Soruşturmanın başlaması için şikâyet eden birisinin olması gerektiği savunan Savcı, ısmarlama şikâyet ile iki kanal hakkında soruşturma başlattığı belirlendi. Yandaş medya kanallarından Akit TV'de yayınlanan ‘Gündem Özel' programında konuşan bir dönem Akit'te de yazarlık yapan Selim Çoraklı konuya ilişkin önemli itiraflarda bulundu.

Kanallar hakkında neden soruşturma başlatılmadığını sormak için bir savcıyla görüştüğünü belirten Çoraklı, savcının herhangi bir şikâyetçi olmadığını ve bu yüzden soruşturma başlatılamadığını söyleyince kendisinin şikâyetçi olabileceğini söylüyor. Geçmişte de 14 Aralık Özgür Medyaya Darbe Soruşturması içinde benzer bir yöntem uygulanmıştı. Dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç şikâyette bulunanları tek tek aradıklarını itiraf etmişti.  Ardından Tahşiye örgütüne kumpas kuruldu iftirasıyla özgür medyaya yönelik soruşturma başlatılarak, Hidayet Karaca ve Ekrem Dumanlı ile senarist ve televizyoncular, polisler gözaltına alınmış, bir kısmı tutuklanmıştı.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada şikâyetçi olarak gösterilen ve yandaş gazetelerde S.Ç şeklinde bir vatandaş diye gösterilen Akit'te de yazarlık yapan Selim Çoraklı, yandaş medya organı Akit TV'de yayınlanan ‘Gündem Özel' programında soruşturmayla ilgili nasıl bir kumpas kurulduğunu tüm detaylarıyla itiraf etti.

KUMPASI KENDİ AĞZIYLA BÖYLE İTİRAF ETTİ

Kumpası kendi ağzıyla canlı yayında itiraf etti | Samanyolu Haber
Programda konuşan Çoraklı, ismini vermediği bir savcıya gidip, Hizmete yakın kanalların terör örgütü propagandası yaptığını iddia ederek, neden soruşturma açılmadığını sorduğunu aktarıyor. Çoraklı bu soru üzerine savcının, ‘Şikâyet eden yok' şeklinde cevap verdiğini dile getirdi. İtiraflarına devam eden Çoraklı şu ifadeleri kullanıyor: “Dedim ki siz kamu davası denilen bir şey var. Mesleğinizi mi öğretelim size? O zaman ver bir kalem kâğıt dedim ben şikâyetçi olacağım dedim. Ben başka yerde gittim dilekçeyi yazdım şikâyetçi oldum. Ya bunları silahlı terör örgütü ilan etmekten vazgeçin ya da bunların propagandasını yaptırmayın. Devlet böyle ikilemde kaldığı müddetçe bu işin içinden çıkamaz.”

SELİM ÇORAKLI'NIN AÇIKLAMALARI KUMPASIN İTİRAFI

Samanyolu Yayın Grubu avukatı Fikret Duran, Selim Çoraklı'nın kameralar önünde yaptığı açıklamanın özgür medyaya yapılan kumpasın itirafı olduğunu dile getirdi. Çoraklı'nın yaptığının tetikçilik olduğunu ifade eden Duran, “Anlaşılan bu şahıs, özgür yayıncılıkta direnen medyaya yönelik iftiracılıkta bayrağı Cem Küçük'ten almayı hedeflemektedir.” dedi. Soruşturma için somut bir verinin olması gerektiğini hatırlatan Duran sözlerine şu şekilde devam etti: “Ortada fol yok yumurta yokken , herhangi bir suç emaresi yokken bir gazeteci ile bir savcı karşılıklı paslaşarak Türkiye'nin en büyük yayın guruplarından biri susturulmaya çalışılmaktadır. Tarafsız yayıncılığı sürdüren Samanyolu Gurubu'na tam da seçim öncesinde baskı yapılmak istenmektedir. Pazartesi gününden itibaren kurum sahibi, yönetici ve çalışanları adına bu kişinin iftiraları nedeniyle suç duyurusunda bulunup tazminat davası açacağız.”

KUMPAS AYNI, ADRES FARKLI

Özgür Medyaya Darbe operasyonunda kurulan kumpasla, Samanyolu Haber ve Mehtap TV hakkında başlatılan soruşturmada aynı yöntem kullanıldığı anlaşıldı. Tahşiye operasyonu bahane edilerek Zaman Gazetesi ve Samanyolu Yayın Grubuna baskın yapılmıştı. Zaman Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ise gözaltına alınmışlardı. Daha sonra Ekrem Dumanlı'nın adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı ancak Hidayet Karacanın ise tutuklandığı Tahşiye davasıyla ilgili, dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç büyük bir itirafta bulunmuştu. Arınç, Tahşiye davasıyla ilgili müştekiler için kullandığı “Onları arayıp şikâyetiniz var mı diye soruldu” şeklindeki ifadesi operasyonun kumpastan ibaret olduğunu anlaşılmıştı. Samanyolu Haber ve Mehtap TV'ye açılan soruşturmada da aynı yöntem izlenerek ısmarlama şikâyetlerle baskı yapılmaya çalışıldığı bir kez daha ortaya çıkmış oldu.