Kültür ve
Sanat Büyük Ödülü
töreni,
Ankara Cer Modern Sanatlar Merkezi'nde yapıldı. Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül, törende yaptığı konuşmada, organizasyonun sanat ve bilim adamlarına gösterilen kıymet bilirliğin bir göstergesi olduğunu belirtti. Gül, "Bu tören, verilen
ödüller devletimizin kültür, sanat, bilim insanlarını ne kadar sahiplendiğinin işaretidir. Bu işaretten feyz alan herkesin aynı tavrı geliştireceğine inanıyorum." diye konuştu.
Türkiye'nin kültürel açıdan son derece zengin bir
ülke olduğunu ve bu varlığı korumanın herkesin görevi olduğunu aktaran Gül, "Bazen zenginliklerimizin farkında olamıyoruz. Şehirlerin içine,
beton binaların içine sıkışmış, fanus içinde korunması gereken eserlerin farkında olamayabiliyoruz." dedi. Gül, bununla birlikte son yıllarda bu konuda büyük bir bilinç oluştuğuna işaret etti.
İl gezilerinde şehrin arkeolojik zenginliklerini de ziyaret etmeye çalıştığını aktaran Cumhurbaşkanı Gül, gelenekselleşen
Çankaya sofralarından birinde de
arkeologlarla bir araya geldiğini hatırlattı. Gül, bu toplantıda Türk
Arkeoloji Enstitüsü ya da akademisinin kurulmasının gündeme geldiğini, kendisinin de bu yönde bir talimatı bulunduğunu aktardı. Çalışmalarda hangi noktaya gelindiği konusunda bilgi alacağını belirten Gül, böyle bir kurumun en kısa zamanda hayata geçmesi gerektiğini kaydetti.
Arkeoloji alanında 2010 Yılı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü'nü alan Prof. Dr. Halet Çambel ve Prof. Dr. Nimet Özgüç'ün 50 yıldır
profesör olduğuna dikkat çeken Gül, her iki
bilim adamının da bir ömür boyu arkeoloji alanına önemli hizmetlerde bulunduğunu belirtti.
Kültür ve
Turizm Bakan
Ertuğrul Günay,
Anadolu topraklarının insanlığın en büyük uygarlıklarına ev sahipliği yaptığını aktardı. 2003 yılında 56
yerli kazı çalışması yapıldığını dile getiren Günay, 2011 yılı itibariyle bu sayının 111'e çıktığını ifade etti. Bugün itibariyle 150'nin üzerinde yerli ve
yabancı kazının devam ettiğini dile getiren Günay, "2003 yılında bunlara ayırdığımız kaynak 1.5 milyon TL iken, 2010'da bu rakam 20 milyon TL'nin üzerine çıktı." dedi. Günay, ödül alan Prof. Dr. Halet Cambel ve Prof. Dr. Nimet Özgüç'ü 'bu toprakların en köklü iki büyük çınarı' olarak nitelendirdi.
Törende arkeolog bilim adamları adına ise Prof. Dr. Fahri
Işık bir konuşma yaptı. Işık arkeoloji alanında kurumsal ve akademik bir reform gerektiğini belirtti, Türk Arkeoloji Akademisi'nin en kısa sürede kurulması gerektiğini söyledi. Işık, ödül alan Özgüç ve Çambel'i ise arkeolojinin kurucu anaları olarak nitelendirdi.
Sahneye çıkan Prof. Dr. Halet Çambel ve Prof. Dr. Nimet Özgüç'e, Kültür ve
Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, insanlık tarihinin bilinen en eski aşk şarkılarından birini içeren Hitit tabletinin replikasını sundu. Özgüç ve Çambel, ödüllerini ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün elinden aldı.
Prof. Dr. Nimet Özgüç, 70 senedir yürüttüğü araştırmalarında, Anadolu arkeolojisinde aydınlattığı karanlık noktalar ve müzelere kazandırdığı binlerce eserde Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın büyük katkıların bulunduğunu belirtti.
Prof. Dr. Halet Çambel ise "Nimet Hanım'ın söylediklerinin hepsine
imza atıyorum." diyerek espri yaptı.
Törende, Prof. Dr.
Hayat Erkanal, Prof. Dr. Marc Waelkens ve Dr. Sachihiro Omura'ya da arkeoloji alanında yaptıkları çalışmalar nedeniyle şükran belgesi verildi.