Günay, 19 Haziran'dan sonra
Selimiye'nin kalıcı listede yer alacağını, bunun müjdeli bir haber olduğunu söyledi.
Kültür ve
Turizm Bakanlığının
İzmir'deki turizm yatırım ve planlama çalışmalarına ilişkin
Hilton Oteli'nde
basın toplantısı düzenleyen Günay, tüm annelerin Anneler Günü'nü kutladığını belirterek başladığı konuşmasında, annesinin birkaç yıl önce
vefat ettiğini dile getirdi.
Günay,
UNESCO Dünya Miras Listesi'nde
Türkiye'nin 9 alanının yer aldığını, listeye girmeye
aday yer sayısının da geçen haftalarda Bergama'nın da aralarında bulunduğu 4 yeni ilaveyle 27'ye çıktığını bildirdi.
Adaylık çalışmaları tamamlanan Selimiye,
Alanya ve
Efes arasından ilk ikisinin dosyasının UNESCO'ya gönderildiğini belirten Günay, şöyle konuştu:
''Uzun yıllardan bu yana 9 ile sınırlı olan UNESCO Dünya Mirası kalıcı listesindeki alan sayısı 10'a çıkacak. Çünkü Selimiye, olumlu bir
raporla üst komiteye önerildi. İnşallah 19 Haziran'dan sonra, benim için
seçim sonuçları kadar önemli, Selimiye dünya
mirasında yer alacak. Doğrudan doğruya Türk-
İslam geleneğinin bir ürünü olarak, Divriği'den sonra Selimiye girmiş olacak. Bu bence çok güzel, müjdeli bir haber. Alanya ve Efes ile birlikte 2012'de bu alanları 12'ye çıkarmış olacağız. Bu konuda Türkiye'nin potansiyeli var.''
Bakan Günay, UNESCO listesine bölgeler alınırken, bazı ülkelerin
erken davranıp 15-20 alan yazdırdıklarını ancak Türkiye'nin bu konuda geç kaldığını, gelinen noktada yeni alanların yazdırılmasının uğraş gerektirdiğini söyledi. Günay,
Efes Antik Kenti için de geç kalındığını ancak bu konudaki çalışmanın tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi.
BEN GELMEDİM KAVGA İÇİN...
Günay, toplantı sonrası gazetecilerin, kendisinin İzmir Büyükşehir Belediyesinde yapılan operasyonlar ve Baş
bakan Erdoğan'ın konvoyuna yapılan saldırıyla ilgili açıklamaları sonrası Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun
eleştirilerini hatırlatarak, değerlendirmesini sorması üzerine şöyle konuştu:
''Ben demokratik bir seçim ortamını haksız
tartışmalara sürükleyebilecek olan her tür gelişmeden rahatsızlığımı ifade ettim.
Basın mensubu arkadaşlarımız, kendilerine göre yorumlar yapıyorlar. İzmir'de gereksiz bir tartışmaya girmemek konusunda özen gösteriyorum. Son zamanlarda yaşadığımız olaylarla ilgili iki sözcük kullandım. Önce 'rahatsız oldum bu zamanlamadan' dedim. Arkasından da 'bu iddialardan üzüntü duydum' dedim. Arkadaşlar, tüm bunlardan bile bir tartışma konusu yaratmaya çalışıyorlar.''
Bazı çevrelerin bir gerginlik, tartışma, çatışma ortamı yaratma konusunda kendilerini zorladığını düşündüğünü ifade eden Günay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Böyle bir zorlamaya
araç olmam. Ben gelmedim
kavga için, benim işim
hizmet için. İlk gün, bunu söyledim ve söylemeye devam edeceğim. Çünkü bir ay sonra seçimler bitecek, tüm bu sözleri söyleyen arkadaşlar, Ankara'ya muhalefet partilerinin çeşitli temsilcileri olarak hizmet talep etmek üzere gelecekler. Ben hükümetin bir üyesi ve
12 Haziran'dan sonra bir İzmir milletvekili olarak İzmir'den Ankara'ya hiç kimseyle gergin ve dargın gitmek istemem. Vatandaşımızın sağduyusuna sesleniyorum: Kimseyle polemik yapmak isteğinde değilim, kimse benim üzerimden ismini kamuoyuna tekrar duyurma gayretine girmesin.''
Günay, kendisine yönelik sözlerin ağır bir eleştiri olup olmadığını kendisinin takdir edebileceğini, bazı kesimlerin tartışma çıkarmak için sözler söylediğini, onların çekmek istediği sahaya girmeyeceğini söyledi.
İzmir'i rahatlatan konuşmalarından rahatsız olanların bulunduğunu savunan Günay, bir gazetecinin ''kendisini Hitler'in
propaganda bakanına benzetenlerin bulunduğunu'' söylemesi üzerine, ''Kötü söz sahibinindir. Bazen de ben söze bakmam söyleyene bakarım. Söyleyen,
cevap vermemi gerektirmiyorsa niye cevap vereyim ki'' dedi.
AK Parti'nin
seçim bürosu önünde önceki gece gece meydana gelen patlamaya ilgili soruyu da yanıtlayan Günay, ''Tüm Türkiye'de sakin, demokratik, güleryüzlü, konuşup anlaşabileceğimiz, derdimizi anlatabileceğimiz bir ortam oluşsun istiyoruz. Birileri bundan rahatsız oluyor. O klasik, eski, kavgalı, çatışmalı ortamlara dönüştürmek istiyor seçimi. Bazen böyle bir
ses bombası, bazen gereksiz bir
gürültü, bazen fiili bir saldırıya dönüşebiliyor. Bunların hepsi bir kefeye, seçimi ana mecrasından saptırma gayretindeki çalışmalar olarak nitelendiriyorum. Bunlardan mümkün olduğu kadar uzak kalmamız gerektiğinin altını çizmek istiyorum'' diye konuştu.
İZMİR'DEKİ TURİZM BÖLGESİ PLANLAMALARI
Kültür ve Turizm Bakanlığı Planlama Daire Başkanı Adnan
Arslan, yaptığı sunumda Alaçatı Yumru Koyu, Çakabey, Alaçatı Güvercinlik ve Şifne olmak üzere İzmir ve
Çeşme'de 4 yeni turizm bölgesi öngördüklerini, diğer turizm merkezlerinde Site uygunluk ve planlama çalışmalarının devam ettiğini ifade etti.
Arslan,
Selçuk Pamucak turizm merkezinde golf alanları kurulmasına ilişkin olumsuz görüş üzerine
Hacettepe Üniver
sitesi ile ortak bir çalışma başlattıklarını, bilimsel rapor doğrultusunda İzmir'in turizm çeşitliliğine golf turizmini de katmak istediklerini söyledi.
İnciraltı turizm merkezinde de önceki planın iptaline neden olan gerekçenin ortadan kaldırılarak yeni bir plan hazırlandığını, buun askıya çıktığını kaydeden Arslan, zaman kaybı olmaması için alt planların da hazırlanarak Koruma Kurulu'na sunulduğunu, en kısa sürede İnciraltı bölgesinin hak ettiği yere gelmesi için yoğun çaba sarfettiklerini kaydetti.
Sunum sırasında Bakan Günay, İnciraltı planı konusunda
teknik bir eksikliğin bir sene kaybettirdiğini belirterek, 'Nelerle uğraşıyoruz, bunu herkes somut bir örnek olarak bir tarafa yazsın. Şimdiye kadar böyle bir gerekçe hiç karşımıza gelmemişti'' dedi.
Günay, İnciraltı'nın Avrupa'nın sağlık ve termal turizm başkenti olarak düşünüldüğünü, ayrıca Üçkuyular'a bir
kruvaziyer limanı yapımı için de planlama çalışmalarının bulunduğunu söyledi.
Arslan, İzmir'de ilan aşamasında olan Alaçatı
Mersin Körfezi Turizm Merkezi planının
Başbakanlığa gönderildiğini, Çeşme Ayasaranda Turizm Merkezi ve Altınkum
Kuzey bölgesi projelerinin ise sunulacağını, ilan süreci başlatılan bölgeler kapsamında
Şirince, Bayındır Dereköy ve Ergenli Kaplıcaları ile Ödemiş
Bozdağ Kayak Merkezi'nde çalışmaların devam ettiğini kaydetti.
"BİZİM DERDİMİZ, HALKIN KAZANMASI"
Kültür ve
Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ''İzmir'i kazandık diyenler, sizin kazanmanız değil ki bizim derdimiz, halkın kazanması, bunu kafanıza sokun'' dedi.
Ertuğrul Günay, Şirinyer semtinde AK Parti seçim bürosunun açılışında yaptığı konuşmada, AK Parti'yi diğer partilerden ayıran özelliğin, ''yeni
siyaset anlayışı'' olduğunu, diğer partilerin 2002, 2004, 2007 ve 2009'daki seçimlerden
ders almadığını söyledi.
İstanbul milletvekili olarak 4 yıldan beri Kültür ve Turizm Bakanlığı yaptığını, Türkiye'nin her yerine gittiğini anlatan Günay, ''İzmir kadar işsizlik belki Türkiye'nin güneydoğusunda var. İzmir kadar işsizlik İstanbul'da, Bursa'da, Adapazarı'nda, Ankara'da yok. Burada ne yapıyorlar, ne yaptırıyorlar. İzmir'in siyaset anlayışı 'Biz yapmayalım size de yaptırmayalım ' üzerine kurulmuş'' diye konuştu.
YOLUN TRAFİĞE AÇILMASINI İSTEDİ
Günay, konuşması sırasında seçim bürosu önünde yolun trafiğe kapandığını görünce, vatandaşın
mağdur edilmemesini, trafiğin kesilmemesini istedi.
Kimseyi rahatsız, tedirgin etmek istemediklerini dile getiren Günay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bağırmadan, çağırmadan, gerginleştirmeden siyaset yapmaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızın anlamadığı bu. Onlar zannediyor ki başkalarını konuşturmazlarsa, başkalarına ağır ve kötü söz söylerlerse millet onlara oy verecek. Ne dersten anlamaz insanlar. 2002, 2004, 2007, 2009 kaç ders geçti. İnşallah son ders 12 Haziran 2011'de.
Millet verecek dersi. Çünkü milletin kötü söze değil, hizmete ihtiyacı var.
''MECLİSİN KOLTUKLARI KİMSENİN BABASININ MALI DEĞİL''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gelecek dönem
milletvekili adayı olmayacağını ifade ettiğini belirten Günay, şunları söyledi:
''Ana muhalefet partisinin eski genel başkanı var. 1973'te parlamentoya girmiş. 1973'te Türkiye nüfusunun yarısı doğmamıştı. 1973'ün üzerinden 2 sene sonra 40 sene geçecek. Hala devam etmeye çalışıyor. AK Parti'nin Genel Başkanı diyor ki 'Biz milletvekilliğini art arda 3 dönemde sınırlıyoruz. 2002'de seçildim, 2007'de seçildim, bu seçimde de seçiliyorum. Gelecek dönem ben milletvekili adayı olmayacağım' diyor.
Çünkü meclisin koltukları kimsenin babasının malı değil. Çünkü arkadan yeni insanlar da gelecek. Bu siyaset öyle bir şey. Sen bir yere çivi çakacaksın, 40 yıl orada oturacaksın. Sen, ailen, çoluğun, çocuğun rahat yaşayacak, ama seçim bölgende veya Türkiye'de bir yatırıma, bir çocuğun iş kazanmasına katkı yapmayacaksın, böyle bir siyaset anlayışını tarihe gömüyoruz.''
"İZMİR'DEKİ GERİ KALMIŞLIĞI AŞMAMIZ GEREKİYOR"
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir'de bir geri kalmışlığın bulunduğunu savunarak, ''İzmir'de bir şey yapmamışlar ve yaptırmamaya çalışıyorlar. Biz bunu aşmaya çalışacağız'' dedi.
Ertuğrul Günay, seçim çalışmaları kapsamında Ege Mardinliler Derneğini ziyaretinde, turistik potansiyeline dikkati çektiği Mardin'de, Kasımiye Medresesi restorasyonunun tamamlandığı ve müze haline gelmesinin planlandığını, Zinciriye Medresesi'nin restorasyonunun devam ettiğini, Kız Lisesi ve PTT binasını konaklama merkezi yapma düşüncelerinin bulunduğunu anlattı.
İzmir'de bir geri kalmışlığın olduğunu, son sekiz yılda Mardin'deki, Gaziantep'teki değişikliklerin daha çok göze çarptığını savunan Günay, şöyle konuştu:
''Burada iki tane binayı kazara Özel İdare'nin kaynaklarıyla
restore etmişler, o tarafa dönüp, bu tarafa dönüp anlatıyorlar. Bir şehrin yüzü nasıl değişiyor, Mardin'i, Gaziantep'i görsünler, öğrensinler istiyorum. İzmir'deki anlayışı aşmamız gerekiyor. İzmir'deki geri kalmışlığı bizim aşmamız gerekiyor. İzmir'de bir zihniyet var. Ben İzmir'i çocukluk yaşlarımdan biliyorum. Buranın adı Güzel İzmir'di.
Tarih, coğrafya, bitki örtüsü, çalışma aşkı için gelmiş insanlar var ama iş yok. Türkiye'nin en işsiz vilayetlerinden birisi. Dört yıldır İstanbul'da milletvekiliyim, şu bir ayda bana gelen iş talebi kadar dört yıldır İstanbul'da gelmedi. Yani burada küçücük birkaç vitrin çalışması yapılıp sanki Türkiye'nin en güzel vilayetiymiş gibi
yerel yönetimler övünüyor. İzmir'de bir şey yapmamışlar ve yaptırmamaya çalışıyorlar. Biz bunu aşmaya çalışacağız.''