Artigercek.com sitesinden Nalin Öztekin'in haberine göre Furkan Vakfı davası kapsamında tutuklu yargılanan Alparslan Kuytul hakkındaki iddianamede ekonomik kriz eleştirisi ve doların 6 liraya çıkacağı tahmini suçlama konusu yapıldı.  

Furkan Vakfı Başkanı Alparslan Kuytul hakkında Gülen Cemaati'ne yardım ve "PKK propagandası yapmak" iddiasıyla yeni bir iddianame hazırlandı. 11. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianamenin Kuytul'un tutuksuz yargılandığı diğer dosya ile birleştirmesine karar verdi.  Adana Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamede dikkat çeken suçlamalar yapıldı. Kuytul'un  2017’de yaptığı bir konuşmasında doların 6 lira olacağı yönündeki tahmini iddianamede  "Milleti Amerika Birleşik Devletleri ve ekonomik kriz ile tehdit etmek” olarak nitelendirildi. Kur da yaşanan dalgalanmaya ilişkin tahminler sıradan bir insanın öngöremeyeceği istihbari bilgiler olarak ifade edildi.

Kuytul'un iç ve dış politikaya yönelik eleştirileri de iddianamede suç  sayıldı. Türkiye’nin dış politikada Rusya'da yöneldiğini ifade etmek “Uluslararası arenada bağımsız bir politika izlemeye çalışan devleti itham etmek ve örgüt mensuplarını aklamak” suçu olarak karşılık buldu. Mahkemelerin güvenilir ve adaletli olmadığını beyan etmek ise “F... mensuplarına ilişkin yargılama yapan mahkemeleri itibarsızlaştırmak ve örgüte yardım etmek” olarak yorumlandı. Bunun yanı sıra iddianamede şüphelinin anlatımlarına çeşitli sıfatlar eklendi. Hukuki bir terim olmayan “marifetmiş gibi anlatmaktan imtina etmediği” ifadesi kullanıldı. 

Ayrıca Kuytul’un 8 Şubat 2018 tarihli tutuklanma gerekçesindeki ifadeler de dikkat çekti: 

“…Alparslan Kuytul’un Afrin operasyonu ile alakalı yayınlattığı konuşmaların kamu düzenini bozacak, halkın vicdanını yaralayacak, toplumda infial oluşturacak nitelikte olduğu, söz konusu Zeytin Dalı harekatı sürecini dünya barışını sağlamak amacıyla dünya mazlumları adına ve faydasına manevi bir milli seferberlik halinde yapıldığı, sınırlarımız içinde ve dışında camii, yaşam alanları, harp meydanlarında gazi ve şehitlerin verildiği, 15 Temmuz zaferinde ihanet için kendi halkına çevrilen tankların asli vazifelerine dönerek vatan müdafaası amacıyla harekete geçmelerinde aynı halkın bu sefer tankların önüne geçerek kurban kestikleri ve geceli gündüzlü yaşlısı genciyle kendi evlatlarına  ve aziz milletin ordusuna dualar ettikleri, şanlı Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarını iade ettiği ve kahraman askerlerimizin canlarını hiçe sayarak en zorlu görevleri tüm dünyaya parmak ısırtacak tarzda dağlardaki mağara ve inlere kadar ifa ettikleri milli bir halet-i ruhiye de şüpheli Kuytul’un “girmesi var bir de çıkması var girersin ama çıkamazsın” söylemlerinin hangi amaca matuf olduğunun aşikar olduğu…”

Kuytul'un avukatı  Adem Tural  sosyal medyadan yaptığı açıklamayla iddianameyi eleştirdi. "Gülsem mi ağlasam mı bilemedim" diyerek Kuytul'un ekonomik krize yönelik açıklamaları nedeniyle suçlanmasına tepki gösterdi.  

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da iddianameyi eleştirenler arasında yer aldı. Gergerlioğlu tepkisini "Hem gülüp hem ağlayalım. Bu ülkede hepimiz demokrasi, hukuk ve özgürlükleri herkes için istemedikçe bu saçmalıklar devam edecektir" sözleriyle anlattı. 

Adana 11. Ağır ceza mahkemesince kabul edilen iddianame üzerinden 4 duruşma yapıldı. Kuytul’un avukatı Tural her duruşmaya gittiklerinde yeni iddialarla karşı karşıya kaldıklarını belirterek İddianameden içerik olarak mütalaa niteliğinde olduğunu söyledi. Özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra hazırlanan iddianamelerde hukuki dilden uzaklaşıldığı eleştirileri gündemdeyken bir yandan devam eden yargı reformu tartışmalarının hükümette nasıl karşılık bulacağı merak konusu.