Kürt sanatçı Hozan Canê Hizmet Hareketi mensuplarıyla koğuşta geçirdiği günleri anlattı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Ocak 8 2023
Kronos haber, dikkat çeken bir çalışmaya imza attı. Hozan Cane, bir 'Kürt sanatçı' olarak 1 yıl kaldığı cezaevinde Hizmet Hareketi mensuplarının konulduğu koğuşta geçirdiği günleri anlattı. Canê: “Burada Kürtlerin koğuşu yok, bir koğuş var, F...’cüler yatıyor. Onların yanına veririz ama onlar o gece seni öldürürler..." dediler. İçeri girdim, dizlerim titriyordu.. O Emine geldi, elimi tuttu “Korkma bacım. Biz terörist değiliz, sen de değilsin, bunu bize yaşatan teröristtir. Hiç korkma” dedi.

Alman basınının "Kölnlü sanatçı" diye tanıttığı Hozan Canê, Türkiye'de 1 yıldan fazla tutulduğu cezaevi günlerini anlattı. İşte Selahattin Sevi'nin kaleminden o röportaj:

O yılın en kısa gecesinin bu kadar uzun olacağı; bedeninde ve yüreğinde bu denli hasar bırakacağı aklının ucundan bile geçmemişti. Kürt sanatçı Hozan Canê, 24 Haziran 2018 seçimlerinde HDP’nin çalışmalarına katılmak üzere gittiği Edirne’den İstanbul’a dönmek üzere beraberindekilerle hareket etti. Bir tepenin yamacından geçerken içinde 60 yolcu bulunan otobüs durduruldu. Jandarma, “Devam edebilirsiniz, aksi halde hepinizi gözaltına alırız” diyerek tehditler savurdu; sadece onu indirdi.



‘İMZALARSAN SENİ SERBEST BIRAKIRIZ, YOKSA…’
Otobüsün kırmızı ışıkları TEM otoyolunda görünmeyecek kadar uzaklaştığında tek başına kaldı Hozan Canê. Kulübeye benzeyen küçük bir yere kapattılar. Üzerindeki incecik sahne kostümüyle yaklaşık 200 askerin arasında yapayalnızdı. “Bir canlı bomba yakalamış” gibi davrandıkları sanatçıdan soyunmasını istediler. “Ben bir şey yapmadım, Alman vatandaşıyım, araştırabilirsiniz” dese de fayda etmedi. Zorla soydular Canê’yi.  Sonra önüne bir dosya koydular; “İmzalarsan seni serbest bırakırız ya da…”

Kimliğinde Saide İnanç yazan, sahnede Hozan Canê ismini kullanan sanatçı bu talebi kabul etmedi:  “İmzalamadım, çünkü içinde ne olduğunu bilmiyordum. Belki yüzlerce kişinin katilin yaptığı olayları üstüme yıkacaklardı. Bilinçli bir kadındım, kalkıp o dosyaları imzalayamazdım.” diyor.

Kendi ifadesi ile o andan itibaren epey “hırpaladılar”. Ters kelepçe ile iki saatten fazla beklettik

Bu haberler de ilginizi çekebilir