İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne bağlı Halı
Müzesi Müdürü Serpil Özçelik ve 2 uzman
arkeolog bunları, depolardaki binlerce eski
halı arasından 10 yıllık bir çalışma sonrası bulmayı başardı. Müzenin en değerli koleksiyonu arasına katılan tarihî eserler, 16. yüzyıl döneminde nakkaşlarca oluşturulan zengin desenlere sahip.
1999'daki
Marmara depreminin ardından, tarihi camilerde bulunan binlerce eski halı toplanarak müze depolarında muhafaza altına alındı. O dönem acele ile toplanan eski halılar arasında tarihi nitelikte halıların da olabileceği ihtimali üzerine büyük çaplı bir araştırma başlatıldı Halı Müzesi Müdürü Serpil Özçelik ve 2 uzman arkeolog, depolarda bulunan binlerce eski halıyı incelemeye aldı. Yapılan çalışmalarda paha biçilemeyecek değerde olan 2 adet
Kanuni Sultan Süleyman halısını tespit edildi.
Süleymaniye Camii için
Uşak'ta dokunan halılarla ilgili Kanuni'nin fermanı da bu bilgiyi doğruladı. 1978 yılında
Süleymaniye Camii'nden Halı Müzesi'ne getirilen E-123 envanter numaralı 16. yy klasik madalyonlu Uşak halısı Süleymaniye Camii'nin şimdiye kadar bilinen tek halısıydı. Yeni bulunan Uşak saf halı
seccade ve halısı müze koleksiyonuna ayrı bir değer katacak. Sultan Süleyman'ın fermanı üzerine Uşak yakınlarındaki en büyük atölyelerden birinde dokunan halıda dönemin önemli nakkaşları görev aldı. 16. yüzyıl Türk halı sanatının muhteşem özelliklerini yansıtan 2 parça tarihî halı, uzmanlar tarafından yeniden
restore edilerek yok olmaktan kurtarıldı. Dünyanın ve Türkiye'nin ilk ve tek halı müzesi
Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı olarak
Sultanahmet Camii Hünkar Kasrı'nda 1979'da ziyarete açıldı. Ancak müze, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün müzelerini çağdaş ve
modern anlamda yeniden
yapılandırma projesi kapsamında 2006'da ziyarete kapatıldı. Yıl sonunda açılacak olan Halı Müzesi'nde eserlerin en iyi şekilde korunarak gelecek nesillere aktarılması için
Avrupa müzelerinin birçoğunda kullanılan son teknoloji ürünleri kullanıldı.