Londra'daki 'Çözüm Süreci' görüşmelerinin perde arkası

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Haziran 4 2018
Kısa bir süre önce, AKP'li isimlerin Londra'da Kürt meselesinde, daha önce arabuluculuk yapmış bir kurumla temasta bulunmasının ardından, kamuoyunda Kürt Sorunu'nun çözümü için tarafların yeniden masaya oturması ihtimali tartışılmaya başlanmıştı.
Londra'daki 'Çözüm Süreci' görüşmelerinin perde arkası

Ancak Evrensel Gazetesi köşe yazarı Yusuf Karataş, AKP'nin son üç yıldır yürüttüğü Kürtleri sindirme politikası eşliğinde çözüm masası iddialarının farklı bir anlamı olduğu görüşünü dillendirdi. 

Karataş'a göre, durum tamamen sıcak para için Londra'nın kapısını çalan AKP'ye, İngiltere'nin 'karşılıksız hiçbir iyilikte bulunmayacağı'nı bir kez daha hatırlatmasından ibaret.

Karataş, Yeniçağ Gazetesi köşe yazarı Ahmet Takan'ın, yeni bir çözüm sürecini işaret ettiğini yazdığı Londra merkezli Demokrasi Geliştirme Enstitüsü'ndeki AKP'li isimlerin temaslarının (Efkan Ala, Mehdi Eker ve Taner Yıldız), AKP'nin tercihli bir girişimi olmadığına dikkat çekti.

Yine bir İngiliz kuruluşu Chattam House'un da benzer bir girişimle Kürt Sorunu'nu gündeme taşıyacak bir dizi temaslarda bulunduğunu hatırlatan Karataş, "Chatham House-İngiliz Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nün Erdoğan’dan Kürt sorununu çözmesi konusunda istemde bulunduğunu ve Erdoğan’ın seçimlerin ikinci turunda “Kürt milliyetçilere göz kırpaca”ğını söylüyor, tabi “Kürt milliyetçileri”nin de Erdoğan’a!" diye yazdıktan sonra meselenin iç yüzüne dair şu tespitlerde bulundu:

"Öncelikle şunu belirtmek gerekiyor: Erdoğan iktidarının MHP ile yaptığı kader birliği ve savaş-şiddet politikalarındaki ısrarı nedeniyle yapılan bütün kamuoyu araştırmalarında Kürtlerden ciddi bir tepki gördüğü ve Kürt illerinde daha önce olmadığı kadar oylarının düşeceği sonuçları ortaya çıkıyorken Erdoğan iktidarının Kürtlere “göz kırpacağı” iddialarını gündeme getirmenin böylesine sıkışık olduğu bir dönemde en fazla Erdoğan iktidarının işine yaradığı/yarayacağı tartışma götürmez bir gerçektir.

DPI ya da Chatham House, böylesine ‘arabulucu’ kurumların bağlı oldukları emperyalist güçlerin çıkarlarını gözeten bir ajandaları olduğu doğrudur. Mesela İng

Bu haberler de ilginizi çekebilir