İsveç medyasında yayınlanan görüntülerde kadının, İran Büyükelçiliği yakınında düzenlenen Kur'an yakma etkinliğini gerçekleştiren kişiye doğru koştuğu ve elinde tuttuğu yangın söndürme tüpünden eylemcinin üzerine köpük püskürttüğü görülüyor.
Görüntülerde Kur'an nüshası olduğu düşünülen bir kitabın eylemcinin ayaklarının dibinde yandığı belli oluyor. Kadının yangın söndürme tüpü yardımıyla yanan Kur'an nüshasını söndürmeye çalıştığı da görüntülere yansıyor. Olayı doğrulayan Polis, kadının kamu düzenini bozduğu gerekçesiyle gözaltına alındığını açıkladı.
Kur'an nüshalarına yönelik yakma ve çiğneme eylemleri son zamanlarda İsveç ve Danimarka'da sıkça tekrarlanıyor.
Stokholm'da aynı kişiler geçtiğimiz haftalarda da Kur'an yakma eylemleri gerçekleştirmiş, ayrıca Kur'an nüshalarını yere atarak çiğnemişlerdi. Bu eylemlere Müslüman ülkelerden ise sert tepkiler geliyor. Birçok ülkede eylemler kalabalık kitleler tarafından protesto edildi.
İsveç ve Danimarka'daki Kur'an yakma eylemleri nedeniyle El Kaide terör örgütü, bu ülkelere yönelik saldırı çağrısında bulundu. Ancak çağrının El Kaide tarafından yapıldığı bağımsız kaynaklarca doğrulanamadı. Tehditler nedeniyle Perşembe günü İsveç'teki terör alarm seviyesi 2016'dan bu yana ilk kez en yüksek ikinci seviyeye yükseltildi.
Son Kur'an yakma olaylarının ardından İsveç hükümeti, kamuya açık toplantı ve gösterileri düzenleyen kuralları mercek altına almaya karar verdi. Hükümet söz konusu kuralların ne ölçüde değiştirilebileceğini araştıracak.
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve koalisyon ortakları Hıristiyan Demokrat Parti Genel Başkanı Ebba Busch ve Liberal Parti Genel Başkanı Johan Pehrson, Cuma günü Dagens Nyheter gazetesinde yayınlanan bir makalede, hükümetin Cuma günü asayiş hukukuna ilişkin bir soruşturma yapılması için talimat verdiğini yazdı.
Üç liderin imzasıyla yayınlanan makalede, polisin kamuya açık toplantı ve gösteri başvurularını incelerken İsveç anayasasının ülke güvenliğini göz önünde bulundurması için sunduğu kapsamın inceleneceği belirtildi. Bunun için İsveç Anayasası'nda herhangi bir değişiklik yapılmasının ise planlanmadığına işaret edildi.
