yarınları bugün ile okuyabilmek

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Ağustos 23 2022
“Böyle bir ruh için dünya, affa giden yolda hazırlanmış bir Arafat; ondaki zaman, büyük bayram için bir arefe; ukbâ ise bayramlar bayramıdır.”
M.ERTUĞRUL İNCEKUL


“İnsanlar şaşırmadılar, çünkü ben onlara hayatlarında yeni olan bir şey anlatmamıştım, kitabımda gerçekliğe dayanmayan tek cümle bulamazsınız." 

Yüzyıllık Yalnızlık kitabında Gabriel Garcia Marquez böyle tanımlıyor yaşananları. Yaşadıklarımız aslında hayatımızın gerçekleri, roman gibi ama gerçek.Yaşamın gerçeklerini kabullenmek zaman alıyor. Nietzsche “uyuyunca geçmez. Kalkın konuşmamız gerek “diyor. Umarsızlıkla, erteleyerek bir yere varamayız.

Geçmişe sığınmak çare değil, gelecekle yüzleşmek, geleceğe dair planlar yapmak zorundayız. Hayat,yeryüzü, varlık kendini devamlı yeniliyor, biz bu değişime geçmişe sığınarak karşı duramayız.

Huzur arıyoruz. Telaşelerden sıyrılmak, kararsızlık içinde bocalamamak, sekineye ermek arayışındayız. Kendi kaynaklarımızın çağrısı bir kez daha bütün şiddetiyle bize sesleniyor, ruhumuza, kalbimize yolculuğun zaruri olduğu günlerin tam ortasındayız. “İsterim ki kalbim itminana ulaşsın.” hakikatine muhtacız. Kalbimize yabancı olanları atalım, yüktür aşina  olmadıklarımız...

Gereksiz insanları çıkaralım hayatımızdan. Bize ufuk açmayan, bize vefalı olmayan, yapıyorum diye hep yıkan, sadece gerçekleri söylüyorum diye yalanlarının ardı arkası kesilmeyen faydasızlardan azade olmaya çalışalım. Hep kendini seven ve yalnız kendini önemseyenlerden de uzaklaşalım. Önce zihnimizden, sonra kalbimizden, sonra da hayatımızdan atalım böylelerini. Kendi yalnızlıklarına mahkum edelim onları taa ki yeni bir başlangıçla dönmek istedikleri güne kadar. 

Kalbin Zümrüt Tepeleri'nde “tuma’nînede her şey rayına oturmuşluk içinde cereyan eder; kalb tıpkı bir kıble-nümâ gibi sürekli Hak hoşnutluğunu gösterir, vicdan ibresinde de en küçük bir sapma olmaz.”

Bu haberler de ilginizi çekebilir